Uzun zamandır söylediğim bir şey var, yazarlar bu sezon bize bir çöküş hikayesi izletiyorlardı. The Fallen‘ın sonu itibariyle küllerinden doğan bir Oliver Queen izlemeye başlayacağımızı da netleştirmiş oldular. Bunda ne kadar başarılı olacaklarını önümüzdeki sezon göreceğiz. Hikaye bence şu an çok güzel olmasa da en azından farklı bir yöne doğru gidiyor. Baştan beri tüm dizinin, özellikle de tökezleyen son sezonun ardından böyle bir dönüşüm ve değişim de şarttı bana kalırsa. Ra’s al Ghul’un söylediğini yineleyelim: “Oliver Queen artık öldü ve Ra’s al Ghul olarak yeniden doğacak. Şimdilik Al Sah-him olarak anılacak: Şeytanın Varisi”
Thea’yı ölmek üzereyken bırakmıştık. Yapılacak başka bir şey olmadığına kanaat getirip hastanede çok vakit kaybetmeden hemen Nanda Parbat’a gelmelerine sevindim. Uzun uzun ağlaşmalar ve Felicity’den “ya saçmalama Oliver napıyosun allasen?” sızlanmaları bekliyordum. Neyse ki kafamızı çok ütülemediler. Thea’yı dirilttikten sonra Nanda Parbat’ta misafir olarak ağırlanan ekibimizin Oliver’ı Ra’s al Ghul’e teslim etmemek için saçma salak bir planla kaçmaya çalışmaları ve Olicity sevişmesi dışında bölümde çok da kayda değer bir şey yoktu.
Tüm bu hengame arasında Felicity, Ra’s al Ghul’un karşısına çıkıp ona bile çemkirmeyi başardı. Burada Ghul’un önceki hayatından bahsettiği bölüm önemli. Bir karısı, bir kızı ve oğlu olduğunu söyledi. Burada elbette Talia ve Dusan’ı kast ediyor. Nyssa bildiğiniz gibi başka bir kadından olan kızı zaten. Bu konu bir yere gidecek diye umuyorum.
Gelelim bölümün merakla beklenen kısmına: Olicity Seks. Bu dizide işlenemeyen tonla şey var. Saymaya kalksam yazı dizisi çıkarırım o ayrı konu da, en beceremedikleri işlerden biri Oliver’ın aşk hayatı. Adama kimi yamamaya çalışsanız olmuyor işte. Bunun üstüne gitmeden sadece Oliver’ı adam akıllı işlemeye çalışsanız daha sağlıklı olmaz mıydı? Hani karakterin her şeyini oturttunuz da kadınlarla ilişkisi kusur kaldı. Tüm sezonu Felicity ve Oliver’ın inişli çıkışlı ilişki dinamiğiyle yediler.
Açıkçası umurumda bile değildi bir araya gelip gelmemeleri. Dizideki en umurumda olmayan şey olabilir hatta. Şimdi bir geek olarak ‘fandom’a bok atmak istemiyorum. Bu adamların velinimeti bu ‘fandom’ zaten. Ama onlara yaranmak için sürekli Olicity’e oynamalarından bana fenalık geldi. Son bölümle birlikte nihayet 1 yıldır başımızın etini yiyen hayranların ağzına bir parmak bal çalarcasına, uzun süredir beklenen sevişme sahnesini sokuşturdular. Umarım uzun bir süre ses çıkmaz bu konuda.
Daha önce de demiştim, Felicity’nin ne zaman rolünü arttırdılar o zaman çekiciliğini yitirmeye başladı diye. Felicity ile Oliver arasında bir şeyler olsun diye yırtınan fandom olmasa böyle bir şeye girişmezlerdi belki diye düşündüğüm oluyor arada. Önce Laurel, ardından Sara (adaya düşmeden önce), adaya düştükten sonra Shado, geri döndüğünde Helena (Huntress), sonra Laurel ile bir yatıp yuvarlanmalar, ardından bir ara birlikte olduğu Dedektif McKenna Hall, sonra yine Sara, sonra Felicity derken…
Oliver’ın girdiği şıpsevdi haller yüzünden adamı ciddiye bile alamıyorum. Adaya düşmeden önceki o Playboy hallerinde olsaydı ve sadece takılıyor olsa bu kadar eleştirmezdik. Ama adam hoşlanıyor, aşık oluyor ve ciddi ilişkiye kalkışıyor tüm kadınlarla. Tüm bunların ardından da Felicity ile aralarındaki şeye inanmamız bekleniyor he mi? Yürüyün gidin kardeşim Allah aşkına. Bu dizide bana göre Oliver, en güzel ilişkisini -ya da en inandırıcı ilişkisini diyelim- Sara ile yaşadı. O da yar olamadı maalesef işte.
Uzun uzun üstüne konuşabileceğim bir bölüm değildi The Fallen. Gelecek bölüm Al Sah-him‘de işlerin biraz kızışacağını umuyoruz. Bence gelecek sezon, Oliver önce Ra’s al Ghul’e karşı çıkacak, ardından da League of Assasins’i içeriden çökertecek. Yoksa Al Sah-him olarak uzun süre devam ettirmeyi düşündüklerini sanmıyorum. Yine de şu siyah kıyafetin çok daha cool durduğunu ve bundan sonra bu kıyafetle izlememize bir itirazım olmadığını söylemem lazım.
- Laurel’ın bu bölüm olmaması sevmeyenlerinin hoşuna gitmiştir ama Thea’yı kardeşi gibi gördüğünü düşünürsek Nanda Parbat’a götürülmemesi ya da en azından ona haber verilmemesi epey saçma kaçıyor. Sonradan yaptıkları açıklamada Laurel ile havaalanında bir sahne çektiklerini ancak bölümün süresini uzattığı için kesmek zorunda kaldıklarını söylemişler. Bayağı dandik bir bahane gibi geldi bana. Sondaki Felicity’nin ağlaşma sahnesi yerine 1 dakikalık bir ara sahneyle ile gayet kıvırabilirlerdi bunu.
- Flashback sahnelerdeki kovalamaca sahnesine neremle güleceğimi bile şaşırdım. Ellerinde otomatik silahlar olan üç adam kamyonun arkasından Oliver’ın olduğu sedan araca ateş açıyor. Bu esnada Oliver, arabanın üstüne çıkıyor. Kurşunların bir tanesi bile isabet etmediği gibi, arabayı kullanmakta olan Maseo, camından çıkardığı pistol ile adamlardan birini vurmayı başarıyor. Milletçe alkışlıyoruz.
- Thea’nın diriltilme ritüelinde Ra’s al Ghul’e eşlik eden kadın kimdi? The Priestess olarak geçiyor ancak çizgi romanlarda geçen bir karakter değil. Öyleyse de bilmiyorum. Önce Lady Shiva zannedip bayağı bir heyecan yaptım ancak o da yaş olarak tutmuyor pek. The League of Assasins ile bağını da düşünürsek Lady Shiva’yı görmemiz hoş bir sürpriz olurdu. Bu ablamıza gelecek olursak, yaş aralığından emin olamadım. Ne çok genç, ne çok yaşlı duruyor. Ra’s al Ghul’un ilk eşi olamaz. Zaten onu kurtarmak için League of Assasins’e katıldığını söyledi. Talia’nın annesi olabilir mi diye düşündüm ama çok bildiğimiz bir karakter de değil çizgi romanlarda. Talia’nın kendisi olabilir mi? Bu bölüm yeterince göremedik. Umarım ileride karakteri tanıtırlar.
10 Comments
Peki ya Felicity’nin odun gibi sevişiyor olması gerçeği..? Tamam, olmasaydı ama bari olmuşken tam olsaydı 🙂
Hala diyorum Ra’s bu dizi için fazla sağlam* bi karakter haa Green Arrow’u beğenmediğimden mi! Aksine çok severim ama karakterin hakkını vermedikleri için her an ellerinde patlayabilecek bi bomba tutuyo yapımcılar-senaristler.. bu arada -üzülerek- dizi artık inceleme yapılmayı falan haketmiyo :S Biraz yerden yere vurdum ama heyecan vermiyo işte :S
Sezon finalinin adının “My name is Oliver Queen” olması ve bir sonraki bölümün trailerında Ras’ın Diggle’ı Oliver’ın önüne atmasından ötürü bu sezon sonunda Oliver’ın Ras’ı saçma salak bir şekilde yeneceği düşüncesi oluştu bende. Umarım öyle olmaz. Umarım Oliver Al-Sahim olarak devam eder 4. sezon. Ve 4.sezon Leauge ve HIVE ın kapışmasını görürüz bir yandan Oliver Leauge’in kuyusunu kazarken. Ayrıca Oliver’ın Leauge tarafından eğitim görmesini istiyorum Flash Super Girl gibi karakterlerin olduğu bir evrende adadaki 5 yıl da öğrendikleri ile kalan bir Oliver ezik gözüküyor bence. Daha güçlü daha özel bir hale girmeli kimse nasıl Batman’ı yadırgamıyorsa Oliver’ı da yadırgamamalı. Umarım o şekle sokabilirler karakteri.
dizide 3.sezon boyunca en saçma bulduğum sahneler kos koca league of assasins diyorlar 2 3 tane assasin gözüküyor ulan nerde bu lig 😀 sonunda bu bölüm 30 40 tane gördük batman begins’den dolayı belkı beklentımı yuksek tutuyor olabılırım ama ınsan bır 100 150 kısilık bır lig istiyor kos koca rash al ghul oliver yeni kostümü bence değişmesin 1 2 sezon
Senaristler sayesinde koskoca Ra’s Al Ghul’un Oliver’ın taytını giydiği yetmedi, bir de karargahında Oliver Felicity’i götürdü.
Ra’s’in karizması bir süredir senaristler eliyle bitirilmeye çalışılırken en son hamle olarak da Oliver’ın dizideki eski yattığı kadınlar hatırlanırsa Nyssa’yı ve Talia’yı da elden geçirmesi olur bu gidişle.
Bu sezon bana son birkaç bölümdür Daredevil:Devil’s Hand ve Shadowland hikayelerini anımsatıyor.Çok güçlü bir suikastçi topluluğu yeni bir ”head master” arayışına giriyor.Daredevil’dan farkı, Ra’s gidipte ”yaw Slade sende fena adamsın gel benim leaguein başına geç” demedi.Ancak öyle bi olay akışı olsa fena olmayabilirdi hani büyük güç var düşmanına gitmesin diye sen alıyosun ama herşey shite sarıyor gibi.
bölüm sonunda oliver ras’a kılıcı saplayacak orada gebertecekti. sonrasınra ben ras olmuyorum deyip maseoyu ras yapacaktı. bitti gitti. müthiş de final olurdu. bakın 4. sezonda bize işkence edecekler, yok şimdi kaçtı, yok şimdi kaçacak, yok ne zaman arrow olacak tekrar falan diye 🙁
Sezon sonuna kadar çözülür diye tahmin ediyorum, 4’e sarkmaz umarım..
Bildiğim kadarıyla sitede, dizideki Oliver Queen yani Green Arrow ile çizgi romanlardaki Green Arrow arasındaki karakter farkını anlatan bir yazı yok. Neden yazmıyorsunuz? Ben bile okuduğum bir kaç çizgi romanda gördüğüm Green Arrow’un dizidekiyle arasında bir çok farklı özelliğini görebildim. Tümüyle bir yazı yazsanız güzel olur.
green arrow un birçok dönemi var. Aslında new 52 e kadar bile o kadar karışık yazarlar tarafından sürekli başka bir oliver var. DC nin en çok şekil değiştiren karakteri olarak bakıyorum şahsen ben. Mesela ilk sezon onun karanlık bir dönemi var onu anlatıyor…