Bir seneyi ne kadar bir playlist’e sıkıştırabilirsiniz, bunun bir ufku var mıdır bilemiyoruz; ancak biz maksimuma epey yaklaştığımıza inanıyoruz. Bu sene mikrofona okunan ve plastiğe basılan her tınıyı temsil ettik demiyoruz, ancak ortalama bir portre çıkarmak ise amaç, sanıyoruz bunu az çok yapabildik. E müzik olarak devasa ayrışan bir grup insan olunca, öneriler de farklı yerden geldi. Öneriler farklı yerden gelince de, bütün 2016 yer buldu kendisine.
Animal Collective bu sene yeni albümleri Painting With ile geri döndü mesela. Onun müthiş açılış şarkısı FloriDada listede. Geri dönenlerde Animal Collective tek başına değildi, Radiohead A Moon Shaped Pool dedi, bizim listeye de Burn the Witch düştü. Two Door Cinema Club, ilk albümde vaat ettiği kadar iyi olamamayı sürdürdü, ama Gameshow‘dan Gasoline baya iyi bir parçaydı. Ve elbette, Opeth Sorceress ile geri döndü, albümle aynı adı taşıyan parçayı listeye almak da bize kaldı.
Bir de yeni karşımıza çıkanlar vardı. Moon Tooth ilk stüdyo albümü Chromaparagon ile gönülleri baştan fethetti. Lewis Del Mar geldi sağ kulvardan, kendiyle aynı adlı taşıyan Lewis Del Mar albümü o kadar tatlıydı ki, Loud(y) neredeyse hiç sıkıntısız girdi. Şu sıralar herkesin bir tur denediği minimal post-dubstep’in de yeni bir ilahı çıktı piyasaya. Desiigner New English albümünü çıkardı. Panda listelerde zafer turu attı.
Bir de filmlerden, oyunlardan duyduklarımız vardı işte. Oyunun kendisi çok eleştirildi ama 65daysofstatic’in No Man’s Sky soundtrack’i her şeyi unutturacak kadar iyiydi. Geoff Knorr’un Civilization VI için yaptığı Üsküdar’a Giderken aranjmanı gönlümüzü ve kulaklarımızı okşadı. Justin Timberlake’in Trolls şarkısı Can’t Stop The Feeling bizi coşturdu, ama en çok gazı şüphesiz Hans Zimmer – Junkie XL ikilisinin Dawn of Justice için yaptığı Is She With You? verdi.
Biz de hepsini şu listeye aldık. Umarız siz dinlerken bizim hazırladığımız denli fazla keyif alırsınız. Biz daha sözü uzatmayalım. Bırakalım, müzik konuşsun. Buyurun!
