Dünyanın en ünlü karakterlerinden biri olan Sherlock Holmes, şimdiye kadar birçok yapımın başrolünü üstlendi. Kitapları milyonlarca kopya satan, filmleri, dizileri izlenme rekorları kıran karakteri şimdiye kadar birçok ünlü oyuncu canlandırdı. Hatta özellikle son yıllarda iki büyük oyuncunun; Robert Downey Jr. ve Benedict Cumberbeybi’nin üstlendiği rol, biz hayranları “film Sherlock Holmes’u sevenler” ve “dizi Sherlock Holmes’unu” sevenler olarak ikiye ayırdı. Fakat belki de tarihte ilk kez Sherlock Holmes bir figüran olarak karşımıza çıkıyor, hem de karakteri Henry Cavill canlandırırken! İşte Henry Cavill ve Millie Bobby Brown’lu Enola Holmes filminden ilk fragman.

Mycroft ve Sherlock Holmes’un küçük kardeşi olan Enola’nın annesiyle birlikte yaşadığı eğlenceli hayatı anlatarak başlayan fragmanımız daha sonra, annenin arkasında hiçbir iz bırakmadan Enola’yı terk etmesiyle beraber filmimizin asıl konusunu da belirmiş oluyor. Annesini aramak için onun peşinden yollara düşen Enola, onun arkasında bıraktığı bulmacaları çözeceği bir maceraya atılıyor.

Açıkçası her ne kadar fragman beni böyle büyük bir heyecana sürüklemese de boş zamanımda izleyebileceğim, çerezlik bir film olarak fena gözükmedi. Hani böyle fan sayfaları kuracak, teoriler paylaşacak kadar büyük bir şey değil belki ama işte boş zamanlarda izlemek güzel olur be ne dersiniz?

Henry Cavill’ı Sherlock Holmes rolüyle bir türlü bağdaştıramadığımı da söylemek istiyorum. Hani Superman, Witcher ve özellikle Mission Impossible yapımlarındaki rollerinden sonra, bu adamın böyle bir suçu çözmek için bulmacaların peşinden gideceğini falan hiç hayal edemiyorum. Bulduğu ilk görgü tanığını hallaç pamuğuna çevirerek bütün suçluları yakalar gibime geliyor benim. Bilemiyorum gerçekten gözümde canlanmadı.

www.robertviglasky.com

Öte yandan bu fragmanla beraber gelen dünyanın en saçma tartışmalarından bir tanesini de sizinle paylaşmak istiyorum. Fragmanda Henry Cavill abimizin birkaç sempatik gülümsemesini gören Arthur Conan Doyle eserlerinin hak sahipleri, Sherlock Holmes karakterinin en büyük özelliğinin, insanlar ile arasına mesafe koyması ve empati yoksunu biri olduğunu savunarak Netflix’e dava açtı. Daha doğrusu, davanın sebebi, karakterin bu şekilde daha sevilebilir ve kibar olarak betimlendiği kitapların, telifin düştüğü 1923 yılından sonra yazılan kitaplar oluşu. 2014 yılında bir başka uyarlama için açılan bir davada mahkeme, 1923’ten önce yazılmış olan kitapların telifinin artık kamuya ait olduğuna, sonrasında yazılanların ise telifinin Doyle Vakfı’nda olacağına hükmetmişti. Fakat filme uyarlanan Nancy Springer’ın aynı isimli kitap serisinde Sherlock’un karakteri, Doyle’un 1923’ten sonra yazdığı öykülerdekine daha çok benziyor olduğu için davacı taraf, telif haklarının ihlal edildiğini söylüyor.

Daha kötüsü hem bizim hem de yurt dışının işgüzar, tık tuzağı siteleri ne yaptı biliyor musunuz? Bu haberi “Sherlock Holmes kadınlara saygılı davranıyor diye dava edildi” diyerek başlık atıp, “insanlara karşı mesafeli olmalı” diyen davacıları, “Sherlock Holmes kadın düşmanıdır” demiş gibi gösteriyorlar. Biz de artık bu organize bir kötülük mü yoksa gerçekten bu kadar düşüncesiz mi bu insanlar bilmiyoruz. Ama ortada gerçekten büyük bir saçmalığın döndüğü bir gerçek…

Efendim sansasyonlarının kendisinin önüne geçtiği Enola Holmes filmi 23 Eylül’de Netflix ekranlarına gelecek. Siz fragmanı nasıl buldunuz? Heyecanlanabildiniz mi yoksa siz de benim gibi boşlukta bir gideri var mı diyorsunuz? Yorumlara yazmazsanız hiçbir zaman bilemeyiz.

Author

Kalabalıkta sesini kaybetmemek için içerik üreten biri. Her ateşin iyi bir hikâyeye ihtiyacı olduğunu düşünür. Film, kitap, dizi, karikatür oyun ve müziğin her türlüsüne ilgisi vardır ama parası yoktur. Onu her yerde "Tavşan" diye çağırabilirsiniz.

1 Comment

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.