Bağımsız oyunlar hakkında düşünceniz nedir bilmiyorum ama ben üzerine emek verildiği belli olan ve insanların etinden tırnağından arttırarak bir şeyler ortaya koyduğu eserlere ekstra bir sempati duyuyorum genelde. Ayrıca başlarında onlara emirler yağdırıp fikirlerini köreltmeyen patronlar da olmadığı için güzel şeyler görebiliyoruz. Siz deyin Hades, ben diyeyim Limbo, diğeri desin Death’s Door.
Fakat işte büyük firmaların her imkânına sahip olmayan bu bağımsız oyunlar kendilerini ön plana çıkartmak, dünyadaki oyunculara seslenmek için farklı yöntemlere başvurmak zorunda kalabiliyor. Bilboardlara, televizyon reklamlarına, sponsorlu haberlere yetecek bütçeleri olmayabiliyor çünkü. İşte temeldeki amacı buymuş gibi gözüken fakat işin PR (pazarlama) kısmının nerede durması gerektiğini bilmeyen bir örnek var karşımızda. Abandoned adlı bağımsız oyun, yılan hikayesine dönen bir sürecin sonunda PS Store üzerinden real time experience app (gerçek zamanlı deneyim uygulaması) adına sahip uygulamasını, sonunda sundu bizlere.
Biraz geri saralım. Abandoned, Blue Box Studios adlı bağımsız yapımcı tarafından, bu senenin nisan ayında duyuruldu. İlk bakışta Resident Evil 7, Blair Witch ve benzeri oyunları andıran yapım, duyuruluşundan sonra sık sık gündeme gelmeyi başarabildi. Bunu yapabilme sebebiyse kendi etrafında oluşturduğu gizem ve oyuncuların bitmek tükenmek bilmeyen teorileri oldu.
Önce Silent Hill’e gönderme yapıp sonra özür dilediler, redditteki bazı kullanıcılar inanılmaz teoriler üretti. Yok efendim, stüdyonun başındaki Hasan Kahraman (evet, kendisi Türk) “Ben Kojima değilim, Silent Hill’i de yapmıyoruz’’, dedi ama kimse inanmak istemedi. Sonra, PS5’e getireceklerini söyledikleri ve benim de yukarıda yazdığım uygulama mağazaya gelmek bilmedi. Uygulama gelmeden hemen önce, arka planda bulanık bir Big Boss varmış gibi gözüken görsel ile ‘’Bu hafta geliyor’’, dediler; en son geldiğinde de bir-iki gün teknik problemlerden ötürü kimse teaserı izleyemedi ki ona da pek inanasım gelmiyor açıkçası.
İlk başlarda dev bir Silent Hill kampanyası gibi gözüken bu olaylar zinciri -Kojima zamanında MGS V: The Phantom Pain için de benzer bir şey yapmıştı– gittikçe daha da bunaltıcı ve tabiri caizse bizimle dalga geçen bir hâl aldı. Benim için bardağı taşıran son damla ise bu kadar süre boyunca beklenen o teaser videosunun, uygulama çıkmadan önce twitter’da paylaşılan kısacık video ile birebir aynı şey olmasıydı. İşte o noktada dedim ki “Bu kadar kepazelik yeter!’’. Bu olayın Kojima ile bağlantısı olduğuna olan inancım uzun süre önce yok oldu, böylesine antipatik bir PR sürecinde bulunacağını sanmıyorum. Daha hâlâ teaserdaki adamın yürüyüşü ile Silent Hill arasında bağlantı kuranlar var, onlara da bir an önce bu işi bırakmalarını tavsiye ediyorum.
Peki, bu kadar cümlenin ardından, yazının başlığına geri döndüğümüzde ne mi diyorum? Blue Box Studios, teknik anlamda oldukça başarılı bir PR kampanyası yürüttü. Hayal bile edemeyecekleri kadar ilgi çektiler. Fakat “Reklamın iyisi kötüsü olmaz’’ lafı, gerçekten, tamamıyla doğru bir felsefe midir? İşte o noktada şüpheliyim. PR adına yaptıkları bu kadar hamle ve alicengiz oyunu onlara, çok pahalıya mâl olacak gibi hissediyorum. Belli bir noktaya kadar takip etmesi zevkli olan bu kampanya kabak tadı bile vermiyor artık; daha ziyade gazete kağıdı çiğnemek gibi.
Abandoned sizi hâlâ cezbediyor mu? Kojima’nın bu kadar ileri gideceğini düşünüyor musunuz? Yoksa bütün bunlar, internetin sunduğu teorileri alıp kendine buradan bir yol çizen ama işi, eline yüzüne bulaştıran üç kağıtçı bir bağımsız stüdyonun son çırpınışları mı? Cevabınızı PS5 üzerinden gerçek zamanlı bir teaser olarak bizimle paylaşın. Gitmeden önce, Blue Box Studios’un muhteşem ve son derece güvenilir(!) geçmişine de şuralardan bakabilirsiniz.
