Yetersiz, Jessica Jones’un finale doğru giden bölümleri için yüzde bin isabetli bir kelime. O kadar fazla şeyi çorba ettiler ki; artık önümüze sundukları iyi anlar da yetersiz. O kadar fazla şey karman çorman strüktürün altında önemsizleşti ki; önemli olmaya çalışanlar yetersiz. İyi karakterizasyonlar, saçma karakter ve konuların yanında öylesine ezildi ki; Krysten Ritter, Rachael Taylor ve Mike Colter’ın süper performansları da yetersiz. Yeterli olan tek şey, dizinin kendisi. O da, şu cümle içinde kullanılacaksa geçerli: “Bu kadar saçmalık bana şimdilik yeterli, sağ olun.”
Sen bir dizisin. Şaşırtacaksın yani. Twist yapacaksın. Artık Lost sonrası çağlardayız; bir bölüm izledikten sonra diğerini merak ettirmek zorundasın. Bir de finalinin öncesindesin. Tehdidi de arttırman lazım ki izleyiciyi geresin. O twist’i de üzerine çıkacaksın ki; iyice çamaşır ipi kıvamına gelsin millet. Yapıyor mu bunu Jessica Jones? Yapıyor. İnandırıcı mı? Değil. Meğersem kötü karakterimizin gücü katlanmış da, yok efendim 12 saatken 16 olmuş, sonra 24’e çıkmış da, mesafesi 100 yard olmuşmuş da, bir şeyler bir şeyler… Siz tam kafanızda oluşan sorulara odaklanmaya başlıyorsunuz; “e bir dakika, bu o zaman şöyleyse şu nasıl böyle?” diye soracak gibi oluyorsunuz; dizi hemen konuyu değiştiriyor. Çünkü gerçekten de üzerinze düşünülünce çökecek bazı izahatleri var. Kendi de düşünmediğinden, siz de düşünün istemiyor.
Onun yerine Trish’in anasıylan problemleri varken zaten, niye düşünüyorsunuz Purple Man falan? Neyinize sizin? Orada misler gibi Nashville dramaları var, biz hayırdır Purple Man, durumun vahameti, birikmiş cesetlerin aciliyeti falan? Lütfen; burada otoriter ve sosyopat annesi tarafından şov dünyasına zorlanan kızın travmaları var, biz n’apıyoruz? Tabii ki dizinin finaline bir kala, hiçbir yere bağlanmayan ve zaten hikayesel olarak bir arkı tamamlayıp belirli bir yere gelmiş karakterin geçmiş travmalarını izleyeceğiz. Tabii ki!
O da yetmezse; Purple Man meselesi o kadar önemli değil ki, biraz da Malcolm ve Robyn’in muhteşem hikayesine odaklanabiliriz. Gerçekten. Yani Malcolm’ın iki bölümdür yaşadığı “iyi insanlık ne demek, siktir olup gitmek erdemli midir?” buhranı, o kadar gel gitli ki; ne ciddiye alabiliyorum, ne de bir anlam çıkartabiliyorum. Çocuk kendi kendine bir ikilem yaşıyor kenarda. Yahu bana ne? Purple Man’i avlıyoruz burada, şu saatten sonra artık gerçekten “Genç Malcolm iyiliği öğreniyor” dersine ihtiyacımız mı var? Ya hadi onu geçtim… Siz gerizekalı mısınız? Sizin gerçekten eliniz ilk defa mı kalem tutuyor? Bir adamın kafasını bahçıvan makasına soktuğu bölümde, kenarda “İnşallah cennette ekspres kargo vardır…” esprisi yaparken, küçücük de olsa zihninizde “ya bu tonlama olarak biraz saçma kaçmaz mı?” diyen bir ses belirmiyor mu? Belirmiyorsa sizi kim Hollywood’da yazar yaptı ya? Komik mi bu? Ben buna güleyim mi? Ya da güldükten sonra tekrar kana ve vahşete ve ihanete ve tecavüze ve işlediğiniz onca yetişkin temaya bir parmak şaklatmasıyla geri mi döneyim? Nedir istediğiniz?
Neyse, bir de IGH – Nuke meselesi var. Meğerse işte deneymiş de, Jessica’nın güçleriymiş falan. Bir yerden izah edip bağlayacaklar herhalde. Benim teorim, Daredevil’a güçlerini veren kimyasalların arkasından da kuvvetle muhtemel IGH çıkacak. Ve bir şekilde IGH, ucundan kıyısından Defenders’a bağlanmazsa çok şaşarım. Dürüst olmak gerekirse, ileriye yönelik yol yapmak için iyi bir ipucu bu. Bunun yeri sezon finalinin bir öncesi mi? Değil anasını satayım. Ama zaten dizi hiçbir şeyi yerli yerine koyamadığı için, buna da çok şaşırmamak lazım.
Son olarak tekrar koreografiye bir değindirmek lazım. Marvel – Netflix birlikteliği için, Daredevil’ı yapan ekiple tekrar dövüş sahneleri konusunda çalışmak çok mu zordu bilmiyorum. Zorsa da, orada öyle bir çıta koyduktan sonra; burada bunun aranacağını bilip; daha özen göstermeleri gerekirdi. Ben hayatımda aynı kaynaktan çıkıp, aynı konuda bu kadar farklı seviyelerde kalite ortaya koyan iki dizi daha görmedim. Tek ümidim, Luke Cage‘in koreografisini daha doğru düzgün bir şekilde yapmaları. Yoksa dev yazık olur yani ona da…
Not: Ha bu arada, Luke Cage’le o kavgadan, o sonuçla çıkan kız, iki bölüm önce üç tane zırtapozdan yediği dayakla on saat falan baygın kaldı. Yav he he.
