Yaklaşık bir senelik bir ertelemenin ardından geçtiğimiz cuma günü sonunda vizyona giren Black Widow filmi gişede de tam gaz devam ediyor bildiğiniz gibi. Daha şimdiden pandemi süreci rekorlarını kırdı geçti ve muhtemelen de bu son iki sene içerisindeki en yüksek hasılata sahip 3-4 filmden biri olarak tamamlayacak vizyon sürecini.

Ben, tıpkı sitedeki diğer arkadaşlarım gibi filmi sevdim. Filmin anlatmak istediği Kırmızı Oda (televizyondaki değil) ve onun baskısına maruz kalmış kurbanların yaşadıkları, solo bir Black Widow hikâyesi için yeterli ve üzerine anlatmaya değer şeyleri barındıran bir konuydu keza bunu başarılı bir şekilde yapabildi. Bazı eksikleri de yok değildi tabii, mesela yumruk yumruğa dövüş dövüş sahneleri beklediğim kadar tatmin edici olmadı ya da aile üzerine kurulan diyaloglar zaman zaman tekrara düşmüş hissettirdi fakat genel itibariyle mutlu ayrıldım ve uzun bir aradan sonra büyük ekranda MCU filmi izlemenin coşkusunu da yaşamış oldum.

Bu bir inceleme değil tabii, filmden bahsediyor olmamın sebebi hikayedeki ana odağın bir zamanlar bu olmadığına dair öğrendiklerimiz. Gelin Scarlett Johannson’ın kendisinden dinleyelim olup biteni: ‘’Bu filmin birçok farklı versiyonu vardı. Mevcut durumu fazlasıyla barındıran bir hâli vardı [çizgi romanlardaki durumu kastediyor]. Yelena ve Natasha düşmanlardı ve Yelena onun yerine geçmeye çalışıyordu, tıpkı herhangi bir ajan hikâyesi versiyonundaki gibi. Ben de ‘Bunun için role dönemem’ modundaydım… Benim geliştirdiğim, oldukça varoluşsal ve garip başka bir versiyon daha vardı. Feige de ’Bunun üzerinde çalışmak için işe gelebileceğimi sanmıyorum’ modundaydı. Garipti [kendi versiyonunu kastediyor], sevmiştim.’’

Sizi bilemem ama ben Yelena’nın tam teşekküllü bir düşman olup da sonradan kardeşini kolladığı bir versiyonu görmeye de hayır demezdim. Hâlihazırda muhteşem bir iş çıkarmış Florence Pugh’u da daha farklı bir rolde görürdük. Klişe ve bilindik olurdu tabii ama mevcut haldeki Dreykov’un da çok orijinal olmadığı bariz. Yelena’yı böyle -görece- masum hâliyle görmenin de tadı ayrıydı elbette ama #ReleasetheYelenaCut diyeyim siz anlayın.

Siz ne düşünüyorsunuz? Hangi versiyonu görmeyi isterdiniz? Feige’nin bile şüpheyle yaklaştığı ScarJo hikayesini mi merak ediyorsunuz yoksa? İçimden bir ses ortaya pek de iyi bir şey çıkmazdı diyor…

Author

Hikâye odaklı oyunlar oynarım, film/dizi izlerim, arada sırada da çizgi roman okurum. Bunlarla meşgul değilsem de muhtemelen uyuyor olurum. "Benim düşünceme göre endişelenenler iki kez acı çeker."

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.