Müzik videoları şarkının tanıtımı için çok iyidir, muhtemelen yeni bir grup keşfettiğinizde ilk tıklayacağınız şarkı klibi olan şarkıdır. Bu da doğaldır herhalde, gözlerimiz diğer duyularımıza baskındır. Böylece Up & Up’lara, Take On Me’lere, Apes**t’lere ve Daydreaming’lere şahit oluruz. Videoların giflerini çıkartır, kesitlerini her yerde paylaşırız. Adamlar müze kiralar, acayip animasyonlarla başımızı döndürür, saatlerce videodaki göndermelerin anlamını okuturlar bizlere. Kimisi sırf hoş görüntüleriyle sizin resmen hipnoz olmanızı sağlar ve müzikle birleşince sizi felç eder, kimisi ise adeta bir kısa filmdir. Kimi zaman şarkının, kimi zaman renk paletinin, kimi zaman ise hikâyenin baskınlığıyla ağzımızın suyu akar.

Bugün size aşırı popüler videolara kıyasla daha az bilinenleri ya da belki sadece daha az konuşulanları göstereceğim. Daha önce bu videolardan birini izlemediyseniz hemen izleyin, eğer daha önce izlediyseniz ziyanı yok, bir daha izleyin! Eğer “Bunlar da bir şey mi, bakın ben nasıl videolar biliyorum!” diyorsanız da yorumlara bir örnek de siz bırakın. Listemizin ortak noktası ne mi olacak peki? Videolardan gözlerinizi alamamanız.

Man of War

Daydreaming niye yok şimdi demeyin, yeterince konuşulmayan sıfatıyla giriyor bu listeye bu video. Gündüz ve gece arasındaki geçişler çok hoşuma gidiyor açıkçası. Bazıları videonun post travmatik stres bozukluğu ile ilgili olduğunu söylüyor. Videodaki geçişlerle adamın duygu değişimini anlatmak bana çok akıllıca geliyor, aynı adam aynı yollardan hem öyle özgüvenli hem de öyle endişeli geçiyor ki. Tansiyon istikrarlı bir biçimde yükselip alçalıyor. Ayrıca video en sonunda bir miktar Karma Police’e bağlanıyormuş gibi duruyor, nasıl sevmeyelim?

The Sound

The 1975’ı pek dinlediğimi söyleyemem ama yıkıcı eleştirilere cevap vermenin en iyi yolu budur muhtemelen. Ayrıca renklerle uğraşılan neredeyse her görsel iş gibi bu da çok iyi duruyor. Onları hapseden cam kutu da cabası. Toz pembe bir rüya ile eleştirmenlere tokatın birleşimi diyelim mi o zaman?

Sleep on the Floor

Çünkü bir anda, sanki zincirlerimizi kırıyormuşuz gibi bambaşka bir karar vermek çok güzel. Fikri bile güzel. Bir anda bambaşka mekânlara savrulmak çok güzel. Tüm tahmin edilebilirliği bir kenara bırakıp arabaya atlayıp arkaya bakmadan gitmeyi kim hayal etmemiştir ki? Bir anda odadan çıkıver, yeni insanlarla tanış, yolları arşınla, diş fırçanı arkanda bırak. Bildik hayal. Hem de hepimizin ortak hayali. O yüzden izleyip iç geçiriyor, ancak sonra aynı odaya geri dönüyorsunuz.

Typical

Bu da çekim tekniğinden ötürü giriyor listeye. Tamamen donakalmış bir biçimde izliyorsunuz videoyu, ne zaman daha fazlası olamaz deseniz işin içine daha saçma bir şeyler giriyor. Bunlar arasında post-it not kâğıtları da var, çöp poşeti de, ağ da var, boya da. İzlemesi çok keyifli işte ya! Belki biraz da benim Mutemath’e torpilimdir, kim bilir? Bir de tabii, 2000’ler tadında bir video.

3WW

İnanın günlerdir hangi Alt-J müzik videosunu koysam diye düşünüyorum. Hepsi ayrı güzel çünkü. Resmen kısa film gibiler, Breezeblocks mesela, geri sarılmış bir video ve plot-twist de yapınca insan şaşırıp kalıyor. Something Good desek, Hunger of Pine’dan girsek, duygusallıkları ile bir adım önde bunlar. Left Hand Free diyorlar, o kadar Amerikan ki, resmen bir parodi. Deadcrush, tarihteki üç kadının projeksiyondan yansıtılarak sonsuza dek dans ettikleri bir tür oda, konsepte bak! Hiçbirini izlemeye doyamıyorsunuz ki, her biri ayrı güzel, hepsinden ayrı bir fikir akıyor.

Ama yine de 3 Worn Words’ün bende ayrı bir yeri var sanırım. Bir kere, siyah-beyaz çekilmiş her şey direkt olarak çok göz alıcı oluyor evet, bunu kabullendim artık. Ancak, görselliği çok güzel dedim diye de sakın sadece siyah beyaz olmasından bahsediyorum sanmayın. Kaliteli, bol ödüllü bir kısa metrajlı filmden farksız bir video var gözümüzün önünde sanki. İstediğiniz kadar anlam yükleyebilirsiniz ayrıca. Diyaloglar mı dersiniz, zamanın durduğu sahneler mi dersiniz, müziğin sarhoş ediciliği mi dersiniz? Siz seçin. Ama ikinci dakikanın yirmi ikinci saniyesine bir bakın yani, muazzam çünkü.

still feel.

Elbette renk kullanımının bir payı var bunu seçmemde ama aynı zamanda insanı bir şeyi düşündürtüyor bu video: müzik videolarında neden dans etmiyor kimse yahu? Salınmaktan ya da karakterlerin diskoda, konserde olmasından bahsetmiyorum. Gerçekten bayağı bayağı koreografili dans görmüyoruz müzik videolarında. Ki müzik videolarından bahsediyoruz yani, çok saçma değil mi? Koreografili dans deyince sanırım en çok Sia geliyor akla, başka örneği yok gibi. Neyse, stil feel. o açığı kapatıyor.

Çok ilginç bir yan etkisi de size Legion’ı hatırlatıyor olması, nasıl oluyor ben de bilmiyorum ama Marvel dizisi Legion gibi bir video. En azından estetik açıdan.

Bonus – Lonely Boy

Çünkü size de kalkıp dans etme isteği uyandırmıyor mu? Ekonomik müzik videosu böyle olur.

Tabii eğer olmaz diyorsanız, yorumlara bekliyoruz. Sizin izlemeye doyamadığınız müzik videoları hangileri?

Author

İstanbul'da yaşıyor, buraya yazacak havalı bir şey de bulamadı. @charles_bourbaki

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.