Twilight çakması dizilerden sanıp da boş geçmeyin, Penny Dreadful gotik fantazinin hakkını veren, çok başarılı ve güncel bir dizi!
İlk Bölüm Canavarı, üstümüze yağan yüzlerce dizi arasından hangisi kime gider, değer mi değmez mi, bakmaya varar vermiş bir canavardır. İlk bölüme bakar, azıcık wiki kurcalar, tavsiyelerini verir kaçar! Dizilerle ilgili yorumlar kesinlikle objektif değildir, geek izleyicinin keyfine göre ayarlanmıştır! Bu yazılarda sadece ilk bölüm ile ilgili olmak üzere spoilerlar olabilir.
Özet Geç!
19 yüzyıl bitmek üzere, Londra’dayız. Vampirinden ruhuna, canavarından ölüsüne herşeyin geceleri kıpır kıpır olduğu ortamda, her birinin ayrı ayrı dizisi olsa izlenecek zenginlikte karakterler ile adım adım ilerleyen güzel bir doğa üstü öykümüz var.
Ne Kadar Uzun?
Bölümler 50 dakika. Dizinin ikinci sezonu yeni bitti, üçüncü sezonu geliyor.
Neyi Seven Bunu Da Sever?
American Horror Story, League of Extraordinary Gentlemen, Supernatural
Ne Beklemeyin?
True Blood, Buffy the Buffy Buffy, Büyülü Desperate Housewives
Biraz Daha Detay ve Yorum?
Dizinin kadrosu fazla iyi! Eski James Bond Timothy Dalton, 2000’lerin baş yakışıklısı ve Hollywood emeklisi Josh Hartnett, şu diziyi izleyene kadar güzel gözüksün diye serpiştirildiğini sandığım fakat bu dizide kendini gayet rahat kanıtlayan Eva Green, bir de 2005 döneminin Doctor Who kızı Billie Pier ile dizi zaten gayet dikkat çekici şekilde açılıyor.
Dizinin güzel bir tarafı, Arka Sokaklar misali “bir ekibin acayip maceraları” tadında değil de, biraz daha Game of Thrones ile alıştığımız, farklı hikayeler, farklı karakterler tadında gidiyor. Başka türlü gidemez zaten, çünkü karakterler!
Kızı Mina Harker doğaüstü güçlerce kaçırılmış Sir Murray, öte alemden mesajlar alan medyum Vanessa Ives, hayat takıntısı ile yaptıklarına bin pişman Doktor Frankenstein, ölümsüz delikanlı Dorian Gray, Frankenstein’ın ilk eseri olan ‘canavar’ ve ilk bölümde numarasını belli etmeyen veremli fahişe Lily, 1880’lerin Londra’sında izlemekten büyük keyif duyduğumuz sahnelere sahipler.
Şunu da söylemek lazım dizi kostümleri, görsel tasarımı, aktörlerin tadı, müzikleri ile film kalitesinde ve kendini rahat rahat izletiyor. Fantastik TV serileri biraz ucuz özel efektler ile sırıtır, gel gelelim yönetmenin başarısı bu işi de kotarmışlar. Sahnesine, dekoruna göre renk filtrelemesi gayet başarılı.
Özetle, dizi, başarılı bir Hollywood filmi gibi sizi içine çekiveriyor. Yazıyı yazmadan önce 3-4 bölümünü izledim. Oyuncular kendilerine baktırıyorlar. Hikaye sürükleyici değil, ancak şunu söylemem lazım, benim için Game of Thrones’un da ‘hikayesi’ sürükleyici değil. Sadece bu karakterlerin macerasını bu başarılı dizide izlemeye devam etmek istiyor insan, Game of Thrones da benim için bu şekilde. “Acaba Westeros’a ne olacak?” diye değil “Ay Arya ne yaptı acaba” diye izliyorum.
Devamı Nasıl Olur?
Valla devamını da izledim. İkinci bölümde Eva Green, üçüncü bölümde Frankenstein’ın canavarı şov yapıyor şov! Vaktinizi ayırın izleyin.
Ve Sonuç! Devamını İzler Miyim?
2015 dizilerinin hepsinin ilk bölümünü izledim, 2014’e geçtim ve geçtiğime gerçekten çok sevindim! Devamını kesinlikle izliyorum, size de tavsiye ediyorum. Geekyapar okuru bu diziyi sever.