Redfall herkesin sevdiği Arkane Studios tarafından geliştirildi ve Bethesda Softworks tarafından 1 Mayıs 2023 tarihinde, çok ama çok kötü bir vaziyette yayınlandı.
Neden? Redfall gibi bir oyunu, geçmişinde çok güzel yapımlar bulunduran Arkane neden bu kadar kötü bir durumda yayınladı? Oyuncuların pelerinsiz kahramanı Jason Schreier tarafından kalem alınan makaleye göre bu durumun pek çok nedeni var ve ne yazık ki tüm bu nedenleri çok yakından tanıyoruz çünkü hepsini geçmişte yine gördük. Prey, Dishonored ve Deathloop gibi yaratıcı ve özgün “immersive sim” yani “sürükleyici-gerçekçi bölüm simülasyon” oyunları çıkaran bir stüdyonun listesinin Redfall gibi bir oyunla patlaması çok üzücü oldu. Peki, buna neler sebep oldu?
Yetersizlik
Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki Redfall bir oyunun sahip olması gereken pek çok farklı unsurdan her birinde kesinlikle yetersiz kalıyor. Oyun tasarımından görselliğe, haritadan hikâyeye elle tutulur herhangi güzel bir parçası yok ve işin daha da kötü yanı, tüm bunları hatalardan geçilmeyen bir sistemle, delik deşik olmuş bir teknik yapıyla siz oyunculara sunmaya çalışıyor. İnsanı tatmin etmeyen, sürüklemeyen hatta oyalayamayan, oyuncunun ne gözüne ne kulağına ne ellerine ne de diline hitap eden bir ürüne dönüşüyor.
Bunu anlamak da zor değil çünkü oyunu geliştiren Arkane Austin ekibinin önceki güzel oyunlardan deneyim kazanmış usta kadrosunun çoğu takımdan ayrılmış.
Açgözlülük
Elde bu kadar eksik bir ekip varken böylesine bir oyuna girişmek aslında çok mantıklı değil ama zaten tüm karar mekanizmasının başında fire verilmeye başlanmış. Klasik Arkane oyunları gibi insanın kendisinin sürükleyici ve enteresan bir dünya içinde kaybolacağı tek kişilik oyunlardan ziyade üst kadro “games as a service” yani hizmet olarak oyun modeline geçmek istemiş. Yani “Biz artık çevrimiçi oyunlar yapalım da para vermek isteyen insanlar üzerinden daha fazla kazanalım“, denmiş.
Yıllarca kendi yolu ve yöntemi ile işleri yürüten bir ekibe böyle bir yaklaşımda bulunursanız az çok ortaya çıkacak tablo da bu olur. Fallout 76 (kendisi şu an güzel bir oyundur, hakkını yememek gerek) örneği yok muydu ortada? Neden bir Redfall örneğine de gerek vardı ki şimdi?
Denetimsizlik
Pek çoğumuz Microsoft Bethesda anlaşmasına sevinmiştir çünkü hepimiz “Ne yapıyorsunuz siz?” diye hesap sorup şirketin ve stüdyolarının mirasını koruyacak birilerinin geldiğine heyecanlanmışızdır. Görünüşe göre yanılmışız çünkü böyle bir şey olmamış. Ne Bethesda Softworks kendi altındaki stüdyolara bakıp mantıklı kararlar vermiş ne de Microsoft Bethesda’ya bakıp “Nasıl gidiyor?” diye sormuş. En aşağılara kadar giden bir denetimsizlik zincirinin sonunda aslında çoğu oyuncunun heyecanla bekleyip şöyle damağında kalan güzel aroma ile koltuğundan kalkacağı bir oyundansa kimsenin hatırlamak istemeyeceği bir vaka ortaya çıkmış.
İsteksizlik
Yıllar boyunca belirli yöntemleri benimsemiş, kendine belirli bir yol çizmiş bir takımın üyesiyseniz bu yoldan kolay kolay çıkmazsınız. Mantık da size zaten aynı cümleyi kurar. Arada yeni maceralara atılmak isteyebilirsiniz, çıkardığınız eserlere güzel yenilikler katasınız gelebilir ve öyle yapmalısınız da. Yine de maaşınızı veren birisi gelir de “Artık bunu böyle yapmıyoruz, şunlar gibi şöyle yapacağız“, dediğinde yüzünüzün asılması da gayet olasıdır.
İşinizden çıkmazsanız -çıkan çok kişi var- oturup size verilen görevleri tamamlamaya çalışırsınız ama çok da içinize sinmez. Mesainiz ne zaman biter diye düşünürsünüz ve o saat geldiğinde, ki oyun sektöründe maalesef bu konu da çok sorun içeriyor, masanızdan kalkar eve gidersiniz. Yaptığınız işin verimini de bir azot bir oksijen atomundan başka kimse bilmez. Çünkü açgözlülük, yetersizlik ve denetimsizliğin çıkacağı nokta kesinlikle isteksizliktir ve bunun için bu gezegende sizi suçlayabilecek tek bir insan olamaz, olmaması gerekir.
Öngörüsüzlük
Tüm bu sebeplerin en başında ise aslında en tepedekilerin bir türlü üzerinden atamadığı öngörü eksikliği var. Yıllarca aynı projeyi, o ekibin özellikle yapmak istemediği ve daha önce böyle bir konuda çok deneyimi de olmadığı bir projeyi o insanlara zorla yaptırmak isterseniz bu sürecin nereye gideceği bellidir.
En deneyimli en kıdemli insanlarınız; “Burada ne yapıyorum ben? Hayatımda daha iyi şeyler yapabilirim.” der ve şirketten ayrılır. Yetersiz kalırsınız. Elinizdeki yetersiz ekip zaten bu projeyi de yapmak istemiyordu ve şimdi ne yapacaklarını da bilmiyorlar. Olabilecek en verimsiz senaryoda işler ilerletilmeye çalışılır. Zaten her şey yarım yamalak çıkıyor, kimsenin de işleri düzeltme eğilimi yok çünkü insanlar bu projeyi bir an önce bitirip başka şeyler yapmak istiyorlar. Bir de tüm bunları görecek, denetleyecek, soracak kimse de olmayınca karşımıza maalesef Redfall çıkıyor pek değerli geekler.
Burada elimden geldiğince açıklamaya çalıştım, zaten Jason Schreier makalesinde de ayrıntısıyla bahsediyor her şeyden. Bir daha benzer bir örnek görmememiz dileğiyle yazımı burada noktalıyor ve sevgiyle kalın diyorum efendim.