New York’un yeri ayrı. Artık seneler boyunca yediğimiz kültürel bombardımandan mıdır, yoksa büyüleyici mimarisi, şaşırtıcı tarihi ve asla uyumadığı gerçeğinden midir bilmiyoruz, ama New York ayrı geliyor bize. Dünyanın tüm şehirlerinden de öte bir karizması var Büyük Elma’nın. Sevdiğimiz dizilere bir bakalım diyoruz, How I Met Your Mother, Friends, Seinfeld… Hepsi New York’ta geçiyor. Çizgi roman kahramanlarımızın çoğu zaten New York’lu, Avengers en büyük savaşını orada verdi örneğin. Oyunlarda da sık sık New York’a konuk oluyoruz, ya Spider-Man 2’deki gibi gerçek ismiyle, ya da Grand Theft Auto IV de olduğu gibi Liberty City mahlası altında. Anlayacağınız, geek olarak New York’la çok içli dışlı oluyoruz. Kalbimiz ayrı bir atıyor New York’a karşı.
Diziler, filmler ve oyunlar kadar, şarkıların da bizce payı var. Kendi adımıza, şu aşağıdaki 8 şarkıyı duyunca sağdan soldan para denkleştirip gökdelenlerin şehrine uçmak istiyoruz. Siz de dinleyin, belki hava yolu şirketleri toplu indirim falan yaparlar. Hazır mısınız? Tamamız değil mi? O zaman buyurun efendim, alfabetik olarak, insanda Büyük Elma’ya gitme isteği uyandıran 8 New York temalı şarkı!
1. Beastie Boys – An Open Letter to NYC
Beastie Boys’un 11 Eylül saldırılarından sonra, bir anlamda doğup, büyüyüp, şan şöhret kazandıkları şehre olan aşk mektubuydu An Open Letter to NYC. Zaten ismi de bunu alenen belirtiyordu. Nakaratıyla, dizeleriyle tamamen New York şehrinde yaşayanları gaza getirmek, ayağa kaldırmak gibi bir gayesi vardı. Tamam, NYC’de yaşayıp nakarata can-ı gönülden destek vermeyi anlıyoruz haliyle de, şarkı bize Ankara’nın Ayrancı semtinde de gaz veriyordu yahu! Ayarın biraz fazla kaçmış be Beastie Boys!
2. Billy Joel – New York State of Mind
http://www.youtube.com/watch?v=H_n7qoZyoXM
Billy Joel’ın şarkısını özetleyecek bir cümle, bir paragraf peşindeydik ama cevher yine YouTube’dan geldi. “Klas bir şehre, klas bir adamdan, klas bir şarkı”. Kim söylemiş hatırlamıyoruz ama helal olsun, daha iyi özetlenemezdi. New York State of Mind, Beastie Boys’un aksine insanda daha naif, daha hoş duygular uyandırıyor. Gaza falan getirmediği aşikar, ama bir New York gecesine özlem çekerken kendinizi bulabilirsiniz. Şöyle karşınızda da Manhattan silüeti falan…
3. Bob Dylan – Talkin’ New York
Bob Dylan’ın şarkısı, o dönemlerde yaptığı hemen hemen tüm şarkılar gibi daha insancıl, daha halktan bir bakış açısı tutunuyor. Dylan, New York’a gelmenin sıradan biri için ne kadar zor olduğunu anlatıyor dizeleriyle. Kendisine “köylü” gözüyle bakmaları gibi örneğin. Genel olarak eski Dylan işleriyle aynı tonda. Folk türü bir gitar ritmi, arada Dylan’ın üflediği mızıkası ve Bob reyizin hırıltılı, aslında hiç de estetik olmayan ama o dürüstlüğü yüzde yüz veren “kötü” sesi. Bir kere de ıska geç be Bob.
4. Frank Sinatra – New York, New York
En ünlüsü zaten bu değil midir? Aslen Martin Scorsese’nin baş rollerinde Robert de Niro ve Liza Minelli’nin oynadığı aynı adlı müzikal filmi için yazılan ve Liza Minelli’nin seslendirdiği New York, New York, şehrin gayrıresmi şiarı, tanıtım elçisi olmuş vaziyette. Artık insanlar New York’u tanımlamak için daima şu sözleri kullanıyorlar: “Eğer burada başarılı olabilirsen, her yerde başarılı olabilirsin”. Sinatra’nın yorumuyla efsane olan şarkı, istisnasız herkesin giriş melodisini bildiği eserlerden…
