18 Ağustos gününü, hatta spesifik olarak o 18 Ağustos günü saat 10:01‘i takvimlerinizde işaretleyin. Hâlâ yoksa, o zamana kadar bir Netflix üyeliği alacak parayı ayırın kenara. Arkadaşlarınızı arayın, onlara Ağustos sonlarına doğru aniden müsaitliğinizi kaybedeceğinizi söyleyin. Ailenize haber verin, 18-20 Ağustos arası sizden haber alamazlarsa panik yapmamaları gerektiğini belirtin. Bunların hepsini yapın, çünkü dediğimiz tarihte süper kahraman dizileri tarihinin en büyük olayı vuku bulacak.
Bu cümle o kadar nesnel bir seviyede doğru ki komik bile değil. Süper kahraman dizileri dediğimiz şeyin ön saflarında koşan işler bugüne kadar ya Legion ve Agents of SHIELD gibi sadece markadan süper kahraman dizisi olup kaliteli oldular, ya da Arrow ve Smallville gibi düşük bütçeleri ve bütçelerinden düşük vizyonları arasında ufalıp vasat çıktılar. Bugüne kadar bu janrda çıkan hiçbir şey, Netflix-Marvel işbirliği kadar bir hürmetle karşılanmadı.
Ki bunu çıkan dört Netflix-Marvel dizisinden üçünü açıktan sevmemiş, ikisini bitirecek kadar bile yüksek bir tahammülle izleyememiş bir insan olarak söylüyorum. Gerçekten, Luke Cage‘i üçüncü bölümde, Iron Fist‘i ise 30. dakikasında terk ettim; ama buna rağmen The Defenders’ın şu fragmanını izledikten sonra kendimi kapı tekmeleyerek diziye dair olan gazımı sağa sola paylaşmak isterken buldum.
Bunda birkaç sebep var. İlk olarak, Nirvana’nın Come As You Are şarkısı fragmana resmen can katıyor. İkincisi, bugüne kadar bu karakterler Jones-Cage hariç birbirlerine selam dahi vermediler. Marvel’ın TV departmanının en olumlu hareketi buydu; aynı film tarafında olduğu gibi esas çocukların el sıkışmasını ana yemeğe sakladılar. Şimdi onları bir arada görmek, oyuncu seçimlerinin ne kadar doğru olduğunu da anımsatıyor bize. Bir de, projenin başında Daredevil’ın mutfağından bir ekip duruyor, orada da doğru bir seçim var!
Velhasıl biz fragmana coştuk. Sıcak sıcakken, taze sizin yorumları da alalım. Ne dersiniz?
