Hatırlar mısınız zamanında Yiğitcan “MCU’nun Spider-Man’i Miles Morales olsun” demişti de, ortalık karışmıştı. “Parker varken Morales kimmiş?” diyenler çoğunluktaydı. Ben de tartışmanın “Kesinlikle Peter Parker olmalı” diyen tarafındaydım. Konu sevdiğimiz, yıllarımızı verdiğimiz karakterler olunca biraz tutucu oluyoruz sanıyorum. Marvel 2012’de Now etiketiyle “The Superior Spider-Man“i çıkartacağını, Spider-Man olarak da Parker bedenine kendi zihnini aktarmış olan Otto Octavius namı değer Dr Octopus olacağını açıkladığında da benzer bir tepki vermiştim. Hatta çok sert bir tavırla “Marvel çok bozdu artık, napıyorsun sen kuzum?” falan bile demiş olabilirim. Bu ay ilgili seri Marmara Çizgi tarafından dilimize kazandırılınca okuma şansı buldum ve gördüm ki verdiğim tepki çok gereksizmiş.
Bu ilk cildimiz serinin ilk beş sayısını içeriyor. Güncel “the Amazing Spider-Man” serisinin de yazarı olan Dan Slott tarafından yazılan hikayenin ilk üç sayısı Ryan Stegman (sonradan Inhuman‘ı çizmek için ayrılmış kendisi), 4-5. sayılar da Spider-Man çizimleri konusunda oldukça deneyimli olan Humberto Ramos tarafından çizilmiş. Her iki çizerin de -Stegman’ı daha çok seviyorum yine de- benim çizgi romanlarda görmekten keyif aldığım bir tarza sahip olması çizgi romanı beğenmemde ana etkenlerden biri. Aksiyona falan son derece uygun olduğunu düşünüyorum bu stilin. Belki tek eksi olarak Spider-Man’in Octopus olduğunu belirtmek için yapılan kostümün göz tasarımı söyleyebilirim. Kostümde temaya uygun olarak daha koyu bir renk tonu kullanmasına okeyim ama gözlerin böyle daha lensvari hali falan hoşuma gitmedi. Çok kritik değil ama belirtmek istedim.
Neyse hikayeyi esas beğenme sebebim ise bu en basit tabiriyle gereksiz görünen Octopus twistini işleyişleri oldu. Özellikle ilk baştaki öyküler adeta Peter Parker Spider-Man’ine bir eleştiri olmuş. Parker’dan çok daha zeki olan Octavius’un Parker’ın süper kahramanlık hayatına olduğu kadar özel hayatına da getirdiği eleştiriler ve sonrasında bu eleştirilere sunduğu çözümler gerçekten hem eğlenceli hem de size “Hakikaten ya, niye böyle yapmamış ki” dedirtecek cinsten. Klasik Spider-Man’den çok farklı olması standart Spidey öykülerini sevenlerin hoşuna gitmeyebilir ama şahsen bu daha sonuç odaklı daha ne yapacağı belli olmayan Spider-Man hikayelerini de fazlasıyla sevdim.
Doc Ock Parker’ın sorunlarını teker teker çözerken Parker’ın bir nevi bilinç kalıntısı, hayaletvari bir şekilde kullanılması da hikayeye derinlik kazandırmış. Otto Mary Jane’e yazarken, Parker’ın kıskançlığı, kendisinin yaşadığı bir sorunu Otto tak diye kolayca çözdüğünde yaşadığı şaşkınlık ve utanmışlık keyifli olmuş. Fikir olarak klişe olsa da hikayeyi daha keyifli hale getirdiği, geçmişle bugünü karşılaştırma açısından da başarılı bir seçim olduğu aşikar. Hata Jameson’ın bile bu yeni Spidey’e boyun eğiyor olması güzel bir detay.
Bu arada ilk beş bölüm Spidey’nin esas kötülerine denk gelmiyoruz. Sadece bir yerde bir Green Goblin görünüp kaçıyor. Onun dışında yeni bir Sinister Six‘i, artık ahı gitmiş vahı kalmış Vulture’u, bir de ilk kez burada gördüğüm Massacre diye bir kötüyü görüyoruz. Bu hikayeler yeni Sinister Six ile orjinalinin kurucularından birini karşı karşıya getirdiği, bir de o orjinal ekipten arkadaşı Vulture ile yaşanmışlıklarını hatırlattığı için son derece keyifli hikayeler olmuş. Sonuç olarak bu hikayeler eski villian yeni kahraman Otto Octavius’un başlangıcını güzel bir şekilde hazırlıyor ve size bu karakteri başka mecralarda -mesela Avengers ekibi içerisinde falan- görme arzusu aşılıyor.
Sonuç olarak olumsuz beklentiyle başladığım bir Marvel Now hikayesi daha beni şaşırtmayı başardı. Yine de bu eski Spidey vs Yeni Spidey muhabbetinin çok uzaması durumunda bayacağını da düşünmüyor değilim. Ama klişeleşmeye başlaması muhtemel yıllardır devam eden seriye güzel bir yenilik getirdiğini gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Hala MCU’daki Spider-Man’in Parker olması gerektiği fikrimin -Civil War aracılığıyla haklı çıkmış da sayılırım- sonuna kadar arkasında olmakla beraber, çizgi romanda çok uzatmamak koşuluya böyle titr değişikliklerinin keyifli olabildiğini de görmüş oluyoruz.
Siz ne düşünüyorsunuz geekler? Okuyanlar beğendiler mi bu yeni Spidey’i? Yoksa nerede o eski Spidey diyenlerden misiniz? Yorumlarda yazın, insanlar farklı görüşler de görsünler. Hazır Türkçe Basılmışken’de incelenmesini istediğiniz çizgi romanlar varsa onları da paylaşın, belki de bir sonraki yazıda sizin istediğiniz olur. Bir sonraki yazıda görüşene kadar esen kalın efendim.
