5. Çatı katında kovalamaca sahnesi
Bu klişenin sebebi çok basit. Bir yandan ajan filmi dendi mi olmazsa olmazlardan takip sahnesini aradan çıkartmış oluyorsun. Arkada bol yaylı bir müzik çalarken hızlı çekimlerle koşan karakterler bir heyecan, bir aksiyon katıyor. Öte yandan, gittiğin egzotik mekanın tam bir panoramasını da çekmiş oluyorsun. Paris mi? Çatılarda koşarken arkadan Eyfel’i göster. İstanbul mu? Boğaz’ı göster, Sultanahmet’i göster, Aya Sofya’yı göster… Bu, eğer film gökdelenli şehirlere gittiyse asansör kovalamacası olarak değişebilir. O sırada da zaten arkadaki pencereden kesersin şehri.
6. Kötü adamla büyük planı hakkında yüz yüze sohbet
Bu illa ki olacak. Sen senaristsin, dev bir komplo yazmışsın, izleyiciye anlatmadan filmi bitirir misin? Bitirmezsin. Ne yapacaksın? İki yolun var, ya kötü adam ana karakteri yakalayacak ve bir yere bağlayıp planını anlatacak, ya da karşı karşıya silah çekişecekler. Burada anahtar şey, filmin kötü adamının bir noktada “Anlamıyor musun zaten sistem kötü” iması vermesi, ana karakterimizin de izci prensiplerinden zerre vazgeçmeyip, “Lanet olsun sistem kötü ama ben iyi kalacağım” postasını koymasıdır.
7. Karakterin meyli varsa yakın, yoksa silahlı dövüş sahnesi
Ana konuyu aradan çıkartıp, ana karakterin niyetini belli ettikten sonra yapmanız gereken tek şey kalıyor, o da ana karakterin gücünü göstermek. Eğer ajan rolünde seçtiğiniz oyuncu kaslı, yapılı bir abimizse yumruklar konuşur. Yok biraz daha ince, fit yapıdaysa silahlar çekilir. Eğer yumruklar konuşacaksa bu genelde kötü hava şartları altında yapılır; sis, yağmur, kar, fırtına… Yok eğer silahlar çekilecekse de bu bir plazanın lobisinde olmalıdır. Sonra ana karakterimiz dövüşten muzaffer ayrılır, mükafatı da onu 8. maddede beklemektedir…
8. Her şeyin sonunda güzel yerel kadınla hoşbeş
Melanie Laurent’ler, Diane Kruger’lar, Franka Potente’ler bu klişe uğruna casus-sevici oldular. Film biter, adrenalin bir damarlarınızdan çekilir, ekran siyaha döner, sonra bir bakarız ki ajanımız hoş yerel ablayla sarmaş dolaş bir deniz kenarında oturmakta, sarılmakta, eğer film cesaret gösteriyorsa sevişmektedir. Bunun bir de ters versiyonu var. Eğer filminizi şöyle tatlı bir mutlu sonla bitirmek, devam filmlerinde karakterinizin etrafa “acılıyım ben” bakışı atmasını garantiye almak istiyorsanız, esas kızımızla ajan, hüzünlüce bir veda yaşarlar. Hatta muhtemelen devam filmi olursa o abla devam filminde de ölür.
Yanlış mıyız? Açın en yakınınızdaki ajan filmini, izleyin, iddia ediyoruz strüktür bu 8 madde üzerinden ilerleyecek. Unuttuğumuz varsa, yorumlar aşağıda, hodri meydan. Beğenirsenzi de paylaşmayı unutmayın!