Almanya’nın otoriteryan hükümetler ve yönetim biçimleriyle talihsiz bir mazisi olduğunu söylemek, herhalde yüzyılın en alçaktan uçuş cümlesi olabilir. Hitler ve onun Nazi Partisi’nin “Alman ideali” adına yaptıkları, sonsuza kadar Almanya’lıların sırtında bir leke olarak kalacak. Onlar da bunun farkındalar. Bu yüzden, çok uzun yıllardır, Mein Kampf’ın haklarını elinde tutan Bavyera hükümeti, geçmişe olabildiğince mesafeli durmak adına Hitler’in meşhur kitabını basmayı reddediyordu.

70 yıl bir kasaya kilitledi, ve Almanya’da tüketilmesini, okunmasını engelledi Bavyera hükümeti. Bunu yapabiliyordu, çünkü hak tartışmasız onlardaydı. Ancak 70 yılın sonunda, geçtiğimiz sene, telif hakları zaman aşımına takıldı. Almanya’daki Yakın Tarih Enstitüsü bu telif haklarını aldı; yaklaşık 2000 sayfalık, ağır bir şekilde Hitler’i eleştiren dipnotlara bulanmış bir Mein Kampf versyonu çıkarttı ve bu versiyon, bu çağda, yine Almanya’nın en çok satan kitaplar listesine girdi.

GERMANY HISTORY NAZIS HITLER

Elbette bu “Nazilik yeniden yükseliyor” anlamına gelmiyor. Şüphesiz ki o kitabı 2016’da satın alan 85,000 kişinin büyük çoğunluğu sadece akademik bir merak sahibi oldukları ve 70 yıldır ülkelerinde kitaba erişemedikleri için Mein Kampf’ı edindiler. Ancak yine de, bu “başarı”, beraberinde eleştirileri de getirdi. 70 sene kitabın üstüne yatan Bavyera hükümeti, hemen beyanı bastı örneğin. Beraberinde eleştirel dipnotları barındırmayan hiçbir Mein Kampf kopyasının dağıtımına izin vermeyeceklerini, dağıtanları da nefret söylemi kapsamında yargılayacaklarını açıkladılar. Yahudi dernekleri de kaygılarını dile getirdiler, ancak Yakın Tarih Enstitüsü, kitabın ikinci bir dalga yaratmayacağını bilakis olası eğilimleri bastıracak şekilde dizayn edildiğini söyleyerek kendisini savundu.

Dürüst olmak gerekirse ifade özgürlüğünün istisnası olmaz, olamaz. Mein Kampf da buna dahil. Hiçbir kalem, yazdığı yüzünden kırılamaz. Bunu Charlie Hebdo döneminde de söylemiştik, Hitler için de söylüyoruz. Dolayısıyla Mein Kampf’ın tekrar basılması, aslında Almanya için bir olgunluk nişanesi. Zira kendilerini geçmişlerinden ekstra çabaya gerek görmeyecek kadar uzakta görüyorlar belli ki. Ancak tekrar çok satmış olması, Mein Kampf’ın ne denli kuvvetli bir kitap olduğunu da tekrar ispatlıyor. Tekrar basımı bile olay oluyor, tartışmalar çıkıyor. Fakat işbu tartışılan sadece bir kitap aslında, değil mi? Kelimeler bazen öyle şeyler ama işte. Biz de bu haberi o yönünden yorumlamayı tercih ediyoruz. Kelimelerin hâlâ, bu çağda en tehlikeli şeyler olduğunun bir ispatı olarak.

Author

Geekyapar'ın yazı işleri şövalyesi. Uluslararası İlişkiler okudu, okula girmeden önce yaptığı işi yapıyor. Küçükken "Büyüyünce ne olmak istiyorsun?" diyenlere yazar diyordu. Tüm internette bulmak için: @acyberexile.

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.