Belgeseller dünyasının içinde küçük ve örnekleri çok da sık karşınıza çıkmayan bir alt tür vardır. İngilizce’de buna mockumentary derler. Biz en hafifinden sahte belgesel diyebiliriz kendisine. Bu eserler tipik bir belgesel gibi sunulurlar. Aralara ilgili kişilerle çok ciddi röportajlar girer, çekimler adeta canhıraş koşullarda organik bir biçimde yapılmış gibi gösterilir; ancak esasında her şey belirli bir noktayı vurgulamak adına kurgulanmıştır. Sacha Baron Cohen’in işlerini getirebilirsiniz aklınıza örnek olarak.
Bu işte isim yapmış birkaç isim var. Ama bunlardan biri ilginçtir Morgan Spurlock değil. McDonald’s yemeklerinin sağlıksızlığını belgelediği Super Size Me ve ürün yerleştirme konseptini masaya yatırdığı Greatest Movie Ever Sold gibi belgeselleriyle kendisine nam yapan Spurlock, hep belgesellerinde mizaha ciddi yer vermesine rağmen daha önce hiç yüksek profilli bir sahte belgesel çekmemişti. Şimdi kendisine dünyanın gelmiş geçmiş en köklü markalarından biri bu konuda emanet edilecek. The Simpsons.
25 yıl önce yayınlanan ve bugüne bugün hâlâ Simpsons’ın en iyi bölümlerinden biri kabul edilen Homer at the Bat‘i gerçekten yaşanmış bir olay gibi kabul edip anlatmaya çalışacak belgeselimizin adı Springfield of Dreams. Adı bile -şaşarsınız- mizah barındırıyor, zira gelmiş geçmiş en meşhur beyzbol filmlerinden birinin adı Field of Dreams ve bu film de Homer’ın nükleer santral takımıyla yaşadığı beyzbol macerasını konu ediyor. Unutulmaz üçüncü sezon bölümünde Mr. Burns sırf rakibini yenmek için şirket takımına büyük büyük yıldızlar alıyor, sonunda MVP ödülünü ise yine bizim Homer alıyordu.
Mevzubahis dizi Simpsons, yönetmen de Oscar adaylı Morgan Spurlock olunca kimse hayır diyememiş anlaşılan; zira Springfield’ın kurgusal karakterleri haricinde belgesele röportaj vermeyi kabul eden isimler arasında meşhur spiker Bob Kostas, Doktor Mehmet Öz, moda danışmanı Tim Gunn, New York City belediye başkanı Bill De Blasio ve New York Yankees’in MVP adayı oyuncusu Aaron Judge var. Ve ne yalan söyleyelim, fragmandan gayet keyifli bir şey olacakmış gibi gözüküyor!
Süresi takribi bir saat olacak mockumentary’miz 22 Ekim günü yayınlanacak. Ne dersiniz, bir göz atar mıyız?