Malum yeni nesil konsollar çıkmışken, bizim gibi konsollara uzaktan bakan oyuncuların çok olduğu bir ülkede gözlerimizi daha makul alternatiflere çevirmek adeta bir mecburiyet oluyor. Hatta durum sadece konsollarla da ilgili değil, genel olarak oyunlardaki yüksek fiyatlar artık baş döndürür hale geldi. Ancak bunun yanında bir de her oyuna ayrı ayrı para vermek yerine; sabit bir abonelik ücretiyle belirli bir kütüphaneye sahip olmamızı sağlayan Game Pass gibi sistemler var ki onlar hakikaten iyi ki varlar.

Çünkü bugünkü haliyle Game Pass, fiyatına karşın sunduğu geniş kütüphanesi ve zaman içerisinde büyük bütçeli oyunların da eklenmesiyle tadından yenmez bir durumda. Günler geçtikçe de kütüphanesi zenginleşmeye ve hem bağımsız hem de yüksek bütçeli pek çok oyunu içinde barındırmaya devam ediyor. Hatta bazen öyle oyunlar geliyor ki, abonelik ücretini düşündüğünüz zaman sadece o oyunu oynayabilmek için bile bir aylığına Game Pass satın alasınız geliyor. İşte bu listede de, güncel olarak PC Game Pass kütüphanesinde bulunan ve her biri birbirinden keyifli tam on oyundan bahsedeceğim. Bazılarını zaten oynamış olabilirsiniz ama eğer oynamayanlar varsa diye “bu fırsatı kaçırmayın!” demek için ekledim. O zaman lafı daha fazla uzatmadan listemize başlayalım!

Battletoads

Beat’em up oyunları eskisi kadar çıkmaz oldu ve bu türün sevenleri için güncel alternatifler bulmak o kadar da kolay değil. Battletoads, daha önce 90’larda çıkmaya başlamış bir beat’em up oyun serisi ve 2020 yılında çıkan bu oyun ise seriye reboot niteliğinde bir yapım. Şahane çizimleri ve önünüze geleni eğlenceli animasyonlar eşliğinde pataklayabildiğiniz oynanışıyla kesinlikle denenmesi gereken türden. Ayrıca Battletoads’un ilgi çekici olan noktalarından biri de mizahi yönünün çok kuvvetli olması. Karakterlerin yaptığı espriler ve yer yer gerçekten ince düşünülmüş mizahi öğeler oyunu daha da keyifli hale getiriyor. Yani Game Pass’iniz varsa bu oyuna kesin bir bakın derim.

Control

Daha önce iki kez adeta ağzımın suları aka aka oynayıp bitirdiğim bir oyundu Control. Yakın zamanda Game Pass’e eklendiğini görünce de çok sevindiğimi itiraf etmem gerek çünkü bu oyun gerçekten yaşanması gereken bir deneyim sunuyor. Hani hayatınızın bir noktasında bir film izlersiniz ve o film belki ilk on listelerinize girmez ama hiç unutamayacağınız bir film olarak hafızanızda yer eder ya. İşte öyle bir oyun Control. Kesinlikle özel ve akılda kalıcı bir deneyim sunduğunu söyleyebilirim. İlginç hikayesi, dehşet verici dünyası, başarılı sanat tasarımı ve keyifli oynanışıyla beni benden alan bir oyun olmuştu. Çıkışıyla çok ses getiremedi belki ama oyun dünyasının en ilginç yapımlarından biri olarak tarihe geçtiğini söylesem yanlış olmaz.

The Medium

Layers of Fear’ın geliştiricilerinden çıkan The Medium, bu yıl çıkmış yepyeni bir oyun olduğu için Game Pass’e eklendiğini görür görmez listeye dahil etmek istedim. Çünkü bu kadar yeni çıkmış bir oyunu doğrudan Game Pass ile oynayabiliyor olmak tam anlamıyla kaçmaz bir fırsat. Oyunun kendisi ise çıkışına kadar fragmanlarıyla ve kendi içindeki iki dünyayı birden yönetme mekaniğiyle büyük ilgi çekmişti. Oyun çıktığından bu yana da anlaşıldı ki aslında o iki dünyayı birden kontrol etme fikri; pratikte o kadar da başarılı ve etkili değil. Ancak yine de eskiyi yad edercesine Silent Hill ve Resident Evil benzeri bir havası olduğunu da belirtmek lazım. Tabii ki onlar kadar başarılı değil hatta oyundaki ilginç korku ve gerilim havası bazen basit jumpscare sahneleriyle kırılıyor bile. Yine de bu yıl çıkmış yeni bir oyun olduğu için Game Pass’te bulunması açısından denenebilir.

RAGE 2

RAGE 2 aslında aksiyonu ve kendi evreniyle ilgi çekmiş olmasına rağmen pek çok sebepten dolayı kendini türünün bilinen örnekleri kadar öne çıkamamış bir yapım. Kendisi, çok eleştirilmesine rağmen benim severek oynadığım Just Cause serisinin geliştiricileri Avalanche ekibinin elinden çıkan bir RAGE devam oyunu. Bence bu stüdyonun en başarılı oldukları konu olan “açık dünyada çılgınca etrafı patlatalım” konseptinin biraz daha Doom hamuruyla yoğurulmuş versiyonu denebilir RAGE 2. Ayrıca oyun fiyatlarının mevcut durumu düşünüldüğünde, hali hazırda Game Pass kütüphanesinde olan bir oyun olduğundan rahatlıkla fırsat verilebileceğini düşünüyorum.

Ghost of a Tale

Bu listedeki en ilginç oyun belki de Ghost of a Tale olabilir. Yani nasıl desem, daha önce hiç şirin ve şair bir fare ile tehlikeli bir maceraya atıldınız mı? İşte bu oyun tam olarak öyle bir oyun. Dünyaya ve canlılara farelerin hükmettiği bir ortaçağ evreninde, keşif ve macera odaklı bir hikayenin peşinde koşuyorsunuz. Ana karakteriniz de öyle çok kuvvetli, iri yarı biri olmadığından; sizin iki üç katınız kadar olan düşmanları alt etmek için bir takım kurnazlıklar deniyorsunuz. Şimdiye kadar ilginizi çekmiş olabileceğini tahmin ettiğimden kalanını oyuna saklıyorum. Ghost of a Tale, Game Pass’e yeni eklenmiş oyunlardan, bir deneyin.

Hellblade: Senua’s Sacrifice

Hellblade artık tıpkı Witcher 3 gibi oynamayanın dokuz köyden kovalandığı bir oyun olsa gerek. Yani kötü anlamda değil de, oynamadıysanız çok şey kaybediyorsunuz demek gibi. Elbette Hellblade, bir Witcher 3 kadar her şeyi çok iyi yapan ve uzun soluklu hikaye sunan bir oyun değil. Ancak Hellblade, yaşattığı genel deneyimle kesinlikle pek çok oyunun arasından sıyrılan ve immersion diye tabir edilen o atmosfer etkisini çok iyi hissettiren bir yapım. Her ne kadar oyun, bir noktadan sonra tekrara düşüyormuş hissini verse ve oynanışı sonlara doğru fazla sade gelse de kesinlikle yaşanması gereken bir deneyim sunuyor. Mitolojik anlatılarla süslü olması da cabası. Oynamayan varsa hiç durmasın, Hellblade sizi bekliyor.

West of Dead

Bu oyun bir harika, ha-ri-ka. Tam olarak nasıl özetleyeceğimi bilmiyorum çünkü çok kendine özgü bir yapıda. İlla benzetmem gerekirse Dead Cells ve Hades karışımı bir yarı izometrik aksiyon oyunu diyebilirim. Hatta internette üç boyutlu ve vahşi batıda geçen Dead Cells benzetmeleri de yapılıyor ki çok yanlış sayılmaz. Harika müzikleriyle, Borderlands tarzı yarı karikatürize çizgileriyle ve akıcı oynanışıyla beni benden alan bir oyun olmuştu West of Dead. Araf adı verilen bir dünyada, sürekli ölmek ve her ölümünüzde rastgele oluşturulan bölümleri geçmek üzerine kurulu bir shooter-aksiyon oyunu. Üzerine ne söylenir, bu orijinal deneyim nasıl açıklanır daha fazla düşünemediğimden onu size bırakıyorum. Ha bir de ana karakterimizi Hellboy ve Sons of Anarchy’den rahatlıkla tanıyabileceğiniz efsane isim Ron Perlman seslendiriyor ki bu; oyuna bambaşka bir hava katıyor diyebilirim.

Cyber Shadow

Shovel Knight’ı geliştiren ekip Yacht Club’ın yayıncılığını yaptığı Cyber Shadow, 8-bit Nintendo platform oyunlarında kaybolmayı sevenler için tam bir inci değerinde. İlk bakışta 2018’de çıkan The Messenger gibi görünse de, kendine özgü pek çok noktası olduğundan onu ayrı tutabiliyorum. Ayrıca ikisi de keyifli ve zorlu birer platform oyunu ve ikisi de bu tarzın atası olan Ninja Gaiden’ı andırıyor. O yüzden benzemeleri oldukça normal. Cyber Shadow’a gelince, o ne güzel düşman tasarımıdır, ne basit ama keyifli oynanıştır öyle? Hele ki oyunu kavrayıp platformda bir noktadan bir noktaya yere temas etmeden, adeta havada süzülürcesine hareket ettiğiniz anlar… Ne denir ki, Cyber Shadow kesinlikle oyun tasarımı anlamında çok iyi iş çıkarmış. Oynarken her şey o kadar yağ gibi akıyor ki, hiçbir şeyden şikayet etmiyorsunuz.

Bu listede ağırlıklı olarak PC Game Pass’e yeni eklenen oyunları ele aldım. Her biri size birbirinden keyifli saatler vadediyor. Eğer sizin de Game Pass kütüphanesinde sevdiğiniz oyunlar varsa paylaşmayı unutmayın!

Author

tasarımcı, fotoğrafçı, oyuncu, teknolojisever, soundtrack delisi. her türlü online mecradan ulaşmak için: @mfurkanakyuz

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.