Çünkü Agents of S.H.I.E.L.D. artık oldu. Daha da önemlisi, olmamak için çok geçerli sebepleri varmış meğerse. Ya da şöyle demek gerek, olmadığına dair kullanabileceğimiz bütün argümanlar ya retroaktif olarak anlamsızlaştılar, ya da yeni gelişmeler sayesinde artık bir geçerlilikleri yok. Mantıklı geliyor mu? Gelmiyorsa önemli değil, az sonra her şeyi anlayacaksınız.

Öncelikle gelin isterseniz diziye yönetilen başlıca eleştirileri bir elden geçirelim. İlki ve belki de en büyüğü, Agents of SHIELD’ın goygoyu yapıldığı kadar ciddi bir şekilde sinema evrenine bağlanmadığı kanaatiydi. Thor: The Dark World’ün ardından Odinson’ın ikinci macerasına bağlanacağı iddia edilen bölüm, beş dakika Londra’da kalmış, sonra alakasız bir yere yürümüş gitmişti. Marvel Sinematik Evrenine ucundan kıyısından bağlanan konuk oyuncular tatmin etmemiş, genel hatlarıyla Agents of SHIELD biraz alakasız kalmıştı.

vlcsnap-2014-04-14-12h05m12s47

İlk sezonun on yedinci bölümünü, Captain America: The Winter Soldier spoiler’ı içerdiğinden yeni izleyebildim. Film SHIELD içerisindeki yozlaşmadan (yine spoiler vermeyelim de ne olur ne olmaz) bahsettiği için, Agents of SHIELD’ın bu meseleye parmak basmaması herhalde imkansız olurdu. Dizi, o parmağı sadece basmakla kalmadı, alıp mevzunun direkt içine gömdü, kendini mevzuyla bir etti. “Turn, Turn, Turn” isimli bölüm, Captain America 2’nin sonlarında geçiyor ve filmin olaylarıyla paralel ilerliyor.

Sadece basit bir “onlar olurken bu oldu” parallelliği değil bu. Captain America 2 ve Agents of SHIELD korkunç derecede bağlılar birbirlerine. Cap 2’yi izlerken, pek çok insanın şaşırdığı yerde pek de dumura uğramadığımı fark ettim. Onlar en son Avengers’ta SHIELD’ı “iyi çocuklar” olarak bırakmışlardı, ama biz neredeyse on beş bölümdür “SHIELD’da yanlış bir şeyler var” hissine maruz kalıyorduk alttan alttan. En sonunda, Cap 2 bu yanlış şeyin ne olduğunu gösterdi, Agents of SHIELD’da on altı bölümdür gerdiği ipi kopardı.

Bir diğer gayet geçerli eleştiri ise dizinin bazı karakterlerinin çok odun oluşuydu, özellikle de Ward ve Skye’ın. Fitz ve Simmons kendilerine has bir şekerliğe sahipler, May ve Coulson ise zaten diziyi götürüyorlar ama güzel çocuk Ward ve güzel kız Skye dürüst olmak gerekirse hakikaten çok düztaban karakterlerdi. İçinde istemese de Whedon’dan tatlar barındıran Agents of SHIELD, bunu da çok Whedon-vari bir şekilde değiştirdi. Angelus olmadan evvel ki Angel’ı anımsıyor musunuz? Ne denli odun olduğunu? Angelus’luk, Boreanaz’ı resmen şarj etmiş, dizinin geleceğinde kilit bir yere sahip olmasını garantilemişti. Agents da benzer bir risk aldı son iki üç bölümde. Bu iki odun karakteri de ters yüz etti ve şimdi, ters yüz olarak durdukları yer, ilk baştakinden çok daha ilginç ve çok daha merak uyandırıcı.

vlcsnap-2014-04-14-12h05m46s137

Ve son, belki de en haklı eleştiri, “bu ne abi haftanın garip olayı tadında ilerliyorlar” şeklindeydi. Pek çok dizi, ilk başlarda, henüz kimliğini oluşturamadığı anlarda ilk adımlarını böyle atar. Fringe de, X-Files da, House da ilk başlarda “haftanın süper natürel olayı / haftanın garip hastalığı” tadındalardı. Agents of SHIELD için bu strüktür, meğerse büyük şeyler olana kadar bizi oyalamak içinmiş. Cap 2’nin finali sağ olsun, Agents bambaşka yer şekle döndü an itibariyle. Ve Cap 2 ile Avengers 2 arasında SHIELD’a ne olacağını belirlemek de ona düşüyor. Artık haftanın garip olayıyla baş etmek değil dizinin derdi, Whedon ve Tancharoen artık ana strüktürü belirledi, net bir kötü adamları var, çıta yeterince yüksek ve bundan sonra gidebilecekleri tek yer, tam gaz ileri.

Yani sen, Agents of SHIELD’ı başında birkaç bölüm izleyip aradığını bulamamış izleyici. Eğer Captain America 2’yi de izlediysen (ki izlemediysen, izle), o “SHIELD’a ne olmuş?” tadını sevdiysen, Agents of SHIELD’a bir şans daha ver. Dilersen ortada bazı bölümleri atla ama, bizce biraz sebat da göster. Emin ol, 13. bölümden itibaren karşılığını almaya başlayacaksın, hatta 16-17. bölüm itibariyle artıya geçecek dizi. Bundan sonrası Agents için yokuş aşağı, tam gaz hızlanacaklar ve sezon finaline kadar da durmayacaklar. Patton Oswalt gibi klas adamların konuk olacağı gerçeği de cabası. Bu dizi artık oldu. Gönül rahatlığıyla izleyebilirsiniz.

Author

Yalnız olduğunu düşünen, ama bunun uzun sürmeyeceğini bilen bir adam. Bir gün Kaliforniya'nın yeşillikleri uğruna Arizona'daki evini terk edip gitti, geri dön çağrılarına da kulak vermiyor.

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.