Hatırlıyorsunuz, bizim öve öve bitiremediğimiz Mad Max: Fury Road‘ı bir o muhteşem turuncu-turkuvaz tonlarıyla izlemiş, ardından George Miller’ın “Ya aslında en iyi versiyonu siyah beyazdı da satmaz diye yapamadık” deyişiyle yerimizden sarsılmıştık. İlk başta inanılmaz gelen bu cümle, siyah beyaz versiyondan kesitler izleyince bir anda mana kazanmıştı. Siyah beyaz versiyon gerçekten de en iyisiydi.
Bu noktada abisine özenmiş olacak ki, Logan‘ın yönetmeni James Mangold duygulu süper kahraman filminin Blu-Ray çıkışlarında bir de siyah beyaz sürüm olacağını duyurdu. Bu siyah beyaz versiyonun varlığı aylardır biliniyordu, hatta sinemalara da gireceği söylenmişti; fakat sonrasında bir şey duyamadık durumla ilgili. Bugün James Mangold bizzat Twitter’dan paylaştı Logan Noir‘ın fragmanını.
LOGAN in sumptuous B&W on Blu-ray & 4K Ultra HD May 23rd (along w/ color) and yes B&W in 4K in 4K package! And Noir in theaters tomorrow! pic.twitter.com/vJcn0HJOHx
— Mangold (@mang0ld) May 16, 2017
Öncelikle olan biten şu: 23 Mayıs’ta Logan Blu-Ray ve benzeri bilumum formatta evlerimize gelecek. Gelen kutunun içinde de tonla ekstra içerik olacak; onlardan biri de bu siyah beyaz versiyon. Adı resmen Logan Noir, yani evet, ismini biz vermedik. Ve gerçekten de bir geceliğine sinemalarda gösterileceği de gerçek, hatta gerçek olmanın ötesinde, Amerika’nın seçkin bir takım sinemalarında yayınlandı bile.
İşin içinde en çok üzüldüğüm kısım da bu işte. O sinema salonunda olmak isterdim, bu siyah beyaz versiyonu dev perdede IMAX berraklığında izlemek isterdim. Filme dair görüşümü 180 derece değiştireceğinden değil, sadece eşsiz bir deneyim olacağından. Bugünlerde süper kahraman filmleri aşağı yukarı aynı tecrübeyi yaşatıyorlar insana. Logan bile tüm hükmü ve haşmetine rağmen çok çıkamamıştı kalıplarının dışına. Gidiyorsunuz, biletinizi alıyorsunuz, esas oğlan ve esas kız flörtleşiyorlar, tehdit belirginleşiyor, komik arkadaş şakasını yapıyor, tehdit ciddileşiyor, son kavga oluyor, kahramanlarımız gün batımına doğru yol alıyor. Sizde iz bırakan bir şey yok, çünkü herkes bir önceki filmin ayak izlerine basarak yürüyor. Logan Noir‘ı sinemada izlemek bütün bunlardan farklı bir yerde durabilirdi.
Her halükarda, kayıp büyük değil. 23 Mayıs’ta evimize kurup izleyeceğiz Noir’ı. Ben Logan’ı dağdan duvara sevmemiş bir insan olarak mendilimi peçetemi ayarladım, bu ayın 23’ünü bekliyorum. Logan Noir, gönlümüze kurulacak gibi benziyor. Siz ne dersiniz?