Sevgili okur, karşımızda benzersiz -ve şimdiden satayım hadi size- muhteşem bir oyun var! Çok başarılı bir sürü formülü aynı yerde toplamış, güzel birleştirmiş. Fantstik dünyalar, şans oyunu, aksiyon, risk yönetimi… Tertemiz harmanlanmış! Ortaya çıkarttığı formülü ilerleyen oyunlarda da görmek isteriz! Steam, Xbox One ve PS4 üzerinde oynayabileceğiniz bu sürükleyici, bağımsız oyunu okuyun, buyrun!

hand_of_fate_01
“kaderle yüzleşmeye merhaba…”

Hand of Fate‘e spesifik bir tür adı vermek, bilimum güzel türü çok güzel kombine eden bir oyun var karşımızda. İşin içinde ‘Deck Building‘ var, her yeni oyun başlarken, karşındaki maceraya özel bir deste hazırlıyorsun. İşin içinde ‘Kader‘ var, seçtiğin maceradaki zorluklar ve düşmanlar, hazırladığın destedeki kartlar ile birleşiyor, tercihlerini dört kapalı kart arasından yapıyorsun. İşin içinde ‘Aksiyon’ var, bu kısımlar tam Arkham / Mordor stili dövüşler içeriyor. Başta kolay, ilerledikçe ağlayacaksınız! İşin içinde ‘Dungeon Dwelling’ var, seçtiğin kartlar yere seriliyor, üzerlerinde gezdikçe her kartı açıyorsun. Bazıları bela, bazıları yardım. Güzel detay? Bu kartları da oyuncu kendi seçtiği için ne zaman ne gelecek yavaş yavaş takip etmeye başlıyorsunuz…

hand_of_fate_02
The Dealer, elini açıyor… Oyunun en büyük güçlerinden biri yoldaşınız (!) olan bu gizemli adam.

Oyunun en kral tarafını da söylemek lazım… Süper, oyunun bütün mekanikleri bir arada çok güzel çalışıyor, ama ilk bir saatinizi geçirip de oyuna gerçekten sarmanızı sağlayan, bütün oyun karşınızda oturan, gizemli, bazen yardımcı, bazen tehditkar, bazen gaz veren The Dealer. The Dealer özellikle ilk 4 oyunda çok yardımcı oluyor, sonrasında daha tarafsız yorumlarla oyununuzu yorumluyor… Tuhaf bir şekilde hem The Dealer‘a karşı, hem de onunla beraber oyunu oynadığınızı hissediyorsunuz. Başka da bir şey demeyeceğiz bu noktada, ama oyunun sonunu görün…

hand_of_fate_03
Dövüşler Arkham tarzı, ancak kartlarla belirlendiği için başlarda kolay, bir noktadan sonra kartlarınıza bağlı olarak muhteşem zor… Ama tatlı!

Oyunun dövüş kısımları da oldukça keyifli. İlk 6 sette çok zorlanmayacaksınız, 6’dan sonra kan çıkacak, son dövüşlere geldiğinizde ya ağlıyor, ya da “DAHA DA GELİN, YETMEDİ, HÜÜARG” diye bağırıyor olacaksınız. Arkham ve Mordor oyunlarında, oyunu bitirip Challenge bölümleri ile devam edenler, ne demek istediğimizi anlamıştır!

Hikaye ile ilgili bir ek nokta… Oyunda arada çıkan kartlar, The Dealer‘ın bazı yorumları, oyun ilerledikçe ortaya çıkan detaylar, The Dealer ve oyunu oynayan kahramanlar hakkında tatlı tatlı detaylar atıyorlar ortaya, ama asla tümüyle ortaya koymuyorlar. Bu tarz hikaye anlatımını From Software oyunlarında görüp sevmiştik, bunu da es geçmeyin derim.

Bir küçük faktör, oyunun tekrar oynanabilirliği çok yüksek. Ana karakterinize barbar, tüccar, kaşif gibi meslekler seçerek kalıcı olarak bütün oyunu modifiye edebiliyorsunuz. Bir de oyun sırasında kalıcı lanet ve kutsamalar geliyor… Yediği yemek kadar güçlü bir savaşçı, taşıdığı altın kadar güçlü bir din adamı gibi ilginç kurallar çıkabiliyor ortaya. Şimdi Wildcards diye bir DLC paketi çıktı, kalıcı modifikasyon kartlarının sayısı arttı.

hand_of_fate_04
Düşman kartları, oyun kartlarının sayıları ve markaları ile kombine olup, her seferinde benzersiz dövüşler yaratıyor.

Son Sözümüz Ne Olsun?

Kendine karşı risk almayı seven, masaüstü RPG oynamayı seven, masaüstü kutu ve kart oyunlarında her oyun arasında hikayenin değişmesini seven herkese diyoruz ki, muhteşem marketing bütçeleri ile duvarlara isimlerini yazdırmadılar, çığlık atan YouTube’cular övmediler diye bu güzeller güzeli oyunu kaçırmayın. Bu youn herkese göre bir oyun değil, ama bahsettiğimiz şeyler ucundan bir yerinden ilginizi çektiyse, bilin ki Hand of Fate hakkını vererek ele aldı bu konuları. Sevin, oynayın, tüketin!

İyi oyunlar!

1 Comment

  1. Seçkin Özcan Reply

    En yakın zamanda bakılması, oynanması ve hasta olunması gereken bir oyun gibime geldi 🙂

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.