Bugüne kadar incelediğimiz komedyenler nispeten belli bir üne kavuşmuş, birden fazla seti olan komedyenlerdi. İncelemelerin böyle gelişmesinin sebebi iki set arasında komedyenin nasıl geliştiğini görmek benim küçük kişisel zevkimdi. Bu yazıda olayı biraz değiştiriyoruz. Bugünkü konuğumuz henüz tek bir seti olmasına rağmen büyük umut vadeden biri. Karşınızda, Taylor Tomlinson. 

Taylor Tomlinson’un özel olmasının iki sebebi var. Birincisi, kendisi siz sevgili okurlardan birinin istediği ilk komedyendi. Sevgili Berke’ye teşekkür ediyoruz. 

Taylor Tomlinson’u özel yapan ikinci sebep ise kendisinin en sevdiğim özelliği. Tomlinson yaşıtım bir komedyen. Hatta aynı ay içinde doğmuş olmamız sebebiyle tamamen aynı yaştayız. Bu yüzden de her ne kadar çok farklı geçmişlerden gelsek de aynı duygu ve düşüncelere sahip olduğumuz konu sayısı oldukça fazla. Küreselleşmeyle birlikte dünyanın neresinde olursak olalım akranlarımızla ortak birçok yön bulabiliriz. Taylor Tomlinson’ı izlerken de tam olarak bunu hissediyorum.  “Quarterly Life Crisis” yani “Çeyrek Yaş Krizi” adındaki şovunda Tomlinson “en güzel yılların” olması gereken yirmili yaşların aslında ne kadar depresif olabileceğini anlatıyor. Yirmili yaşların gençliğinin verdiği naiflik ile beceriksizliğin insanların sizden beklentilerini düşürdüğü tespiti çok yerindeydi. Tamı tamına aynı endişe, kaygı ve kendini bulma çabası içinde olan bendenize bu içerik nokta atışı geldi. Yirmili yaşlar en güzel yaşlarınız diyen insanlara yaptığı mini atar ve akabinde gelen “hayat bundan daha mı kötüye gidecek?” endişesini Netflix’te akranım tarafından duymak bende rahatlatıcı bir etki yarattı.  Tabi ben evde onu izlerken onun başarılı bir şovu olmasını kafaya takmamaya çalışıyorum.

Şovunda en sevdiğim şakalarından biri ailesiyle olan ilişkisi üzerineydi. “Bunlar benim ailem, ellerinden geleni yapıyorlar.”  inanılmaz derecede sade olmasına rağmen Tomlinson’un şovundan aklımda kalan şakalardan olmayı başardı. Küçükken kendi ailemde hata olarak gördüğüm şeylere büyüyünce en azından empati kurabildiğimi fark ettim. Şakanın temelinde yukarıda bahsettiğim yirmili yaşların ikinci yarısında gelen yetişkinliğin aslında ne yaptığını bilmeden çabalamak olduğu gerçeği yatıyor ve açıkçası bununla kendimi ilişkilendiremeyeceksem daha neyle ilişkilendirebilirim bilmiyorum.

Tomlinson’un sahne kişiliği de şimdiye kadar incelediğimiz kadın komedyenlerde gördüğümüze benzer, tatlı sert bir mizaçta. Bu yine benim komedyen zevkimden geliyor. Nitekim bu tatlı sert mizaçlı kadın komedyenlerde sıkça fark ettiğim bir özellik de cinsel içerikli şakaların sayısı ve detayının fazlalığı. Sahnede hafif sert tona sahip kadın komedyenlerin aksine henüz Tomlinson’un şovundaki cinsel içerikli şakalarının sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek seviyede, umarım da böyle devam eder. Şovun içerisinde beklemediğiniz anda karşınıza çıkan ve sıkça da laf arasında söyler gibi söylediği nadir sayıdaki cinsel şakaları hoşuma gidiyor. “Sekste iyi olmak çok kolay, sevgiliniz Lego’ymuş gibi davranın” mesela gayet cinsel bir olaydan bahsederken o gizliliği ve nüansı korumayı başarmış. Komik olmak için cinselliğe başvurmak yerine onu kendisi yapan diğer unsurlara gitmesi asla kaybetmesini istemediğim bir özelliği. Ailesinden ve muhafazakarlığından bahsetsin, çevresindeki insanlardan şikayet etsin hatta arada ilişkilerini de içerik olarak kullansın ama seviye bundan aşağı düşmesin. 

Son olarak Taylor’ın komedisi bana Iliza Shlesinger’ı hatırlatmıyor desem yalan olur. Sanki Iliza’nın kariyerinin başlamasına bizzat tanık oluyormuşum gibi hissediyorum. Anlattığı hikayelerin genel teması kadınlar, ilişkiler ve aile olunca benzerlik yakalamak işten değil. Tabi Iliza daha çok tiplemeleriyle ünlenen bir komedyen, Taylor’ın şovunda ise hikayeleri ve akıllıca yorumları ön planda. Iliza’nın şovları kesinlikle daha büyük bir ciddiyetle, adeta mühendis tasarlamış gibi. Ama bu hep böyle değildi, her komedyen gibi Iliza da şovlarını yıllar içinde geliştirdi. Taylor’ı on sene sonra izlediğimizde onun da geliştiğini göreceğimizden yüzde yüz eminim, Taylor Tomlinson kesinlikle bunu vadediyor. Buna en başından tanıklık edecek olmaksa ayrı bir mutluluk kaynağı.

Taylor’ın içeriğine bakmak için Quarterly Life Crisis’ı izlemeniz yeterli; internette dolanan içeriklerinden çoğu bu şovda da var. Her ne kadar şovundaki şakaları konuk olduğu stand-up sahnelerinde farklı şekilde aktarsa da yine de aynı şaka. Zaten tek zayıf yönü yeterli materyalini bulamamış olmam ki bunu da genç yaşına veriyorum. Bakalım bir sonraki Netflix şovunda materyalini nasıl geliştirecek?

Bir sonraki inceleme için önerilerinizi bekliyorum!

Author

Dizi bağımlısı bir beyaz yakalı. Kedisine çekmiş, en büyük zevki miskin miskin yatmak. Kendisi ve kedisini sosyal medyada bulabilirsiniz. @asliozkeles

1 Comment

  1. Berke Kadam Reply

    Ya ben bu yazıyı ancak okuyabildim :(( Elinize sağlık çok teşekkürler. Kendisi karantinada instagram’a komedyen sevgilisi ile videolar atıyordu, ekstra olarak onları önerebilirim. Daha cinsel içerikli ancak şakaları. New Couple Gets Quarantined diye youtube’a yüklemişler: https://www.youtube.com/watch?v=CQ_iIqdLWMY

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.