Ted 2
Ne Demişiz?: Baya yüksek. Ama A Million Ways to Die in the West’i beğenmemiş geniş kitleler için MacFarlane’in kredisi biraz sallantıda. Ben iki filme de gülmüş bir insan olarak ferah bir beklentiye sahibim.
Ne Çıktı?: Olmasaymışım daha da iyiymiş. Ted 2 selefinden çok daha zayıf bir eserdi. İzlerken üzüldük olabileceklere.
Ant-Man
Ne Demişiz?: Ant-Man zaten çok niş bir karakter, Wright’ın gitmesi de eklenince muhtemelen en az merakla beklenen MCU filmi bu olmuştur. Fakat Guardians da böyleydi. Fragmanı iyi çıkarsa, ilk görüşler de olumlu gelirse her şey değişir. Şimdilik nötr.
Ne Çıktı?: Yazısında da söyledik, Ant-Man Marvel’ın en net filmi bize göre. Baya beğendik, beklentilerimizi de aştı.
Pixels
Ne Demişiz?: Chris Columbus ve Peter Dinklage isimleri ne kadar güven veriyorsa, Adam Sandler ve Kevin James isimleri de o kadar güven siliyor açıkçası. Konu çok ilginç (klasik oyunları taklit ederek işgale gelen uzaylılar) ama Sandler ve James? Yetmedi mi artık Sony?
Ne Çıktı?: Çok kötü çıktı. Çok kötü yani. Uzak durun.
The Fantastic Four
Ne Demişiz?: Josh Trank heyecan verici bir isim, Chronicle’da heyecan verici bir işti. Simon Kinberg de yetenekli bir yazar. Kadro da baya iyi. Peki o zaman bizim heyecanımız niye “meh” seviyesinde? Bilmiyoruz. Ama ben içten içe bu filmin beni olumlu anlamda şaşırtmasını çok istiyorum…
Ne Çıktı?: Olumlu anlamda şaşırtmadığı gibi, berbatlığı dillere destan oldu bu sene zaten Fantastic Four’un. Hatta o kadar saçma sapan krizlerle sallandı ki, yönetmenini daha çekmediği filminden kovdular.
The Man From U.N.C.L.E.
Ne Demişiz?: İşin içinde Guy Ritchie olduğu için baya yüksek. Kadro da heyecan verici. Yoksa öteki şekilde kült bir İngiliz dizisinin film uyarlamasına niye heyecanlanalım?
Ne Çıktı?: E yani. Fena değildi. Ama onun yerine Kingsman’ı öneririz, net. Onu söyleyelim.
The Jungle Book
Ne Demişiz?: Çok, çok yüksek. Belki de olması gerekenden daha fazla. Bu projeyle ilgili her şey bize heyecan veriyor. Muhteşem kadrosuyla (Scarlett Johannson, Idris Elba ve Ben Kingsley’nin üstüne bir de Bill Murray, Christopher Walken, Lupita Nyong’o var), harika yönetmeniyle baştan aşağıya süper bir proje.
Ne Çıktı?: Ertelendi lan film 🙁 Çok mutsuzuz.
Crimson Peak
Ne Demişiz?: Del Toro! Del Toro bizi çok yüz üstü bırakmadı şu güne kadar. Şimdi de iki Pacific Rim arasında daha küçük ölçekli ama yine onun imzası bir şekilde garip olacağa benzeyen bir işin peşinde. Böyle sağlam kadrolu bir korku filmine açtık uzun zamandır. Doyasıya izleyeceğiz.
Ne Çıktı?: Sevenlerini ihya etti, ama kitlesel bir başarıya ulaşamadı. Mesela Mert Y. baya tatmin olmuştu filmden.
Spectre
Ne Demişiz?: Her şey yerli yerinde… Sam Mendes geri döndü, Spectre’ın hakları bir şekilde alındı, harika bir kötü adam tercihi (Waltz), harika bir Bond kızı tercihi (Seydoux) ve harika yan karakter tercihleri (Bautista, Bellucci, Scott) yapıldı. Film kötü çıkarsa, kaderimize küseceğiz artık.
Ne Çıktı?: Lanet olsun o kadere. Spectre hiç de içindeki isimlerin hakkını veren bir iş olmadı. Geek Muhabbeti’ne meze edip, şurada konuşmuştuk kendisini. Ziyadesiyle gömdük yalnız, haberiniz olsun.
Star Wars: The Force Awakens
Ne Demişiz?: Heyecanlı mıyız? Şaka mı bu? 2015’e girdiğimiz an aklımdan geçen ilk şey Star Wars oldu. Bir Star Wars filmiyle aynı senedeyiz! 10 sene sonra!
Mission: Impossible – Rogue Nation
Ne Demişiz?: Sevin ya da sevmeyin, Tom Cruise ve aksiyon kelimelerini yan yana getirince ortaya ister istemez güzel bir iş çıkıyor. Mission: Impossible 5 bizi üzmeyecektir. Çok ihya eder mi bilmiyoruz ama salondan boynumuz bükük ayrılmayacağımıza eminiz!
Ne Çıktı?: Aynen öyle, baya başımız dik terk ettik salonu. Tom Cruise çizgisini bozmadı, Mission Impossible serisi fiyakayı çizdirmedi, bir de üstüne hayatımıza Rebecca Ferguson katıldı!
