Bir on yılı daha devirdiğimiz şu 2020 yılında, son on yıl içinde neler izlemişiz, neler gelmiş geçmiş diye dönüp bir bakmak hepimiz için iyi olacaktır sanırım. Özellikle benim gibi animasyon izlemeyi çok sevenlerdenseniz, gelin son on yılda nasıl animasyon filmleri izlemişiz bir bakalım derim. Elbette bu listede olmayan birbirinden güzel nice animasyon filmleri vardır. Ancak bu liste, tamamen kişisel olarak izlemekten çok keyif aldığım ve benim için özel yeri olan animasyonları kapsıyor. İşte karşınızda iyi kötü sıralaması olmadan, son on yılın en iyi on animasyon filmi!
10 – Despicable Me
Hem animasyon dünyasına hem de eğlence dünyasına bomba gibi düşen yapımlardan biri nedir desem hiç kuşkusuz Despicable Me veya Türkçe adıyla Çılgın Hırsız akıllara gelecektir. Animasyonları izlememiş olsanız bile o küçük sarı “minyon”ları elbet bir yerlerde görmüşsünüzdür. İşte bu animasyonun başarısı da o. Elbette kendi içinde güzel olan anlatımı, sanat diliyle, ilginç karakter tasarımları ve mizahıyla zaten çok iyi bir animasyon. Ancak bu animasyonun başarısı kendisinin de ötesine geçip çok büyük bir pazarlama unsuruna dönüşmesi bana göre daha takdir edilesi.
9 – Çizmeli Kedi
Shrek serisini çok seven biri için Çizmeli Kedi’nin solo bir animasyon filminin çıkması tahmin edebileceğiniz gibi oldukça sevindirici bir durum. Shrek ile sevdiğimiz Çizmeli Kedi’yi bir de kendi evreninde hatta orijin hikayesinde izlemek, benim için gerçekten ilgi çekiciydi. Silahşör bir kedinin mizah dolu masalsı anlatımı ve inişli çıkışlı hikayesi Çizmeli Kedi’yi benim için son on yılın özel animasyonlarından biri yapmaya yetiyor. Shrek ile zaten izlemekten keyif aldığım bir karakterin başlı başına bir animasyonunun yapılması ve onun hikayesinin anlatılması da beni çok mutlu etmişti doğrusu. Bu yüzden son on yıla dönüp baktığımda, Çizmeli Kedi bana en çok keyif veren animasyonların arasına rahatlıkla giriyor.
8 – Rango
Vahşi batı konseptini alıp beceriksiz bir bukalemun ile birleştiren, alabildiğine mizah ve muziplik içeren eğlenceli mi eğlenceli bir animasyon. Her yönüyle çok başarılı bir animasyon ama bana göre en iyi yaptığı şey karakter tasarımları. Ana karakterinden en küçük role sahip figüranına kadar her biri özenle tasarlanmış. Sadece çizimleriyle değil, iyi yazılmış diyalogları ve başarılı oyunculuklarıyla her bir karakter özel hissettiriyordu. Bu sebeple de son on yılın benim için en çok akılda kalan animasyon filmlerinden biri oldu Rango.
7 – Kung fu Panda 3
Kung fu Panda serisiyle aranız nasıldır? Benim çok iyidir ve serinin her filmini çok severim. Her film yepyeni bir macerayı, yepyeni bir yolculuğu anlatır. Serinin üçüncü filmi de bu yolculuk anlatma işini çok iyi yapmakla birlikte, bütün serinin ana karakteri olan panda “Po”nun geçmişiyle, ailesiyle bizleri tanıştırıyordu. Kung fu Panda serisinin genel kurgusu olan “giriş, gelişme, çaresizlik ve bir çözüm yolu bulunması” düzeni yine bu filmde de oldukça başarılı bir şekilde işlenmişti. Eğer seriyi genel olarak seviyorsanız bu üçüncü film de yine aynı zevki veren ve izlediğiniz şeyden keyif almanızı sağlayan bir animasyondu. Bu yüzden de bu listeye girmeyi fazlasıyla hak ediyor.
6 – How To Train Your Dragon
Viking teması ile yapılmış animasyonlar desem aklınıza kaç örnek gelir? Filmler diziler desem sayacağınız örnekler artabilir ama animasyon özelinde neredeyse yok denecek kadar az. Viking konsepti her zaman ilgisini çekmiş biri olarak, bu konsept ile süslenmiş bir animasyon filmi izlemek benim için ancak How To Train Your Dragon ile mümkün olmuştu. Sadece Viking temasıyla süslenmiş olmasının dışında, kendi içinde de çok güzel bir anlatısı vardı. Viking olmasına rağmen şiddeti reddeden ve kılıçların yerine tatlı dili ve iyiliği kullanarak yaşamayı amaç edinmiş bir gencin ejderhalarla dövüşmek yerine onları eğitmesini anlatıyordu bu animasyon. Elbette bu “şiddete karşı iyilik” teması ilk kez bu animasyonda işlenmemişti ama bu basit konsept, animasyonun sanat tasarımı ve genel sunum kalitesi ile buluşunca, bir de zamanla ilerleyen ve gelişen hoş bir hikayeyle birleşince ortaya çok keyifli bir yapım çıkmış oluyordu. Son on yılın en iyileri denince de aklıma ilk gelen animasyonlardan biri bu oluyor. Biliyorum, seri daha sonra iki film daha çıkardı hatta ana karakter evli mutlu çocuklu koca bir adam oldu ama animasyonlarda çok sevdiğim o hafif yetişkin teması, karakterler daha genç olmasına rağmen ilk filmde daha iyi verildiğini düşünüyorum. Bu yüzden serinin diğer filmlerini değil, ilk filmini bu listeye almayı uygun gördüm.
5 – Oyuncak Hikayesi 3
Oyuncak Hikayesi, animasyon tarihinin en büyük yapımlarından biri olmasının yanında; serinin her filminde izleyicisine başından sonuna eğlenceli bir deneyim yaşatmayı başaran nadir yapımlardan. İşte serinin üçüncü filmi de o sevdiğimiz Oyuncak Hikayesi tadını sonuna kadar veren, hatta üstüne içinde bulunduğu evreni yeni karakterlerle biraz daha genişleten bir devam filmi. Özellikle bence bu serinin her filmde başarılı bir şekilde yaptığı heyecan verici bir macera anlatısı, serinin üçüncü filminde de yine oldukça başarılı bir şekilde aktarılmış ve seyirciye her anı dolu dolu, karakter tasarımlarıyla ilgi çekici bir animasyon sunmayı başardı. Listenin başında olmadığına aldanmayın, Oyuncak Hikayesi serisinin her filmi benim için çok özeldir.
4 – Coco
Animasyonlar her zaman orijinal bir anlatıma sahip olan görsel materyallerdir. Kendilerine özgü dilleri ve çizimleri vardır. Coco da beni pek çok animasyon gibi kendine has anlatım dili, ilgi çekici hikayesi ve eğlenceli Meksika temasıyla son yıllarda izlemekten en çok keyif aldığım animasyon filmlerinden biri oldu. Dışarıdan bakıldığında aile ve müzik gibi basit kavramları anlatıyormuş gibi görünse de, rengarenk sanat tasarımı, kendi içinde yarattığı evreni, hikayeyi anlatış biçimi ve oyunculuklarıyla beni son saniyesine kadar ekrana kilitleyen bir yapımdı. Müzik kullanımının da çok başarılı olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Hâlâ ara sıra açıp dinlediğim parçaları vardır.
3 – İnanılmaz Aile 2
İnanılmaz Aile, benim için yeri özel olan animasyonlardan biri. Tekrar tekrar izlediğim ve her izlediğimde çok ama çok keyif aldığım animasyon filmlerinden. Ayrıca serinin ilk filmini izlediğimde yenisinin gelmesini iple çekmiş biri olarak, İnanılmaz Aile 2’nin fragmanını görür görmez çok heyecanlanmıştım. Sonunda o güzel animasyonun bir devam filmi yapılıyordu ve bu beni gerçekten çok mutlu etmişti. Sonunda izlediğimde ise, ilk filmi izlediğim o eski günlere geri dönmüştüm ve sadece bununla kalmamıştım. Yepyeni bir macera izlemiş ve daha geniş bir süper kahraman kadrosu ile gözlerim kamaşmıştı. Ayrıca yine ilk filmde olduğu gibi orijinal bir hikaye izlemek de bana çok keyif vermişti. Son on yıl içerisinde izlediğim en güzel animasyonlardan biri hiç şüphesiz İnanılmaz Aile 2’dir.
2 – Kubo and the Two Strings
Bugüne dek izlediğim en iyi animasyonlardan biri olmayı başaran Kubo, ilk izlediğimde beni alıp bambaşka diyarlara götürmüş ve her saniyesinde beni büyülemeyi başarmıştı. Stop motion bir animasyon olmasının yanında, etkileyici sanat yönetimi ve çok iyi kullanılmış müzikleriyle asla unutmayacağım yapımlardan. Her izlediğimde sanat dili ve anlatımı karşısında beni hayrete düşüren, Uzak Doğu’nun o asil duruşunu ve destansı hikayelerini kendine uyarlayan bir animasyon olduğunu tekrar tekrar hissettirmeyi başaran harika bir yapım. Stop motion olmasının da ayrı bir güzelliği var ki seyir zevkini kat be kat arttırdığını söyleyebilirim. Velhasıl, Kubo benim için son on yılın en büyüleyici animasyonlarından biri. İzlemediyseniz kesin izleyin hatta izlediyseniz bir daha izleyin derim.
1 – Spider-Man: Into the Spider-Verse
Ve geldik biz geek insanlara, süper kahraman severlere yapılmış bir kıyak niteliğinde olan Into the Spider-Verse animasyonuna. Benim için bu listenin başında olmasının en büyük sebebi, “our friendly neighborhood Spider-Man”e en çok yakışan görsel materyallerin çizgi filmler ve animasyonlar olduğunu kanıtlayan yegane ürün olması. Beyaz perdede bir Örümcek Adam izlemek elbette çizgi filmleriyle, çizgi romanlarıyla ve oyunlarıyla büyümüş biri için çok zevkli bir deneyim. Ancak bana göre örümcek dostumuza en çok yakışan ve anlatım konusunda en çok başarılı olan görsel yol, kamerayla çekilmiş görüntülerden ziyade özünü meydana getiren çizgilerdir. Çünkü böylesi hayali bir karakteri gerçek görüntülerle izlemekten çok, yine hayali çizgilerle izlemenin daha çok keyif verdiğini düşünüyorum. Into the Spider-Verse de bu anlatımın zirveye ulaştığı bir animasyon doğrusu. Uzun uzun ne kadar başarılı bir animasyon olduğunu anlatmayacağım. Çünkü başlarsam bu paragraf git gide uzar. Kısacası Into the Spider-Verse benim için son on yılın en iyi animasyonlarından biri oldu. Üstelik en iyi animasyon olmanın da yanında, benim için en iyi Spider-Man filmleri içinde de tepeye oturdu.
Listede olmayan ama sizin son on yılda izlediğiniz en iyi animasyonlar mutlaka vardır, yorumlarda bizimle paylaşmayı unutmayın!
3 Comments
Listede Inside Out olmaması…
Listenin subjektif olması…
Loving Vincent, Isle of Dogs, The Adventures of Tin Tin de bu listelere tepeden girebilir.