Endonezya‘da, geçen yılın Aralık ayında takvimler ikinci günde durmuşken ülke tarihinin en büyük toplu protestolardan birisi meydana geldi.

Bu arada evet, bu yazı gerçekten X-Men çizgi romanlarında olan bir şeye bağlanacak ve oraya bağlanmadan önce gerçekten de Endonezya’da olan şeyi anlamak ve anlatmak gerekiyor. Bu bir şaka yazısı değil, Hatta dürüst olmak gerekirse, çok eğlenceli bir yazı da olacak mı emin değilim. Sakin gidelim, parça parça gidelim. İlk parçamız da Endonezya’da vuku bulan şeyi anlamak olsun.

212 Jakarta

Şöyle. Endonezya ekseriyeti Müslüman bir ülke. Cakarta da bu ülkenin en büyük şehri ve başkenti. Politik manada, biraz İstanbul – Türkiye ilişkisi de var. Yani bu şehrin valisi, belediye başkanı olmak; çoğu bakanlıktan daha kıymetli, daha önemli bir pozisyon. En son Cakarta Valisi, an itibariyle Endonezya’nın başkanı olarak hizmet veren Joko Widodo. Kendisinin yardımcılığını yapan isim de, Ahok lakaplı Basuki Tjahaja Purnama. Ahok Widodo’nun yokluğunda iki sene görevi ifa etti. Şimdi de 2017 seçimlerinde tam dönem için yarışıyor.

Yalnız şöyle bir durum var, Ahok Çinli. Ve Hıristiyan. Bu da infial yaratıyor. Durduğu yerde değil elbette, bu tip durumlarda infialleri yaratanlar zaten infiallerini –genelde de geçersiz– bir takım sebeplere bağlamayı ihmal etmezler. Bu spesifik enstantanede öne sürülen sebep ise Ahok’un, seçim kampanyası esnasında, geçtiğimiz yılın Kasım ayı civarında, Kur’ân-ı Kerim’e hakaret ettiği iddiası. 

Çok tehlikeli sulara girdiğimizin farkındayım, ancak sabredin, yemin ediyorum bunların hepsi X-Men’e bağlanacak.

Şöyle, Ahok, kampanya esnasında Kur’ân-ı Kerim’in Maide suresi 51. ayeti üzerine konuşuyor bir noktada. Mevzubahis ayet, Diyanet Vakfı tarafından oluşturulmuş mealinden aldığımız şekliyle, şöyle:

“Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Zira onlar birbirinin dostudurlar (birbirinin tarafını tutarlar). İçinizden onları dost tutanlar, onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna yol göstermez.”

Buradaki enteresan durum da mealden kaynaklanıyor zaten. Kuranmeali.org sitesinin toplayabildiği pek çok farklı Türkçe meal, bu ayeti kendi diline kazandırmaya çalışırken dost kelimesini kullanmış. Fakat bir bölümü de, ortak bir anlamdan yola çıkıyor olacak ki, veli kelimesini kullanmış. Hakeza farklı meallerde müttefik ve yardakçı kelimelerini tercih edenler de var. Ancak Türkçe meallerde popüler kullanım, tartışmasız dost üzerine.

Endonezya’da değil. Endonezya’da, Türkçe’ye kazandırmaya çalışan hatiplerin bir bölümünün tercih ettiği veli ya da üstünüze hakim anlamı kabul ediliyor. E doğal olarak bu çoğunluğu Müslüman bir şehre vali olmak isteyen bir Hıristiyan’ı yakinen ilgilendiriyor. Doğal olarak bu vali, bir noktada o ayeti alıntılayıp, bunun böyle olmadığını söylüyor ve karşı çıkıyor. Ve yine doğal olarak, infial çıkıyor.

Jakarta Protesto

İlk şiddetli geçimsizlikler ve olaylardan sonra, Aralık ayının 2’sinde Endonezya halkı Ahok’un bu beyanına karşı hissettiklerini daha barışçıl bir yöntemle göstermeyi tercih etti. 2 Aralık 2016 gününde, Cakarta’nın en popüler meydanında takriben iki yüz bin civarı olduğu düşünülen Endonezyalı, toplu Cuma namazı kıldılar. Bu olayı önemli bir gün olarak addedenler de vukuatın adını 212 koydular.

Buraya kadar okey miyiz? 212, Endonezya halkının Cakarta’da toplanım Hıristiyan valilerinin beyanını protesto etmek adına toplu namaz kıldıkları güne, o olaya verilen isim. Olayı çıkartan şey de Kur’ân-ı Kerim’in, 5. suresinden, 51. ayet. Tamam mıyız? Her şeyi koyduk mu cebe? 212 ve 5:51‘i yazdık mı kenara, bir not defterine? Süper. O hâlde şu resme bir bakalım beraber.

212 X Men

Bu Ardian Syaf’ın çizdiği, X-Men Gold’a ait bir panel. Syaf, doğma büyüme Endonezyalı bir çizgi roman çizeri. Daha önce hem DC’de (Brightest Day, Batgirl) hem de Marvel’da çalışmış bir insan. Kariyeri parlak. Aynı zamanda memleketine küçük göndermelerde de bulunuyor. Örneğin daha önce yukarıda bahsettiğimiz Joko Widodo’nun kafasını Gotham City’de bir billboard’a asmışlığı var.

Yani kafanızda şüphe oluştuysa, oluşmasına hiç gerek yok. Syaf, solda gördüğünüz eşek yüküyle 212’yi oraya şaka olsun diye koymadı. Ki bu arada, koymaya da hakkı var bana soracak olursanız. Marvel eşrafına bir sormuş olsa iyi mi olurdu? Tabii ki. Barışçıl bir protesto da olsa, ister istemez bir duruş yüklemiş oluyorsun insanlara. Hürmeten bir sormak, çok sorun çözebilir gerçekten. Bu hâliyle de büyük bir sorun değil. Ama işte, heyhat, sorun o 212 değil zaten. Sorun, sağ alt taraftaki bir abimin kıyafeti.

Ardian Syaf 51

51 rakamı tanıdık geldi mi? Şöyle daha kör göze parmak bir Syaf çizimi daha verelim o hâlde, anlam iyice pekişsin. Yine aynı sayıdan, bu sefer şovu yapan Colossus.

Colossus Kuran 5 51

QS 5:51, artık herhalde kimsenin tartışmaya mecali yoktur da, hâlâ bağlantıyı kuramamış olanlar için söyleyeyim Kur’ân-ı Kerim’in 5. suresinden, 51. ayeti sembolize ediyor. Qur’an ve Surah kelimelerinin baş harflerini kullanmış durumu kimse yanlış anlamasın diye. Bu detaylar, sayı çıkar çıkmaz internette ilk önce Endonezyalı okurlar tarafından fark ediliyor. İnternette Syaf’a mesaj atıyorlar, yorum atıyorlar. Syaf açıktan kabul ediyor. Ardından Bleeding Cool –ki resimleri oradan aldık– meseleye el atıp bir araştırma yazısı yayınlıyor. Akabinde olay bir anda, “Marvel çizeri, X-Men’in içine Anti-Semitik ve Anti-Hıristiyan mesajlar gizledi” şekline dönüşüyor.

Durum Marvel’a intikal ediyor, Marvel farkında olmadıklarını ve ilerleyen baskılarda mesajların üstünün kapanacağını duyuruyor. Durum için özür dilemiyorlar bu arada, ince ama önemli bir detay. Syaf da Facebook üzerinden kısa bir mesajla, “Kariyerim bitti herhalde, sağlık olsun, bir şey yaptım ve sonuçlarına razıyım” diyor. Genel olarak hiçbir noktada kavgacı bir tutum sergilemiyor zaten Syaf. Çok kendini açıklama ihtiyacı da hissetmiyor, ancak son beyanında “212 ve 5:51 benim için adaletin numarası, benim için Kur’ân-ı Kerim’e, Hz. Muhammed’e ve Allah’a olan sevgimin numarası” diye bir not da düşüyor.

Olay kapandı yani esasında, anlatabiliyor muyum? Çok da büyümedi. Syaf yaptığının kabul edilebilir olmadığının farkında. Daha doğrusu, sergilediği duruştan utanmıyor elbette, utanması da gerekmiyor; ama bunu gizli gizli yapmış olmasının tatsız olduğunu biliyor. Muhtemelen çizerken de yakalanırsa kariyerinin biteceğini biliyordu. Marvel da çok daralmadı durumdan, zira mesele uluslararası basına masif bir kuvvetle intikal etmedi. Her şey geri olması gereken yere düştü.

Ama durum felaket enteresan. En başta, sen uğruna kariyerinin bitmesine çok okey olacak denli inandığın bir şeyi neden mutant tişörtüne gizliyorsun? Sübliminal mi uyanacak insanlar? Bunu buraya sokuşturana kadar, bir webcomic açsa, “X-Men ve Batgirl çizerinden, Endonezya’daki 200 bin kişilik protestoyu anlatan çizgi roman” diye sağa sola dağılsa? Daha aklı başında bir durum olmaz mıydı? Bunu Hıristiyan ve Yahudi velilerinin ürününe ince damardan gömeceğine, açıktan yapması herkes için daha hayırlı olmaz mıydı? Ne bileyim, böyle daha mı iyi oldu?

Garip bir durum yani sevgili geek alemi. Bu dakikaya kadar yazının resimlerine ve boldlu kısımlarına bakarak değil, okuyarak geldiysen, keyifli olmuştur diye umuyorum. Ne diyorsun genel olarak duruma? Muhit sende!

Author

Geekyapar'ın yazı işleri şövalyesi. Uluslararası İlişkiler okudu, okula girmeden önce yaptığı işi yapıyor. Küçükken "Büyüyünce ne olmak istiyorsun?" diyenlere yazar diyordu. Tüm internette bulmak için: @acyberexile.

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.