İnanılmaz.
Terry Gilliam‘ın yönettiği The Man Who Killed Don Quixote filmi an itibariyle yine akıl almaz sektelerin ve kösteklerin içerisinde. Öncelikli olarak, eski Python ve efsanevi sinemacı Gilliam’a inme indi. Merak etmeyin, kendisinin sağlık durumu iyi. Fakat yirmi dokuz yıldır yapmaya çalıştığı filminin galasını görmek üzere 19 Mayıs tarihinde Cannes Film Festivali’nde olamayacak. Fakat iyi haber! Film de zaten o tarihte gala yapmayabilir, zira filme 2016 yılında yatırım yaptığını iddia eden Paulo Branco hukuki olarak filmin önünü tıkamaya çalışıyor.
Eğer filmin mazisini bilmiyorsanız, bunlar “nahoş tesadüfler” olarak yorumlanabilir. Ancak filmin başına şunlar geldi:
- İlk gün çekim yapılacak yerlere gidiyorlar, jön, ıssız arazi diye. Jet uçaklarının düzenli uçuş yaptığı bir yer çıkıyor, bütün ses kayıtları patates.
- İkinci gün sel basıyor, bütün ekipmanlar arızalanıyor.
- Daha da kötüsü, önceden çekilen her şey iptal oluyor çünkü sel arazinin rengini değiştiriyor.
- Başrol Rochefort’ta bir ağrı başlıyor. Paris’te doktora götürüyorlar. Belinde çift fıtık çıkıyor. Rochefort’u iki yılda bulmuş bu arada Gilliam, yedi ay İngilizce öğretmiş bu rol için.
- Filmin yatırımcıları dava açıyor, senaryonun hakları sigorta şirketine geçiyor.
- Gilliam daha düşük bir bütçeyle çekilebilsin diye senaryoyu tekrar tekrar yazıyor.
- Oyuncular da değişiyor elbette. Rochefort’un yerini Robert Duvall alıyor. Depp’in yerini Ewan McGregor alıyor. Bütçe bulunamıyor.
- Sonra Duvall gidiyor. Yerine John Hurt geliyor. Tam çekimlere başlanacak: John Hurt’e pankreas kanseri teşhisi konuluyor.
- Hurt yerine Python emeklisi Michael Palin’i getiriyorlar. Tam olacak gibi oluyor artık, Amazon “Tamam biz arkasındayız projenin diyor“… İşte olmuyor. Palin yerine Jonathan Pryce geliyor. Modern karakter rolünde de Adam Driver bulunuyor.
Tüm bunların sonunda, en nihayetinde filmin çekimleri tamamlanmış, afişi hazırlanmış, her şey rotasına girmiş gibi gözükmekteydi. Yok. Yönetmenine inme indi. Dağıtımcıyla davalık oldu. Gala sallantıda. Cannes ve Fransa mahkemeleri konuyu inceleyip, gala yapılabilecek mi yapılmayacak mı bunu araştıracaklar. Olursa 18 Mayıs’ta bu çile bitmiş olacak. Olmazsa…
Artık Gilliam bu filmi torrent’e falan yüklesin yani…