Müzikaller hakkındaki hislerinizi bilemem fakat bana onlar hep, neşeli insanların izledikleri filmlermiş gibi geliyor. Burada neşeli insan derken, izleyince mutluluktan etekleri uçuşmaktan bahsetmiyorum; müziğin ve dansın verdiği o genel enerjiye has bir neşeden bahsediyorum. Ne kadar melankolik olsa da bir eyleme geçiyorsun; dünya tasarımı, bu eyleme göre şekilleniyor ve tüm şartlarda hareket, durağanlıktan daha neşeli bir şey. Bu yüzden Adam Driver ismini, kendisinin kesinlikle iyi bir oyuncu olduğunu düşünsem de şimdiye kadar onu izlediğim yapımlardan ötürü, bir müzikal ile ilk etapta kafamda pek bağdaştıramamıştım. Yani, ilk etapta bence çok da haksız değildim bunda ve ilk etabı geçince her şey yerine oturdu çünkü kendisinin, başrollerini Marion Cotillard ve Simon Helberg ile paylaştığı Annette’den kısa bir tanıtım filmi yayınlandı. Devam etmeden önce isterseniz ona bir bakın:
Los Angeles’ta bir stand-up komedyeni olarak yaşamını sürdüren Henry ile dünyaca ünlü bir opera sanatçısı olan Ann’in aşkını anlatacak olan Anette’in hikâyesi, derdini müzikal şeklinde anlatmayı seçen alışıldık bir romantik komediyi işaret ediyor. Müzikal romantizm deyince aklınıza en yakınlardan La La Land geldiyse normal, Anette’nin müziğinden sorumlu olan yapımcı Marius de Vries, Bohemian Rhapsody‘nin yanında La La Land‘in de bu kanadını üstlenmiş olan isim.
Hikâyenin devamında ise alışıldık sulardan çıkıyoruz sanki: Birbirlerine tutkuyla bağlanan Henry ve Ann çiftinin yaşamları; sıra dışı bir kadere sahip, gizemli küçük kızlarının doğumuyla birlikte altüst oluyor. Biz de filmde ikilinin aşk hikâyesinden çok, bu kısımları izleyeceğiz gibi gözüküyor.
Şimdi filmin sinopsisini verdikten ve kısa tanıtım filmini de izledikten sonra, hem neden Adam Driver isminin ilk bakışta bir müzikal dramada ne aradığına şaşırdığım ama daha sonrasında “Ha!” nidasıyla ikna olduğum hem de Anette’in neden radarımıza girmesi gerektiği aşikar hâle gelmiştir sanırım. Yayınlanan tanıtım filminin gayet beklendik şekilde başlayıp, “tuhaf” kelimesi ya da onun “garip“, “acayip” gibi eş anlamlılarıyla niteleyebileceğim bir havası var.
Annette, ilk gösterimini 6 – 17 Temmuz 2021’de düzenlenecek olan Cannes Film Festivali‘nde gerçekleştirecek, festivalin de açılış filmi olacağı yönünde duyurular mevcut. O esnada, siz ne diyorsunuz, nasıl bir film bizleri bekliyor?
