Bir geek için gününü gün edecek bir haber aşağı yukarı nasıldır? Bu soruya verilecek seksen farklı cevap var ama muhtemelen en iyisi zaten sevilen bir dizinin ya da filmin devamının onaylanmasıdır, çok sevdiğimiz hikâyelerin paragöz stüdyolara kurban olmasından da daha can sıkıcı bir şey yoktur muhtemelen. Tam da bu açıdan çok bereketli bir haber var karşımızda!

Dragon Prince bir çizgi film olarak kalbimizde bit yer edinmişti, hatırladınız mı? Hani Avatar’a benzetilen, yeterli mizahi dozla tıpkı Avatar gibi üç sezonda dünyadaki ciddi bir savaşı bitiren çocuklarla ilgili o dizi? Sonunun da nasıl bittiğini hatırlıyorsanız size müthiş bir haberimiz var, işte o dizi 4. sezon onayını aldı! Hatta bırakın yeni bir sezonu, iki değil, üç değil, tam 4 yeni sezon gelecek! Netflix’in tüm sagayı satın aldığı anlamına geliyor bu, bizim de tam 7 sezon Dragon Prince izleyeceğimiz. Haberi seslendirmenler video konferans sırasında öğrendiler, tepkilerini görmek istiyorsanız buyurun.

Şimdi, haber çok güzel. Henüz ortada bir tarih olmasa da bu dizinin de yarı yolda bırakılmadığını bilmek insanı mutlu ediyor. Özellikle 4. sezonun gelmesini zaten tırnaklarımızı kemirerek bekliyorduk, ne de olsa 3. sezon arkası-yarınla bitmişti. Ama şimdi aklımızda tek bir soru var: E sonra ne olacak? Tamam, 4. sezonu da severek izledik diyelim. Ama peki ya 5. sezon? Ya 6? 7. sezona geldiğimizde bıkmış olur muyuz, onu çok merak ediyorum. Yazarların bu evrende anlatacak o kadar hikâyesi var mıymış, peki biz tatmin olacak mıyız? “Sakız gibi uzadı bu dizi de,” diyenlerden mi oluruz “Ne güzel bitti ha,” diyenlerden mi? Eğer Soren ve Claudia’nın babalarıyla olan ilişkiye yeterince değinirlerse ve güzel bir son koyabilirlerse her şey yeterince güzel olur benim için. Claudia’nın karakter gelişimi ve gerçek bir Azula’ya dönüşüp dönüşmeyeceğini ya da Soren’ın bundan sonra ne yapacağını görmek çok güzel olacak. Ancak mutlaka yeni antagonistlere de ihtiyaç duyuluyormuş gibi hissediyorum ben, yoksa nasıl doldursunlar bu kadar sezonu?

Ancak ikinci bir problem daha var, gelin biraz dedikodu yapalım. Avatar’da da pek çok bölümün yazarlığını yapan ve Dragon Prince’in demirbaşlarından olan Aaron Ehasz’ı tanıyor musunuz bilmiyorum. Ancak kendisinin kadın yapımcı ve senaristlere mobbing uyguladığı yönünde iddialar var. Yazar odasında kadınların fikirlerini ciddiye almadığını ve genel olarak terbiyesizlik ettiğini söylüyorlar Twitter’ın arka sokaklarında.

Şimdi bu yazar odası tasviriyle dizinin çeşitliliğini yan yana getirin. Dragon Prince gibi cinsiyet, yönelim, ırk ya da fiziksel farklılıklar konusunda çeşitliliği asla göze batırmadan dibine kadar kullanan bir dizinin mutfağına bu görüntüler yakışıyor mu? Ama şimdi dizi devam ettiğine göre ne oldu? Aaron Bey’in kulağını çektiler mi? Ama zaten diziye devam edebiliyorsa yaptırım falan yok demektir. Kadın emekçiler arkaplanda böyle zorluklarla baş etmeye devam mı edecekler? Yoksa bunlar hep iftira mıymış? Ya da belki de üstünü kapadılar sadece? Bu olaylar da Ubisoft’un taciz olayları gibi hasır altı mı edildi?

Siz ne diyorsunuz? Yeni sezonları heyecanla bekliyor musunuz? Yoksa yeni sekmeden Aaron Ehasz olayını mı araştırmaya başladınız?

Author

İstanbul'da yaşıyor, buraya yazacak havalı bir şey de bulamadı. @charles_bourbaki

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.