Üniversiteden mezun olup profesyonel hayata girince, pek çok şeyin ne kadar Allah’a emanet olduğunu fark ediyorsunuz; bilmiyorum benzer şeyler yaşamış olanlarınız var mı? Koca koca şirketlerin, koca koca politikaları aslında baya tam olarak ne konuşulduğu belli olmayan toplantıların ardından iletişim kopukluğu içinde çürüyen ekiplere teslim ediliyor, uygulanırken bir şeyler ters gidiyor ve kervanlar çoğunlukla yolda düzülüyor. Bu esnada da pek çok hata ve sıkıntı yaşanıyor.
Fakat yine de belli standartlar olmalı hayatta. Disney, bu standartların çok komik bir biçimde altında kalmış. Oscar ödülleri için aday olmak isteyenler, belki bir kısmınız biliyordur, gidip başvuru yapmak zorundalar. Akademi’nin bir son tarihi var. Bu son tarih 15 Kasım. Bu güne kadar, değerlendirilmeyi arzu ettiğin dalları seçip filmini yolluyorsun. Yani inşallah yolluyorsun. Mesela Disney, Solo: A Star Wars Story’yi yollamayı unutmuş.
Baya unutmuş arkadaşlar. Geç yollanmış yani filmin müziği. John Powell imzalı, John Williams’ın da katkıda bulunduğu filmin müziğini gerekli vakitte Akademi’ye ulaştıramadıkları için bugün Solo Oscar adayı değil. Hoş belki, yetiştirseler de olmazdı; orası tabii ki belli değil. Sonuçta yetiştiremedikleri için kesinlikle olmadı. Ve biz merak etmeden duramıyoruz, 16 Kasım sabahı Disney ofisinde nasıl bir toplantı yaşandı?
Yani hakikaten, bu “finansal raporu teslim etmeyi unuttun” gibi bir şey değil ki. Oscar ulan bu. Oscar! Bir kişinin hatası mı bu, yani birine gidip “Jane, bu akşam Akademi başvurusunu yapmayı unutma” dediler, Jane de sonra onun yerine akşam gecelere akmaya mı karar verdi? Ya da Jane zaten şirketten ayrılacaktı, giderayak son bir şaka mı yapayım dedi? Belki de Jane “aman ben ne uğraşıcam be, stajyer Jonathan, gel buraya” çekmiştir? Yani gerçekten inanılmaz, Grosskreutz’un Galatasaray transferinden beri böyle bir şey görmemiştim. Siz hatırlıyor msunuz?
