Stephen King, The Dark Tower ya da Türkçe ismiyle Kara Kule serisini anlatırken, “Benim başyapıtım” der. Bunu demesi de boşuna değildir. Yaklaşık dört bin sayfa ve bir milyonu aşkın kelime bir araya getirip muntazam bir çoklu-evren hikayesi anlatmıştır King. Ucundan kıyısından efsane yazarın pek çok işine de bağlanır. Gerçekten önem kütlesi yüksek bir iştir Dark Tower. Aynı anda hem duru, hem de katmanlı olabilen nadir işlerdendir.
İşte bu yüzden, onu uyarlayacak filme dair beklentiler çok yüksek. Biraz da dürüst olalım, proje ilk olarak bir HBO dizisi olarak duyurulduğu için hype tersten de işledi. Çünkü 4250 sayfadan dizi çekmeye başlasanız, her detayı ala ala on beş yıl temiz gidersiniz. Film öyle değil. Tüm Kara Kule hayranları an itibariyle aralarında “acaba hangimizin en sevdiği sahne çıkartılacak” bahisleri açıyor. E cevabı çok uzun süre beklememiz gerekmeyecek. Zira film 4 Ağustos 2017‘de vizyonda. Fragmanı da şu şekil:
Şimdi, hikayesel olarak anahatlarıyla mesele ilk kitabı bilenlere malum. Fragman doğal olarak üç karakter üzerinde duruyor. The Gunslinger, ki Idris Elba bakkal dahi oynasa getirdiği karizmasıyla role şık bir yorum katmış. The Man in Black, ki Matthew McConaughey fena oynamamış. Bir de Jake Chambers. O da canım, yazık, iki yerinde ağır aktörün arasında dolanıyor.
Yalnız ortada bir problem var, fragman dünyanın en normal fragmanı. The Dark Tower markası haricinde koskoca fragmanda ilgi çekici olarak bir yerlere not alabileceğimiz neredeyse hiçbir şey yok. Gunslinger’ın havalı silah numaralarını daha önce Wanted gibi işlerde görmemiş olsak, hatta daha geçen hafta Kingsman 2 fragmanı gelmemiş olsa daha temiz yerdik muhtemelen. Hani içinde “BU NEDEN BURADA” demenize sebep olacak bir şey yok. Ama bir yandan genel olarak, bir şey yok.
Siz ne diyorsunuz peki geek alemi? İlk fragman yorumlarınızı alalım!