Bir yerlerde bir Call of Duty filminin geldiğini anımsayanınız var mı? Biz unutmuşuz komple. Dünyanın bir dönem en popüler video oyun serisi olan Call of Duty’nin Sicaro: Day of the Soldado’yu çeken Stefano Solima’nın yönetmenliğinde bir film olacağı gerçeği aklımdan çıkmış. Şükür ki Slashfilm’in aklından çıkmamış. Bulunca Solima’ya sormuşlar, ne yapacaksınız; nasıl olacak?
Solima ilk olarak strüktürden söz etmiş. Fikir olarak şu an üzerlerinde durdukları şey, bir asker filmi yapmak. Daha önce pek çok kez savaş filmi yapıldığını söylüyor Solima, ancak pek fazla asker filmi yok. Kast ettiği şey elbette, savaşın pisliğine ve korkutucu yönlerine odaklanan pek çok sinema eseri var; ancak bunların ortasındaki tekil askere odaklanan ve ondan ayrılmayan eser sayısı çok az. Call of Duty filmiyle Solima bunu yapmak istiyor.
Tabi bunun on yıllardır böyle olmasının bir sebebi var. Savaş tek kişiyle yapılmıyor. En azından bölüğe, tugaya değmeden nasıl bir savaş hikayesi anlatılır ben bilmiyorum. Video oyun lügatında Birinci Kişi Aksiyon diye geçen bir türe mensup olmasına rağmen Call of Duty oyunları da zaten en azından üç dört takım arkadaşınızı işin içine dahil ediyordu. Ki lafı açılmışken, Solima bu odaklanacakları asker oyunlardan mı; yoksa yeni bir karakter mi onu da açıklamıyor!
Ancak şunu söylüyor: Film oyundan çok farklı olacak. Hatta yıldızı yükselen yönetmen “video oyununun varlığını bile unutmalıyız” diyor. O zaman niye adını Call of Duty diye koyuyoruz, bilmiyorum. Ama orada en azından bir Captain Price olmazsa, Amiral Battı filminden kategorik olarak bir farkı kalmaz hikayenin. Çünkü bu dümdüz multiplayer bir oyun değil ki? Bu oyun naratif kuvveti ile meşhur oldu. Kökünü iyi bulmak, iyi okumak lazım. Solima bakalım bunu yapabilecek mi?