Şu ara hayatımızda çok film, az zaman ve pahalı biletler, ucuz işler var. Eğer bir filmi haftalar, aylar önceden gözümüze kestirmediysek kolay kolay sinemaya gitmiyoruz. Gittiğimizde de genelde ne izleyeceğimize tam emin olmadan balıklama salona atlıyoruz. Sonuç birçok zaman hüsran ve verilen paraya tutulan yas oluyor. En azından benim başıma sık gelir bu. Okuduğunuz yazı benim çektiğimi siz çekmeyin, ben de biraz akıllanayım diye var. Bakalım 6 Ağustos günü vizyona girecek filmlerde nasıl potansiyeller var!

Yeni yazı serimize ne yazık ki yavan bir şekilde başlıyoruz. Her yanı blockbusterlarla dolu 2016’nın en boş haftasını seçen beni de ayrıca tebrik ediyoruz. En azından çeşitliliği bol bir vizyon listesi olacak. Çünkü elimizde bir Hollywood aksiyonu, bir Bollywood filmi, bir animasyon,bir yerli film ve 3 gerilim filmi var. Ger ger bitiremediler zaten seyircileri.

EXTRACTION / Kurtarıcı

Bruce Willis’in eli hâlâ titremeden silah tutuyorken yanına bir yakışıklı verip koşturalım formülüyle karşı karşıyayız. Bruce Willis bu sefer bir CIA emeklisi. Ama emekliliğin tadını çıkarıp gazete falan okumak yerine -her nasılsa- her şeye kadir bir teknoloji donanımı Condor’un teslimat görevine katılıyor. Terörisler de Willis’in kelinden çok hoşlanmış olacak ki kendisini kaçırıp CIA’i emekli ettikleri, yaşı altmışı bulmuş yani çok da umursamalarına gerek olmayan bir rehineyle tehdit ediyor. Enteresandır ki CIA bu sefer her aksiyon filminde olduğu gibi en iyi ajanlarını bu işe sürmeyip gerçekten de umursamazlık yapıyor. Ama Bruce Willis ölürse film biteceği için, onun başarılı CIA ajanı oğlu -buradan anlıyoruz ki CIA’de ajanlık babadan oğula geçiyor- babasını kurtarmak için önce CIA’e sonra da teröristlere kafa tutuyor. Tüm bunlardan daha üzücüsü olan şey ise filmin Amerika’da vizyona 1 yıl önce girmiş olması. Yani Google’a Exraction izl… Öhhö! Neyse benim daha fazla konuşmamam lazım.

Nihai karar: Filmi sinemada izleyip her filmde oynayarak saç ektirme parası toplamaya çalıştığını düşündüğüm Bruce Willis’i cesaretlendirmek istiyorsanız izleyin. Ama dayınızın ve -muhakkak ailelerde bulunan- kaslı kuzeninizin eline birer boncuklu tabanca verip onlardan zıplamalarını rica ederseniz hem paranızı korumuş hem zamanınızı kurtarmış hem de akrabalar arasında ilginç bir sinerji sağlamış olursunuz.

 

FAN / Hayran

Filmin yapımcılarına göre karşınızda bir Bollywood dramı var. Bana göre ise karşınızda bir Bollywood komedisi var. Gaurav Chanada, Bollywood’un büyük starlarından Aryan Khanna’nın en büyük hayranıdır. Üstelik Khanna’ya ikizi kadar benzemektedir. Çocukluğundan beri Khanna’ya özenen ve üzüme baktıkça kararan Gaurav büyük stara benzerliğini Hindistan’ın Yetenek Sizsiniz’inde Hindistan halkına gösterir. Yarışmayı birinci bitiren Gaurav için sıradaki hedef kazandığı popülerlik sayesinde Khanna’ya ulaşmaktır. Yalnız işe bakın ki Khanna, Gaurav’ın hayallerinin aksine itin şerefsizin teki çıkar ve Gaurav’ın hayranlığı ateşli bir nefrete dönüşür. Gaurav, Khanna’ya benzerliğini kullanarak onun şöhetini yerle bir etmeye ant içer. Filme neden komedi gözüyle baktığı anladıysanız karara geçelim.

Nihai karar: Film çocuğuna fırça çeken aile, Bollywood dansı ve çok tanrılılığa göndermelerle Hint kültürünün en önemli öğelerine sahip(!) Bu yüzden aşırı kültür patlaması yaşamamanız için filmi izlemenizi tavsiye etmiyoruz.

 

THE SECRET LIFE OF PETS / Ev Hayvanlarının Gizli Yaşamı

Toy Story’nin daha tüylü, Parti Hayvanları’nın daha evcil hali. Önce sahiplerinin sevgisini kazanmakta rakip olan iki evcil hayvan Max ve Luke daha sonra dost olurlar. Bu sırada Snowball adlı psikopat tavşan mutlu ev hayvanlarını örgütleyerek sahiplerine karşı büyük bir komplo hazırlamaktadır. Max ve Luke, Snowball’u durdurmak için diğer hayvanlara doğru yolu göstermelidir.

Yahu animasyon konusunu yazıya dökmek ne zevkliymiş. Ayrıca söylemeliyim ki Snowball fragmandaki ve sinopsisteki haliyle şimdilik benim oyuma sahip.

Nihai karar: Bir hayvanseverseniz ve evinizdeki hayvanın suratını daha sık mıncırmak için bahane arıyorsanız bu film sizin sevginizi kabartmaya yetecektir. Tavşan besleyenlere tavsiye edilmemekle birlikte illa hayvanlı animasyon izlemek istiyorum diyenlere evlerinde oturup Zootropolis izlemeleri önerilir.

 

EMANET

Bir nevi Taken parodisi. Güvenlik görevlisi olarak bir sitede çalışan Mirza sitenin sakinlerinden emekli konsomatris Leyla’nın kızı Elif ile -bir güvenlik görevlisinin karakteristik özelliği haline gelmiş- amca yeğen bağı kurar. Zaman gelir Leyla’nın serseri sevgilisi Kürşat, Leyla’yı Elif’in gözleri önünde öldürür. Elif’i kaçırıp suçluyu da bir şekilde Mirza olarak gösterir. Yılan bu adam yılan. Tabii Mirza kendini buna yediremez bir intikamcıya, kanunsuza, yılmaz bir silahşöre dönüşür. Onun bu macerasına kötü çekimler ve kötü oyunculuk eşlik eder.

Nihai karar: Yerli malı yurdun malı herkes onu kullanmalı ama izlemeyin.

1 2
Author

Lord olmak için yola çıkan gariban geek kendini bir anda yazar olarak buldu. Geek kültürüyle küçük şakalaşmalarını, sinemayla flörtlerini yazıya dökmek için burada. Muhitte Geek_Lord olarak bulabilirsiniz.

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.