2) YAŞIYOR ULAN! YAŞIY- Bir Saniye, Maggie Mi Dedi O?
The Defenders’ın en son sahnesini bir hatırlayalım mı? Koskoca binanın Elektra ile üzerlerine çökmesine ve herkesin kendisini ölü bilmesine rağmen, sonrasında etrafında rahibelerin olduğu bir odada sargılı halde yatan Matt Murdock’u gördüğümüz o sahneden bahsediyoruz. Daredevil üçüncü sezonunun geleceğini duyan ve duymayan herkesin, öyle ya da böyle Matt’in gerçekten de ölmemiş olduğunu bildiği kesin bence. Zira Netflix’in en başarılı Marvel dizisi olan Daredevil’in fişi, bu kadar çabuk çekilmezdi. Yani.
Sargılı halde yatan Matt ve rahibelerin olduğu sahne, üstüne bir de “Maggie” isminin zikredilmesi; Daredevil’in en karanlık hikayelerinden birine doğruca parmak basıyor: Born Again. Bu bağlamda da Born Again’den ufak bir “teaser” görebilme şansına erişmiş olan bizler için, Daredevil üçüncü sezonunda nelerle karşılaşacağımız konusunda çok da fazla kafa patlatmamıza gerek kalmadığı netleşti diyebiliriz.
Born Again, Frank Miller ve David Mazzucchelli‘nin ortaklaşa yarattığı bir hikaye. Marvel’ın ve bittabi Daredevil’in şimdiye kadar sahip olduğu en iyiler arasında yer alıyor. Öykünün gidişatı kadar, sembolizmden yığınla dem vuran Born Again, fazlasıyla mühim. Cehennem, araf ve cennet olmak üzere de üçe ayrılmış bir tatla okuyucusuna sunulmuş. Karanlık olduğu kadar, bir çizgi roman kültü de aynı zamanda.
Öncelikle bir Born Again özeti geçelim sizlere: Çizgi romanlarda Matt Murdock, tesadüfen annesiyle karşılaşır fakat annesi Maggie Murdock, kimliğini oğlundan saklar uzun süre boyunca. Hikayenin ilk kısımlarında karşımıza çıkan Maggie‘nin yanı sıra, Kingpin yine vahşi bir pozisyonla karşılıyor bizi. Matt’in Daredevil olduğunu öğrenen Kingpin, elinden gelen her türlü yöntemi kullanarak Hell’s Kitchen’ın maskeli şeytanını mahvetmeye çabalıyor. Bu sırada Matt ise işini, dairesini, parasını ve kız arkadaşını, kısaca neredeyse hayatının büyük bir çoğunluğu kaybediyor. Üstüne üstlük Kingpin’in diğer ortaklarından da ağır tehditler almaya başlıyor. Hatta yetmiyor ve Kingpin, Matt’in peşine Nuke‘u takıyor. Her şeyin dibini yaşadığı o sıralarda da Matt, Maggie ile karşılaşıyor ve Maggie de ona, toparlanabilmesi için yardımcı oluyor. E tüm bunlara ek olarak Born Again’de Karen Page, ünlü bir aktris olmak için Hollywood’a gider ve bu sırada da oldukça ağır bir uyuşturucu bağımlısıdır. Üstelik Ben Urich de, Daily Bugle bünyesinde çalışmakta ve, evet, hayattadır.
Kimileri tarafından Matthew Murdock’ın “avukatlık kariyerinde yeniden doğması”, kimileri tarafından da “hem mecazen hem de gerçek anlamda yeniden hayata dönmesi” olarak tanımlanan Born Again, son derece arşivlik bir hikayeye sahip, evet. Peki biz izleyiciler, Born Again’in bir sonraki Daredevil sezonunda karşımıza çıkacağından nasıl bu kadar eminiz?
Aslında bunlar resmiyete kavuşmuş bir şey değil ama Maggie adında bir rahibe ve Daredevil tarihindeki en ikonik hikayelerden birine doğrudan göndermeli bir sahne çekimi var elimizde. Ki bu da, Born Again için en önemli ipuçlarından birine işaret ediyor. Üstelik Daredevil’in birinci sezonunda flashback olarak bize birkaç saniyeliğine anımsatılan Matt’in annesine ait sekanslar, bunu da doğruluyor gibi.
Öte yandan Born Again için geçtiğimiz özet ile Netflix Daredevil’inin aynı çizgiye gelmesi için biraz çaba sarf edilmesi gerektiğini inkar etmiyoruz. Nasıl mı? Karen Page aktris olma hayalinin peşinde umutsuzca koşmuyor ve uyuşturucu bağımlısı değil, Ben Urich yerin yedi kat dibinde yatıyor, Kingpin ise hala Matt’in onu tıktığı kodeste. Bir bakıma, evet; bu öykü, dolaylı yoldan bağlanması gereken uzun bir patika gibi gözüküyor şu anda elimizde olan malzemeler ışığında.
Ama öyle değil, aksine çok daha kestirme bir yolu var. Misal Karen, Matt’in ölümünden sonra çok rahat bağlanabilecek bir depresyon bahanesiyle bağımlı olabilir. Üstelik Kingpin’in, Matt’in peşine takacağı Nuke iiçin ise çok da uzaklara bakmamız gerekmiyor. Jessica Jones birinci sezonda tanıştığımız Nuke‘un, bu sefer karşımıza Daredevil’i oyalayacak birisi olarak çıkması hiç de zor değil. E Wilson Fisk de zaten o hapisten çıkar çıkmaz öcünü almak için etrafa dehşet saçacaktır, en kaçınılmaz gerçek de bu sanırsak.
Kıssadan hisse: Hiçbir şey imkansız değildir sevgili geekler. Yine de The Defenders’ın sonunda, Matt’in kurtulduğunu gördükten sonra Madam Gao ve Elektra’nın da aslında aynı binanın yığınları altında ezilip ezilmediğini oturup bir düşünmemiz lazım. Sahi, Matt’i oradan nasıl kurtardılar dersiniz?
