Dönüp bakınca, özellikle Doctor Strange’in muntazam tecritinin ışığı altında, Ant-Man’in aslında evrene ne kadar sert bağlantılı olduğunu siz de fark ediyor musunuz? İlk başta film, Marvel’ın en kopuk filmlerinden biri olacak gibi gelmişti cümlemize; ancak bitişiyle direkt Civil War’a bağlanmakla kalmadı, bize baya Avengers üssünü gösterdi, üstelik bir de Ant-Man ile Falcon’ı kapıştırdı! Üstelik Marvel da sapasağlam gizledi ha bunu hepimizden?
Ama şüphesiz, MCU’nun mitolojisine yaptığı en güzel iniş, başındaki SHIELD sahnesiydi. Genç bir Hank Pym’i öncelikle müthiş bir teknolojiyle gençleştirilmiş Michael Douglas’ın suretinde orta yaşlı bir Peggy Carter ve Howard Stark ile atışırken görmek çizgi roman severler için de, Agent Carter dizisinin hayranları için de, Marvel filmlerinin filmlere özel takipçileri için de paha biçilemez bir andı. Ancak nereden bilecektik bu anın aslında daha da paha biçilemez olmasının planlandığını?
Geçen gün Civil War konsept çizimlerinden yola çıkarak, o gizemli son sahnenin esasında Spider-Man filminde Tony Stark’ın da var olacağını duyurmaya çalıştığını anlamıştık. Belli ki bu hafta Marvel’da “konsept çizimlerden aydınlanma yaşama” haftası; zira Ant-Man’in yeni yayınlanan konsept çizimleri, o sahnede Marvel’ın masaya Arnim Zola’yı da oturtma planları yaptığını ortaya koydu. Her şey yolunda gitseydi Zola, o tarihlerde epey bir ölmüş olacağı için, Winter Soldier’daki gibi bir makine olarak çıkacaktı karşımıza.
Bu konsept için de dört farklı dizayn düşünülüyormuş, onları da yukarıdaki gibi listeledik. Elbette ikinci ve üçüncü tasarımlar çizgi romanlara çok çok daha yakın vaziyette. Ancak dördüncüsü benim şahsi favorim oldu. Hatta o kadar ki, herhalde o sahnede Zola’yı görsem, filmin değeri kafamda bir 0.1 puan otomatik atabilirdi. Bir de kağıt üzerinde Alexander Pierce’ın gençliğinin de olması planlanmış, o da herhalde bir 0.2 koyardı. Ama muhtemelen kontratta veya zamanlamada anlaşamadılar gerekli aktörlerle. Ne diyelim? Yazık olmuş. Bir konsept çizimlere bakıp keyiflenelim bari.
