Şu ara hayatımızda çok film, az zaman ve pahalı biletler, ucuz işler var. Eğer bir filmi haftalar, aylar önceden gözümüze kestirmediysek kolay kolay sinemaya gitmiyoruz. Gittiğimizde de genelde ne izleyeceğimize tam emin olmadan balıklama salona atlıyoruz. Sonuç birçok zaman hüsran ve verilen paraya tutulan yas oluyor. En azından benim başıma sık gelir bu. Okuduğunuz yazı benim çektiğimi siz çekmeyin, ben de biraz akıllanayım diye var. Bakalım 9 Eylül günü vizyona girecek filmlerde nasıl potansiyeller var!
BEN-HUR
1959 yapımı filmin tekrar yapımı. Ama daha kısası, daha Holywood’u, daha Haluk Bilginer’lisi. Gerçi ilk filmde Haluk Bilginer oynamamasına rağmen iki filmde de oyuncunun ekran süresi hemen hemen aynı.
Yahuda Ben Hur Kudüs’ün zengin ve nüfuslularındandır. Kardeşi Messala bir Roma devşirmesidir. İki kardeş çok iyi anlaşıyorlardır ancak Messala kendini bulunduğu yere ait hissedemez. Roma’ya gider asker olur. 5 yıl geçer asker haliyle Kudüs’ü sömürmeye gelen taburun içindedir. Gözünü hırs ve kan bürüyen Messala kardeşini bir sebeple sürgüne yollar. Kardeş Yahuda, Messala’dan at yarışı yoluyla intikam alacaktır. Ganyan olan değil, at arabalı olan şekilde.
Nihai karar: Ben filmi basın gösteriminde izledim incelemesini de yazdım. Nihai fikrim için incelemeye bir göz atabilirsiniz. Ancak kısa yoldan söyleyeyim film benim içimi hiç açmadı. Eşe dosta gitmeyin dedim. Size de diyorum.
SKIPTRACE/Toz Ol
Jackie Chan romatizma dönemlerine girmeden servet büyütüyor. Bildiğimiz ve sevdiğimiz Jackie Chan filmlerinden tek farkı göz altı torbaları. Hong Kong’lu dedektif Bennie Chan ortağını öldüren Victor Wong’un uzun yıllardır peşindedir. Bu yolda elbette kendinden çok zıt bir ortak bulur ve ülke ülke, diyar diyar gezip karate eşliğinde Wong’u ararlar.
Nihai karar: Nostalji olsun derseniz tercih edebilirsiniz. Kafanızı iyi dağıtır muhtemelen. Sıkılmadan da çıkarsınız. Ancak başka seçenekleriniz de mevcut. Biraz onlara bakının.
SULLY
Film hakkında genel görüşümü ve konusunu burada detaylarıyla anlattım. Yeni sekme açmaya üşenenler için: Tom Hanks bir Amerikan pilotudur. Uçak henüz 850 metredeyken motoruna kuş girmesi sonucu motor kontrolünü kaybeder. Gelen emir uçağın hava alanına dönmesidir ancak Kaptan Sully göle inmenin daha güvenli olacağı kararıyla emre itaat etmeyip inişi göle yapar. Amerikan halkı Sully’nin arkasındayken Amerikan hukuku Sully’i suçlar.
Nihai karar: Yönetmen Eastwood, oyuncu Hanks. Bu hem Amerikan heroizmine maruz kalmak demek. Hem de iyi çekim, kaliteli oyunculuk demek. Ben muhtemelen dayanamaz izlerim. Şimdiye kadar gelen incelemelerin arasında iyi yorumlar da var kötü yorumlar da var Oscar’a yürüyecek diyenler de var. Sanırım kendi gözlerinizle görmeniz en iyisi olur.
FRIEND REQUEST/Lanetli Mesaj
Arkadaşının doğum gününe çağrılmayan bir kız depresyona girip intihar eder. Daha ruhu doğum günü kızına dadanır. Abartmadan, tiye almadan yazdım bunu. Hakikaten filmin konusu bu. Almanlar da korku filmi sektöründe bizden daha yaratıcı gözükmüyor açıkçası. Ama ergen kız ruhunun, cinlerden daha tehlikeli olduğu da bir gerçek.
Nihai karar: Alman korku filmi izlemeyin. Alman tarihi okuyun. Daha korkunç.
EL DEĞMEMİŞ AŞK
Hiç tarzım olan bir film tipi değil ancak benzerlerinden daha komik gözüküyor karşımızdaki romantik-komedi. Karısıyla sevmeden evlenen Zafer’in metresi karısına dokunduğu taktirde kendisine dokunamayacağını söyler. Zafer bahanelerle karısından kaçmaya çalışırken karısı onu etkilemenin ekstrem yollarına başvurur.
Nihai karar: Bu filmlerin izleyicisi var belli. Yoksa her ay çıkmazlardı. Madem var, o kitle bunu izlesin. En azından fragmanı izlenebiliyor. Benzerlerine o şansı bile veremiyordum.
LITTLE MEN/Küçük Adamlar
Aktörlük yapan Brian, babasının ölümünün ardından babasından kalan eve yerleşmek için eşi ve oğlu Jake ile Brooklyn’den Manhattan’a taşınır. 2 katlı evin giriş katında kiracı olarak terzi dükkanı işleten Leonor’un da Tony adında Jake ile yaşıt bir oğlu vardır. Sessiz, çekingen ve resimde çok yetenekli Jake ile cesur ve aktörlük hayalleri kuran Tony, kısa sürede dost olurlar. Ancak Brian’ın işleri çok kötü gitmektedir ve maddi sıkıntı yaşayan Brian, bölgedeki standardın çok altında kira ödeyen Leonor’un kirasına zam yapmaya karar verir. Bu durum iki aile arasındaki bir gerginlik yarattığı gibi, Jake ve Tony’nin arkadaşlığına da kaçınılmaz olarak etki edecektir.
Nihai karar: Her salonda vizyona girecek bir film değil. Zaten herkesin izleyeceği bir film de değil. Ama ben bu tip filmleri severim çünkü adı üstünde küçük insanların hikayelerini izlemek bana ayrı bir keyif verir. Bu kadar kalabalık bir haftaya denk gelmese daha ikna edici olmaya çalışırdım Little Men’i izlemeniz. Ancak şimdi filmi merak eden ben bile izleyecek zaman bulur muyum emin değilim.
AZEM 4: Alacakaranlık
Azem ilk üç filmin hayranları tarafından gönderilen gerçek korku hikayeleri arasından seçilip konu edinen bir film. 1936’da Beydağlarında bir ailenin başından geçen ürkütücü olaylar anlatılıyor. Ama ne yazık ki yine artık insanların yutmamasını dilediğim, yaşananlar gerçek ya sanki kamera da ordaymış yav, bahanesiyle berbat ötesi çekimler ve cin korkusundan ibaret olacak gibi gözüküyor film. Üzücü mü? Artık değil. Bünye alışıyor.
Nihai karar: Beydağlarına sınırı olan iller Antalya ve Muğla’da yaşayan izleyiciler için belki tesiri daha etkili olur. Geri kalan 79 il başka filmler tercih etmekte daha kararlı olsunlar.
