Bugünkü yazımıza başlamadan önce şu görseli paylaşmak istiyorum.

finalfight

Jetonlu atari salonları ile yolu keşismiş herkesin bir Final Fight geçmişi muhakkak vardır. Popüler kültür  bu oyunda hep Poison’a odaklanır ancak şimdiki mevzumuz resmin sağ tarafındaki karakter. Final Fight’ta Andore, yeni Street Fighter oyunlarında ise Hugo olarak adlandırılan bu karakterin aslında seksenlerin meşhur güreşçisi Andre The Giant‘tan (asıl adı: Andre Rene Roussimoff) esinle yaratıldığından çok az insanın haberi vardır. “Dünyanın sekizinci harikası” olarak da tanınan Andre döneminin tartışmasız en ünlü güreşçisiydi. Bugün kitlelerce çok hatırlanmıyor olması ayrı bir trajedi, ancak en azından Amerikan güreşine ilgi duyan takipçilerin kalbinde bu dev savaşçının ayrı bir yeri var. Çizgi roman sanatçısı Box Brown da çocukluğunu güreş hikayeleriyle geçirmiş bir isim, kendisinin 2014 yılında tamamladığı otobiyografik çizgi roman Andre the Giant: The Life and The Legend da Andre’nin 1970 ve 80’lerdeki başarılarına bir saygı duruşu niteliğinde.

andre1

Çizgiromandan önce Andre’nin hayatıyla ilgili birkaç önemli noktaya değinelim. 1946 yılında Fransa’da doğan Andre hayatının her döneminde “dev” olarak anılmasına sebep olacak akromegali hastalığından muzdaripti. Daha 12 yaşındayken bile genç adamın boyu 2 metreyi, ağırlığı ise 110 kilogramı bulmaktaydı. Okula gitmesi için otobüse binmesi gereken Andre, taşıtlara sığmıyordu. Bu yüzden de ailesi oğullarını kamyonetle taşıması için komşularından yardım istemek zorunda kalmışlardı. Tarihin ilginç bir tesadüfü ise bu dev genci her gün okula götürüp getiren komşunun usta oyun yazarı Samuel Beckett olmasıydı.

Andre’nin hayatındaki kesişmeler tabii ki bununla da sınırlı kalmadı. Kariyerinde pek çok ünlü isimle karşılaşan Andre 1976’da Rocky filminin esin kaynağı olan Chuck Weqner ile dövüştü, 1987’de Hulk Hogan ile yaptığı maç ise döneminin en yüksek hasılatlı güreş maçı olarak rekor kırdı. Aynı yıl kadrosunda rol aldığı fantastik film The Princess Bride ise gişedeki orta karar başarısına rağmen ilerleyen yıllarda kült statüsü edindi.

Andre_in_the_late_'80s

Türkiye’de Amerikan güreşi çok ilgi görmese de özellikle Japonya’da bu spora ve Andre’ye karşı yoğun bir ilgi bulunmaktaydı. Capcom’un Final Fight’a Andre’yi dahil etmesi şüphesiz bunun doğal bir göstergesiydi. Ne var ki alanının en ünlü ve en çok kazanan ismi olması Andre’nin hayatını sorunsuz kılmıyordu. Akromegali hastalığı vücudun durmaksızın büyümesini ve organların erken yaşlanmasını beraberinde getirmekteydi. Yıllar geçtikçe Andre’nin eklem ağrıları arttı. Bol alkol tüketimine dayalı hayat tarzı da eklendiğinde bu yaşayan titanın kendisini her daim zorladığını söylemek yanlış olmaz. Andre 1993 yılında Paris’te kalp yetmezliğinden yaşamını yitirdi. Öldüğünde 46 yaşındaydı ve Paris’te bulunma sebebi babasının cenazesine katılmaktı.

Box Brown’un çizgiromanı bu bir zamanların büyük efsanesinin tüm hayatını elden geldiğince çizgiroman panellerine sıkıştırmaya çalışıyor. Güreşe duyduğu kişisel ilginin yanında pek çok televizyon röportajı ve biyografik eserden yararlanan Brown Andre’nin hayatındaki pek çok önemli olayı elinden geldiğince (ve diyaloglarda bir miktar doğaçlamaya girmeyi göze de alarak) sayfalara taşıyor. Oldukça sade bir çizim tarzıyla yaratılan eserin bu yolu izlemesi de olaya ayrı bir doku katıyor, Amerikan güreşi gibi vahşi ve (içinde barındırdığı kadın güreşçilere rağmen) alabildiğine maskulen bir sporu minimal bir sadelikle resme dökmek kahramanımız Andre ile kurduğumuz ilişkiyi daha naif ve içten bir hale getiriyor.

12777181604_87bea0ed11_zAndre The Giant: The Life and The Legend’da müthiş sürükleyici bir maceradan ziyade küçüklüğünden beri dışlanmış, ancak zamanı gelince farklılığını avantajına çevirmiş bir insanın hafif melankolik yaşam hikayesini okuduğumuzu aklımızdan çıkarmamak gerekmekte. Her ne kadar mevzubahis spor dalı Türkiye’de popüler olmasa da özellikle Darren Aronofsky’nin 2008 yapımı Wrestler filmi ile bu alanda ter döken insanların yaşamlarına karşı bir ilgi kendini gösterdi. Andre The Giant, Aronofsky’nin filmini seyredenler için müthiş faydalı bir tamamlayıcı eser olacaktır.

hugo-3sgc
Capcom’un önce Andore, ardından da Hugo olarak isimlendirdiği karakterin en güncel hali
Author

Eskilerin dediği gibi: "You must gather your party before venturing forth"

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.