Rust, 7 Days to Die, How to Survive, State of Decay ve tabii ki DayZ gibi artık sayıları en az konu aldıkları zombi orduları kadar fazla olan “zombie survival” oyunlarına bir yeni daha eklenecek, bu seferki de tecrübeli bir yerden: Sony Online Entertainment imzalı, PC ve PS4’e çıkacak H1Z1‘den söz ediyoruz. Henüz oyunun bir çıkış tarihi yok, fakat birkaç ekran görüntüsü, bir videosu, bir de SOE başkanı John Smedley’nin uzun uzun H1Z1‘in diğer zombi oyunlarından nasıl sıyrılacağını anlattığı reddit girdisi var. Ve şimdiden söyleyeyim Smedley başkan, o girdideki hiçbir argümanın bana sağlam gelmiyor. Çok mu serd oldu? O zaman şöyle yapalım, şu aşağıdaki videoyu bir izleyin, oyunun genel hatlarına bir hakim olun, ondan sonra elimizdeki verileri kıyaslayalım.
https://www.youtube.com/watch?v=lneZYriSbG4
Şimdi, ilk önce dilerseniz Smedley’nin mühim bulduğu yerlere bir bakalım. Smedley evveliyatla “bu oyundaki düşmanınız insanlar” diyor. Eyvallah, State of Decay ve How to Survive gibi türün single player tarafına odaklanan oyunlardan başkasını bilmiyor olsaydık Smedley reise kafa sallaybilirdik. Ama DayZ‘de ve özellikle de (şurada defalarca belirttiğimiz üzere) Rust‘ta zaten durum bu. Hatta Rust’ta zombileri kaldırdılar, oyuna dair zerre bir şey değişmedi. Yani burayı müsaadenle pas geçiyoruz.
Sonrasında gece-gündüz döngüsüne vurgu yapıyor SOE başkanı. Videolardan gördüğümüz kadarıyla gece hakikaten karanlık ve korkularla dolu. Yalnız, kusurumuza bakmayın ama, bu durum Minecraft‘te de öyle. Karanlık diyorsanız, Rust‘ta da gecenin köründe zerre bir şey göremiyorsunuz. Yani bu da süper bir özellik, ama maalesef bu da bir ayrıştırma yapmak için yeterli değil.
Fakat H1Z1 bir MMO. Yani tam teşekküllü bir MMO, dünya sabit, server ortalama bir Rust / DayZ server’ından daha büyük ve kesinlikle daha kalabalık. “Binlerce oyuncu”dan söz ediliyor. DayZ’deki tam server başına düşen oyuncu durumunu bilmiyorum, fakat Rust’ta düzenli olarak 100-200 kişiyle oynayan biri olarak fikir beni cezbediyor, yani bu özellik H1Z1‘i ayrıştıracak gibi dursa da, bir yandan büyük de bir sorun teşkil ediyor. Bu kadar kalabalık bir server’da, bu tip oyunların ihtiyacı olan o “yalnızlık, kaybolmuşluk, keşif” alanını bırakmak için devasa bir harita yapmanız gerekiyor. SOE zaten yaptıklarını söylüyor Allah için. O zaman sorun şu: o devasa haritayı yapacak şeylerle doldurabilecek miyiz, dolduramayacak mıyız?
Bu noktada iki kritik şey var, birincisi, SOE‘nin dediğine göre oyunda skill veya level sistemi yok. Yani ilk doğduğumuz andan itibaren diğerleriyle kapışmak için eşit şansa sahip olacağız. İkincisi, diğer oyuncularla birleşip üsler yaratabileceğiz ve o üsleri yakmak suretiyle yıkabileceğiz. Bu iki şey, oyunun genel olarak “eşkiyalık” mantığıyla ilerleyeceğini gösteriyor. Yani kuvvetle muhtemel, oyuna girer girmez kendimizi bir çeteye yamayıp, ardından “Asmak kesmek kelle uçurmak!” nidalarıyla etrafa salça olacağız. Herkes aynı seviyede olacağı için de, yeni bir oyuncunun bu tip çetelere girmesi, Rust ve DayZ gibi oyunlara kıyasla daha kolay olacak.
Bunun haricinde oyun Free-to-Play olacak, crafting önemli bir yer taşıyacak, araç kullanabileceğiz ve oyun önce PC‘ye, sonra PS4‘e çıkacak. Bunlar önemsiz detaylar. Şimdilik görebildiğimiz kadarıyla H1Z1’i rakiplerinden ayırabilecek detaylar var. Ama şunu da söyleyelim, EverQuest Next‘in voksel sistemini kullanıyor olsaydı, bu yazıya hiç lüzum kalmazdı, çoktan fırlatmış olurduk paramızı ekrana… Oyunun diğer yüksek çözünürlüklü görselleri ikinci sayfada efendim. Bir tıkla onlara da bakabilirsiniz.
