Bugünlerin geleceği dünden belliydi aslında. 1999 senesinin 31 Aralık’ında hevesle 10’dan geriye sayarken bu tehdit ortaya çıkmıştı. Artık içinde bulunduğumuz döneme “90’lar” dememizin münasip kaçmadığı her geçen an bu ihtimal daha da güçleniyordu. En sonunda oldu işte. 90’lar kelimenin tam anlamıyla “eski” oldular, bitpazarına düştüler, ve o kadar vakit geçti ki üzerlerinden artık yeniden ziyaret edilmeleri Hollywood standartlarına göre dahi makbul görünüyor.
Bu televizyon söz konusu olduğunda iyice ayyuka çıkmış vaziyette. Efsaneler efsanesi Xena’nın yeniden geleceğine dair dedikoduları zaten paylaştık. 90’lara damga vurmuş iki gizem dizisi The X-Files ve Twin Peaks yeni sezonlarıyla geri gelecekler. Full House Netflix tarafından kutsandı, Fuller House olarak tekrar karşımıza çıkacak. Şimdi bu geri dönenler 90’lar dizileri yapbozu, bizim için çok bir anlam ifade etmeyen, ama Amerika’lıları kuvvetle muhtemel oturduğu yerde roket edip fezaya fırlatacak kritik bir parçayla tamamlandı: Fresh Prince of Bel-Air.
Will Smith’i ortalama bir rapçide, ulusal bir yıldıza dönüştüren dizi, bizim buralarda hiçbir zaman çok popüler olamadı; üstelik anımsıyorum, vakti zamanında TRT’de (ya da başka bir kanalda, ama büyük ihtimalle TRT’de) yayınlanıyordu da. Lakin bizde ne kadar umursanmadıysa, Amerika’da da o kadar bağrına basıldı insanlar tarafından. O yüzden TVLine bugün bir haberle çıkıp, Will Smith’in yapım şirketi yeni bir Fresh Prince dizisi çekecek deyince, internet hafif ölçekli bir sarsıntı geçirdi.
Bu dizinin tam teşekküllü bir reboot mu, yoksa Fuller House gibi bir devam mı olacağı tam bilinmiyor. Bir yandan, reboot daha mantıklı, zira Will Smith’in şu yaşından sonra sitcom çekmesi pek akla yatkın gelmiyor. Öte yandan, devam dizisi insanlara daha olumlu bir izlenim verecektir, zira kimse kimseyi kimseyle kıyas etmez öyle bir durumda. Peki sizin görüşünüz ne? Yeniden mi yapılsın, devamı mı gelsin? Yoksa hiç dokunmasalardı daha mı iyiydi?
