Lost Horizon
Lost Horizon’dan, açık konuşayım, bu liste için araştırma yaparken haberim oldu. Şu sıralar Metro, Dead Island ve Saints Row parası içerisinde yüzen, o sırada ise daha görece sade bir yapıya sahip olan Deep Silver’ın dağıttığı oyun 2010 yılında çıkmış, arkasında da Animation Arts diye bir stüdyo varmış. Bakıyorum konusuna; Naziler var, onların peşinden koştuğu gizemli ve çok güçlü bir eşya var. Lokasyonlara bakıyorum, Hong Kong, Marakeş, Tibet… E zaten 30’larda geçiyor, eleştirmenler de oyuna hayırlı davranmış. Ne yapıyorum o zaman? En yakın Steam şubesine gidiyorum, oyunu satın alıyorum, veriyorum kendimi serüvene!
Pitfall
Oyun dünyasıyla ilgili, spesifik olarak mega-şirketlerin davranışıyla ilgili çözemediğim bazı şeyler var. Neden bize ilk gün DLC’si dayıyorlar, neden senede bir askeri FPS çıkartıyorlar, neden bir şey tuttu mu abanıyorlar; bunları biliyorum. Ama bazı şeylerden nasıl kolay vazgeçebildiklerine de şaşırıyorum. Pitfall böyle mesela. Tamam, orijinal Pitfall’ı feyz alma Activision. Devamlarını da alma. Yahu kardeşim bu oyunun bu yüzyılda çok iyi eleştirler alan, fena da satmayan bir oyunu çıktı. Sonra etrafı Uncharted’lar, Tomb Raider’lar sardı. Sen niye kenara attın ki, yazık değil mi?
Tomb Raider
Yalnız bazen hakikaten alfabetik sıralar silme bize çalışıyorlar. Maşallah, şu yukarıdaki kriterleri saydığım ilk an aklınıza gelen iki isim, sonda buraya sıralandılar. Doğal zaten. Şu tip oyunların dedesi Indy, babası Drake ise, annesi de Lara. Üç farklı dönemi var Lara’nın. Core Design’ın iyi iş çıkarttığı Tomb Raider I-II-III dönemi; bocaladığı IV-V dönemi ve Crystal Dynamics’in tekrar seriye hayat üflediği Legend-Anniversary-2013 dönemi. Ortadakini atın, Lara’nın her macerası, her şekliyle oynanır. Her hâliyle de keyif alınır. Serüvenin hası vardır zira.
Uncharted
Bir şey itiraf edeyim, tüm bu yazıya Uncharted’ın küçük kuzeni Golden Abyss’i oynarken yıllardır unuttuğum bir keyfi aldığımı fark edince başladım. Aslında Uncharted listedeki tüm oyunlar arasında aksiyona en bağımlı olanı. Zira biz kendisinin Sony’nin Tomb Raider’ı olmasını beklerken, o baya Sony’nin Gears of War’ı olarak çıkmıştı karşımıza. Ama böylesine aksiyon oyunu olmasına rağmen, üzerine buram buram sinmiş keşif, serüven ve Douglas Fairbanks havasını hiç dağıtmadı. Hep ya Güney Amerika, ya Uzak Doğu, ya da Orta Doğu’nun tapınaklarında gezdi, gezdirdi. O yüzden de listemizin finalini yapma şerefi, tamamen, hakkıyla, kendisinin!