Five Nights at Freddy’s dünyası, oldukları yerden alınıp kaçırılan ve bir daha bulunamayan zavallı çocuklarla, onları kaçırıp günahlarını en dehşet verici biçimlerde saklayan suçlularla ve de bu olayların ayrıntılarını gezegenin sorunlarını çözmeye çabalarmış gibi ortaya çıkarmaya çalışan bizim gibi insanlarla doludur.
Bundan sekiz-dokuz yıl önce yakın bir arkadaşımın bir oyunun hikayesindeki gizli kalmış detayları ortaya çıkarmam için benden yardım istemesiyle başladı benim yolculuğum. Garip, basit, ucuz bir korku oyunuymuş gibi geliyordu bana. Sadece önceden işlenmiş videolardan ve ekranın üzerine tıklamak üzere konulan düğmelerden oluşan fazla ilkel bir korku oyunu, bütün diğerleri gibi. Uzun bir süre boyunca inatlaşıp hayır desem de gelen ısrarlar üzerine bir dönüp bakayım dedim. İlkel bir jumpscare simulatör olarak görünüyordu oyun ve hâlâ da öyle ama yüzeye yerleştirilen kurgunun arkasında, küçük ayrıntıların içine bambaşka bir hikaye serpiştirilmişti. Ancak en dikkatli gözlerin, en gelişmiş akılların ve en şanslı insanların yakalayabileceği bir şeydi.
O yıl arkadaşıma yardım etmekle kalmadım, hayatımın sonraki sekiz dokuz yılına da çok etkisi olacak bir içerikle tanıştım. Bu kadar küçük ve basit yapıların insan hayatında yaratabileceği değişimler gerçekten akıl almaz boyutta ama sevelim veya sevmeyelim, gerçek bu ve bununla barışık olmak zorundayız.
Five Nights at Freddy’s
Oyunun kendisinde aslında öyle çok da korkunç bir durum yok ama gönlü zengin bir şekilde verdiği jumpscare kısımları insanı gergin gergin olduğu yerde tutuyor. Üzerinize saldıran üç beş animatronik var ve şu an çantama bağlı olan kumaş yavru ejderhacıktan daha ürkütücü görünmüyorlar.
Yine de bu makinelerin neden size saldırdığını ayrıntılarıyla öğrendiğinizde ve oraya varan olayları yavaş yavaş gün yüzüne çıkardığınızda robotların her gece altı saat boyunca giderek artan bir sıklık ve ısrar ile kapınıza dayanıp sizi bir animatronik düzeneğinin içine sıkıştırmaya çalışması oldukça korkunç görünecek. Zaten Five Nights at Freddy’s serisinin de insanların zihinlerine kazınmasının en temel sebebi tam olarak budur. Bu kadar basit ve yüzeysel görünümünün ardında insanın içini kaldıran ürkütücü bir hikaye var ama ne var ki sonraki oyunlarla birlikte bu güzel öğenin de niteliği giderek şişiyor, düşüyor, seyreliyor.
Devam Oyunları
Kendisinden sonra gelen ikinci, üçüncü, dördüncü oyunlar arka plan hikayesini bir noktaya kadar zenginleştirip Five Nights at Freddy’s dünyasını genişletmiş olsalar da final olduğu belirtilen dördüncü oyundan sonraki beşinci çıkış Sister Location ve onu takip eden bir sürü farklı varyasyonla beraber her şey birbirine karıştı.
FNAF World adında garip bir tur tabanlı rol yapma oyunu çıktı 2016’da, Pizzeria Simulator 2017’de, Ultimate Custom Night 2018’de, VR için düşünülen Help Wanted ise 2019’da karşımıza dizildiler. Her bir oyunun sunduğu yapı yenilikler taşıyıp farklılıklar gösterse de aynı küçük olayların iyice sündürülüp çekiştirilip oradan buradan uzatılmaya, geriye beriye, ileriye uzağa taşırılıp saçılması kaliteyi düşürdü de düşürdü ama ateş bir kere yayılmıştı, serinin önünü almak mümkün değildi.
Security Breach
2021 yılında Five Nights at Freddy’s serisi sonunda çağdaş korku oyunlarının benimsediği genel öğeleri de barındırmaya karar verdi ve kocaman dünyasının içinde özgürce gezip keşif yapabileceğiniz ve tıkla-kaç mekanizmasının ötesine geçebileceğiniz yeni bir oyun olan Security Breach çıkış yaptı. Her ne kadar başka korku oyunlarının sunduğu nitelik ölçülerine ulaşamıyor olsa da resmen bu onuncu Five Nights at Freddy’s oyunu, serinin diğer sürümlerinden çok daha ilerideydi ama aynı semptomu taşıyordu üstünde.
Oyun içi dünya bu kadar genişleyince ister istemez oyunun içinde geçtiği dünya da şişecekti ki öyle de oldu. Her şey birbirine girdi, zaman çizgileri bozuldu, ironik bir şekilde sanki hikayede anlatılan bütün o ayrıntıların hepsi koca bir katran yığınının içine saplanıp bütün, iğrenç bir organizmaya dönüştüler. Böyle dediğime bakmayın, birinci ve dördüncüden sonra en sevdiğim FNAF (Five Nights at Freddy’s) oyunu onuncudur.
FNAF the Movie
Tabii ki doğrudan Five Nights at Freddy’s ismiyle geçiyor film ama oyun serisinin ne kadar popüler olduğunu söylesem durumun boyutunu asla tam olarak anlatamam. Örnek vermek gerekirse Blumhouse yapımı olan bu film, şirketin tarihindeki en iyi açılışı yaptı, 2018’de çıkan Halloween’i bile yaklaşık 40 milyon dolar ile geride bıraktı, toplamda da 100 milyon doları aştı. 2023 yılında çıkan korku filmleri arasında bile yine en yukarıda yer aldı. Aynı zamanda bir oyundan uyarlanan filmler arasında da Super Mario’nun ardından ikinci en iyi açılışı yapan uyarlama oldu. Buna rağmen aldığı eleştiriler yüzünden aynı performansta devam edeceğini sanmıyorum. Eleştirilerin çok haklı olduğunu belirtmem gerek, filmin başarısı tamamen markanın hayran kitlesinin bağlılığı üzerinden yürüyor.
Peki, bu şaşırtıcı bir durum mu? Bizler için hayır çünkü FNAF serisinin popülerliğini çok yakından tanıyorum. İkinci bir film gelir mi? Kesinlikle gelir ve ikiyle kalırsa işte o zaman şaşırırım. Kalitesinden bağımsız olarak Five Nights at Freddy’s filmlerinin geldiği gibi izlenmeye devam edeceğini ve de her bir gösteriminin ayrı bir festival havasında geçeceğini, insanların üzerinde kostümlerle salonlara akın edeceğini biliyorum.
Hayran Yapımları
Five Nights at Freddy’s dünyasının sadece on oyundan, bir filmden ve iki kitaptan oluştuğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Gezegenimizin tarihi boyunca inşa ettiğimiz bütün kütüphaneleri dolduracak kadar çok “teori” ve “gizem” videolarının üstüne her biri ayrı bir ürün olmak üzere bir çuval dolusu hayran yapımı oyun ve de onların her birini konu alan sayısız video var.
One Night at Flumpty’s, Curse of Dreadbear, Joy of Creation, Freddy in Space ve Serdar’ın Dönercisinde Beş Gece gibi bir yığın hayran yapımı oyun, bağımsız oyun dünyasının dört bir yanına dağılmış bir vaziyette. Yapımcı Scott Cawthon şu gün yeni bir oyun düşünmediğini söylese (söyler ama yeni oyun düşünür yine çünkü daha önce pek çok kez yaşandı) FNAF dünyası onun takipçilerinin hiçbir çıkar gözetmeden gece gündüz geliştireceği yeni oyunlarla dolup taşar. Sanırım başarılı bir kurgu evrenin işaretlerinden biri de bu.
Five Nights at Freddy’s ve Serinin Geleceği
Filmler, oyunlar ve kitaplar (Evet, kitaplar da var ve gerçekten çok kötüler) derken bu ürkütücü dünya büyüyor da büyüyor, yaratıcısı Scott Cawthon ise zenginleşiyor da zenginleşiyor. Aynı başarıyı sıfırdan tekrar yakalamaya çalışsa bunu yapabilir miydi? Muhtemelen hayır. Yakalanması muhtemel bir başarı mı? Yine hayır, bu durumun tamamen rastgele gelişmesi de çok olası.
Tabii bu demek değil ki yeni filmler, oyunlar ve kitaplar gelmeyecek, ooo hayır, kesinlikle gelecekler. Bundan sonra bir on oyun, üç film ve belki iki kitap daha gelir. Gelir çünkü gelir getirir. Ve gelir getirdiği sürece devam edeceğini siz de iyi biliyorsunuz. Yine de bu garip evrenin bu kadar şişip niteliğini kaybetmesindense yeni ve taze bir şeyler görmek isteyebilirdik, en azından ben kesinlikle öyle isterdim.
Peki, siz neler düşünüyorsunuz? Yeni film hakkındaki beklentileriniz veya eleştirileriniz neler? Sizin de bu kadar sadık bir biçimde sevdiğiniz başka bir dünya var mı?