İkinci bölüme geçmeden önce diziyi daha önce duymamış olanları ya da ilk bölümü izlememiş olanları şuraya alalım ki, en azından diziyle ilgili bir fikir edinsinler. Spoiler’dan kaçınmaya çalıştım yazarken ama herkesin spoiler anlayışı farklı olduğu için bölümü izlemeden okumamanız tavsiye edilir diyeyim, sonra gerginlik yaşamayalım. Bu arada “bölüm incelemesi yapmam” kuralımı bozdurduğu için de diziyi bir kat daha takdir ettim. Öyle bir dizi ki, düşüncelerimi paylaşma ihtiyacı duydum, olur da diğer bölümler için yapmazsam, siz yine de kızmayın ama olur mu? Sevmiyorum bölüm bölüm incelemeyi ve beceremiyorum da. Anlayışlı olun lütfen. Neyse efendim bölüme geçelim.
Hemen baştan söyleyeyim ikinci bölüm birinci bölümün yarattığı o yüksek beklentiyi tam anlamıyla karşılayamadı. Bu, bölüm çok kötüydü, dizi çok bozdu demek değil, yanlış olmasın. Önceki yazımın sonunda dizinin başarısını haftanın olayı mı, ana olay mı konusunda yapacakları tercih belirleyecek demiştim. İkinciyi seçmişler ve bu bölümü karakterleri ve hikayeyi derinleştirmek için kullandılar, bunu da son derece başarıyla yaptılar. Ama dolayısıyla tempo önceki bölüme kıyasla düşüktü. Bölümdeki sıkıntı buradan kaynaklanıyor. Yoksa son derece sağlam bir bölüm izledik.
Elliot karakterinin başarısı aynen devam ederken, bu bölümde kendisinin çelişkilerine, geçmişine ve daha da önemlisi kafasının içine daha derinlemesine girdik. Hem Fsociety ile yaşadığı hem de Shayla olayında yaşadığı çelişkiler aslında karakterimizin bir kahraman olduğunu bize gayet güzel bir şekilde hatırlattı. Hafta içinde Rami Malek’in diziyle ilgili birkaç röportajını da izledim ve bu role neden kendisinin seçildiğini bir kez daha gördüm. Karakteri yaşamak denir ya, aynen öyle. Dizi boyunca verdiği her tepki, söylediği her söz, yaptığı her hareket karaktere inanılmaz uyuyor ve bize son derece derinlikli bir kişilik sunuyor.
Ama bu bölümde bir zirve noktası seçmem gerekirse, kesinlikle açılış sekansını seçerdim. Evil Corp’un yeni CEO’su Tyrell Wellick süper bir performansla tam bir çizgi roman kötü adamı yarattı ve kahramanımız baş düşmanını bulmuş oldu. Matrix’teki Agent Smith ile Devil’s Advocate’teki Şeytan karışımıydı. Cezbedici teklifi, sonrasındaki karakter değişimi ve en sondaki suskun tavrı on numaraydı. Sonraki bölümlerde bu ikiliyi karşı karşıya görmek için sabırsızlanıyorum. Bir de buradan dizi jeneriğine geçiş, o andaki müzik, tarz falan da inanılmazdı.
Bölüm olayımız Shayla’nın durumu da bir dizide sert hareketler yapmak için illa cinselliği ya da vahşeti görsel olarak yüzümüze vurmanın gerekmediğini, psikolojik olarak da aynı etkinin yaratılabildiğini gösterdi. Daha da önemlisi başka dizilerdeki gibi (Sana söylüyorum Game of Thrones) sadece vurucu bir etki yaratmak için değil karakter ve hikaye gelişimi açısından kullanılmış olmasıyla da takdirimizi kazandı. Ayrıca Shayla’yı da başarılı bir yan karakter olarak listemize ekleyebiliriz.
Fsociety ve Mr Robot’la ilgili ise çelişkideyim ki zaten Elliot’un da aynı çelişkide olduğunu düşünürsek bunun kötü bir şey olmadığını söyleyebiliriz. Christian Slater’ın Mr Robot performansı -Birler Sıfırlar tiradı mesela- yine başarılıydı, Darlene de arka plan bir karakter olarak fena değildi. Ama genel olarak topluluğu -diğer hackerların karakterleri gibi-, amaçlarını ve yöntemlerini biraz daha geliştirebilirler diye düşünüyorum.
Son olarak dizinin ilerleyen bölümlere küçük küçük gizemli tohumlar ektiğini -yabancıdan CD alma olayı- ve bunu da çok sırıtmadan, ana konudan çok sapmadan yaptığını da ekleyelim.
Başta da söylediğim gibi bölümle ilgili tek sıkıntım ilk bölümdeki tempoyu korumamasıydı ama bu bölüm yaptığı yatırımla diziyi içerik olarak daha dolu ve derin hale getirdiğini söyleyebiliriz. Zaten ellerinde modern, orijinal ve sağlam bir konsept var ve dizi etkileyiciliğinden hiçbir şey kaybetmiş değil. Şahsi görüşüm yaz döneminin en başarılı dizisi olma yolunda ilerliyor ve kartlarını doğru oynarsa, 2015 bittiğinde kendisini senenin en sağlam dizilerinden biri olarak sayabiliriz.
Peki Geekyaparlar, siz nasıl buldunuz ikinci bölümü?
Ek: Bonus olarak üçüncü bölüm promosu da burada…