Kahramanlar vardır, çizgi roman sayfalarına sığmaz ve hikayelerini televizyonda, sinemada anlatma fırsatı bulur. Kahramanlar vardır, sessiz sedasız ete-kemiğe bürünür ve bir zaman sonra kaybolur. Özellikle DC ve Marvel yapımlarının görsel medyayı bir hayli işgal ettiği son yıllarda, sinema sektörüne şöyle bir baktığımızda; “kahramanlık” temasından beslenen serbest yapımlar da gözümüze çarpıyor. Bu yazımızda sizlere, belki izlediğiniz, belki henüz görmediğiniz ya da ön yargılı davranıp izlemediğiniz “süper kahraman” temalı 5 film önereceğiz.

 

1 – Special (2006)

Michael Rapaport’u başrolde izlediğimiz bu garip film; parkmetre görevlisi olarak çalışan Les’in, bir antidepresan ilaç için gönüllü denek olmasını ve ilacın yan etkileri sonucu kendini süper kahraman sanmasını konu alıyor. Les’in, süper kahraman olduğuna dair saplantısı ve bu nedenle kendi üzerinde uyguladığı garip güç denemeleri esnasında, film gerçeklik ile hayal gücü arasındaki çizgide gidip geliyor. Special

2 – Defendor (2009)

Arthur (Woody Harrelson), çocuk yaşta annesini uyuşturucuya kurban vermiş, hiçbir süper gücü olmayan, sıradan bir kahramandır. İçine attığı intikam duygusu ile zaman içerisinde Defendor adını verdiği ikinci bir kimlik yaratır. Defendor, aciz yöntemleri ve zayıflığı ile, savaş açtığı uyuşturucu baronunun adamlarından ve serserilerden sıklıkla dayak yer. Bir kavga sonrası ağır yaralı iken, yolu Kat isimli bir bağımlı ile kesişir. Kat, Arthur’a yardım etmeye başlar fakat bir süre sonra onun kendini öldürteceğinden emin olunca, Arthur’a engel olmak için elinden geleni yapar. Daha fazla detay vermeyi istememekle birlikte, Defendor’un; Kick-Ass denen “güçsüz ve dayak yeme pahasına insanları koruyan kahraman” öyküsüne temel olduğuna inanıyorum.

Defendor

1 2
Author

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.