Bu gün sıradan sayılmayacak günlerden biri ya, iki laf etmesem, klavyenin tuşlarına yazı yazma amacı ile dokunmasam rahat edemem.
Evet bu gün Babalar Günü. Bizim bu dünyada olma sebeplerimizden en önemlilerinden biri olan babamızın günü. Teoride çoğu insan için mutlu geçmesi gereken bu gün, pratiğe bakıldığında bekleneni her zaman veremiyor.
Nedenini tahmin etmişsinizdir; Babası uzakta olan var, sağlığı yerinde olmayan var, ilgisiz alakasız, baba olduğuna şahitlik için birkaç tabur adamın toplanması gerekeni var. Ve tabi artık aramızda olmayanları var. Bu gün o yüzden söz ve davranışlara dikkat edilmeli, çünkü insanların kırılmaya hakları var.
Ancak asıl söyleyeceğim, babaya sahip olanların olduğu gibi, babası herhangi bir şekilde yanında bulunmayan kişiler için de bu gün babalar günü. Evet babanız bir oda uzaklığında olmayabilir ancak eminim ki sizin de başka sevdikleriniz var, ilgilendiğiniz şeyler var; bu gün üzülmek yerine onlara zaman ayırın köşenize çekilmeyin. Belki bu zamana kadar babasız geldiniz, ya da bundan sonra babasız devam ediyorsunuz. Durum ne olursa olsun kendinizi bırakmayın. En azından kendinizden, kendiniz için değil ama çevrenizdekiler için vaz geçmeyin. Hatta cimrilik yapmayın, bir güzellik yapın, baba yerine koyduğunuz insanlara bi mesaj atın azcık arayın.
Bakın Batman’in de babası yok, Spider-Man’in de. Ama ne güzel şeyler yapıyorlar. Haydi dışarı çıkın. “Babasız da idare edebiliyorum ben” diyip kendinize ödül verin, 500 dolarlık saat alın.
Not: Hepimizin babalar gününü tekrardan kutluyorum. Tanrı’dan babalarımızı uzun yıllar boyunca başımızda bırakmasını diliyorum. Odunu verseler de arada (ne arada çoğunlukla) herdaim bizimle olsunlar.
Ayrıca Babalar Günün kutlu olsun baba!