Ortada, anlayabildiğim kadarıyla, bir Black Widow problemi var. Filmi izlerken bunun farkında değildim. Kendi görüşlerimi yazıp, sizin fikirlerinizi okuduktan sonra tatmin olup diğer yayınlara çok bakmadığımdan; uzunca bir süre de haberim olmadı. Benim kafamda bir Black Widow problemi yoktu Avengers: Age of Ultron ile ilgili. Meğerse başkalarının kafasında varmış. Dehlizler dolusu makale çıkarttıracak, küçük çaplı krizlere yol açacak kadar hem de.
Parçalarını birleştirebildiğim kadarıyla, mesele Black Widow’un Age of Ultron’da ele alınışıyla ilgili. Eleştiriler gördüğüm kadarıyla filmdeki iki nokta üzerine yoğunlaşıyor. Birincisi, Black Widow ve Hulk arasında geçen, “sen de canavarsın, ben de canavarım” sahnesi. Bir kısım, bu sahnenin Black Widow için aşağılayıcı olduğunu düşünüyor. Natasha gibi güçlü bir kadının, bir suikastçinin “anne olamıyorum, demek ki canavarım” diye düşünmesini kadınlar için aşağılayıcı buluyorlar; sanki doğurgan olmayan kadınlar canavarmış gibi, ya da bir kadının hayattaki en büyük arzusu doğurgan olmak zorundaymış gibi.
İkincisi de tüm Avengers kadrosu içerisinde yakalanıp “kurtarılması” gereken tek kişinin Black Widow olması. Bundan da bir rahatsızlık çıkmış anladığım kadarıyla. Görüş genel olarak “yine biri yakalandı, ve elbette bir kadın olmak zorundaydı, bravo Whedon!” kıvamında. Neden Hawkeye değildi mesela kaçırılan? Ya da Cap, Iron Man gibi isimlere layık görülmedi bu kader? Neden kötü ejderha tarafından kaçırılıp kuleye kapatılan yine bir prenses oldu?
Dünyanın herhalde en saçma makalelerini bununla ilgili okudum. Üstelik, baya kalemine değer verdiğim mecralar yüklendi bu meseleye. Black Widow’un Hulk ile olan sahnesi için “üç filmlik karakter gelişimini perişan etti” diyen de var, o kaçırıldığı sahne için “o kadar karakter arasında kadın olanını mı buldunuz” diyen var, Joss Whedon’a Twitter’dan yüklenen, Whedon’un da Twitter’dan ayrılmasını buna yoranlar var. Feci bir durum yani anlayacağınız. Neresinden tutsanız biri sansasyon için oraya doğru yükleniyor. Çünkü, daha önce söylemiştim, garip bir şekilde politik doğruculuk mücadelesinin çift taraflı tık getirdiği bir çağda yaşıyoruz. “Is Age of Ultron sexist?” gibi bir manşet, sizin en araştırarak, özenerek yazdığınız makalelerin tıklarını sekize katlıyor. Ne kadar detaya inerseniz de o kadar atıyor bu tıklar.
Şu kadar sürelik hayatımda çoğu arkadaşım, eşim, dostum tarafından çok “SJW” olmakla suçlanmış bir insan evladıyım. Genelde gururla, bir apolet olarak taşıyorum bunu. Hayatımda sosyal adalet kadar savaşçısı olmaktan gurur duyabileceğim bir konsept daha var mı bilmiyorum. Gay’leri sadece kırık konuşan, cümlelerini “ayol” diye bitiren dünyadan kopuk karikatürler olarak tasvir etmemeli artık modern sinema. Kadınlar gerçekten de sadece buzdolaplanacak karakter motivasyonları, ya da zorlu bir savaşın sonrasında koynundan mükafatı toplanacak bir ödül rafı olmamalılar. Ama bir yandan, daha önce de söyledim, bunun en büyük düşmanı sansasyonalizim. Bunu en küçük gösterecek şey, böyle ufak detayları sadece ilgi çekecek diye parçalayıp yutması için genel kamunun huzuruna sunmak muhtemelen.
Burada da benzer bir durum var. Çünkü buradaki sorun çok açık, çok belli. Avengers hiçbir karakterine ayıracak yeterli vakti olmayan bir film. Hiçbir karakterini hak ettiği kadar derinleştiremiyor zaten. Hiçbir karakterine hak ettiği kadar spot ışığını tutamıyor, belki bir istisna olan Hawkeye dışında. Koskoca Captain America ile ilgili “bazen yanında küfredilince hoşlanmıyor” ötesinde, yeni kattığı iki karakteri için “Tony Stark’tan nefret ediyorlar”‘dan fazla bir şey söyleyememiş. E haliyle, Black Widow için de öyle.
Black Widow’un o sahnede anlatmaya çalıştığı şey, “çocuk doğuramıyorum, vah bana vahlar bana” değil. Widow nasıl dehümanize olduğunu izah etmeye çalışıyor Banner’a. Onu bir katil olması için, nasıl sistematik bir şekilde insanlıktan çıkardıklarını doğurganlık sembolüyle anlatmaya çalışıyor. Bir insan olarak girdiği fasiliteden, bir silah, bir mekanizma olarak çıkmış ve bunun en net örneklerinden biri de ondan alınan neslini sürdürme kapasitesi. Ama elbette, bütün bu karakter gelişimi, kesilen flashback’ler ve muhtemelen kırpılan Banner-Romanoff diyalogları sağ olsun, biraz kuş gibi kalıyor.
Kaçırıldığı sahne de öyle. Size yemin ediyorum, filmi ilk izleyişimde Avengers kadrosunun Ultron’un nerede olduğunu bulmasının sebebinin Widow’un mahkumken Hawkeye’a “eski usül ajan yöntemleriyle” sinyal yollaması olduğunu görmemişim. Baya görmemişim yani. İkinci izleyişimde fark ettim onu, çünkü çok kısa bir sahne var arada, Widow bir iki bir şeye parmağıyla tık tık yapıyor, Hawkeye öteki taraftan görüyor, sonra ekibe gidip “Widow iletişime geçti, şuradalarmış” diye brifing veriyor. Üstüne üstlük Black Widow zaten erkeğinin kolundayken kaçırılmış bir karakter değil. Görev için önemli bir aparatı ele geçirirken, görevini de başarıyla tamamladıktan sonra yakalanıyor. Bütün bunların üstüne bir de kendi kendini kurtardığı düşünülürse, hiç sorun olmaması lazım bu sahnenin. Ama oluyor işte.
Ve bu olurken asıl problem çok sıkıntılı bir şekilde gözden kaçırılıyor.
Mesele Black Widow’un kaçırılması, doğurganlığı değil. Bunlar seksist şeyler değiller. Whedon çok eşitlikçi bir yaklaşımla, her karakterini kıyma makinesinden geçirmiş zaten. Black Widow’un “cinsiyetçi” konuşmasını yaptığı Hulkbey de benzer sığlıkta kalan dertlerin içinde zaten. Hayır, ortada gerçekten bir Black Widow problemi var, ama bu film sahnelerinde yaşanmıyor. Bu baya, mağaza raflarında görülen bir sıkıntı.
Disney‘nin anlaştığı oyuncak markaları, bir sebepten, ısrarla, bunun peşine ciddi anlamda düşerek ve pozisyonlarını kaybetmeyerek; Black Widow oyuncakları yapmıyorlar. Bu benim kıçımdan uydurduğum bir problem değil. Mark Ruffalo dahi “kızlarıma ve yeğenlerime Black Widow oyuncağı almak istiyorum, bulamıyorum, Marvel hadi yap be gülüm?” diye tweet attı geçenlerde. Disney’nin anlaşmalı şirketleri bunun üzerine geri adım dahi atmadılar. Karakterin oyuncak kutularında resmi yok, olduğu Lego setlerinde kapakta uçağın içinde pilotluk yaparken (ki normalde Hawkeye’ın olan bir görev bu) resmediliyor. Şu an bile “black widow, age of ultron, toy” diye arattığınızda, sadece detaylı ve pahalı aksiyon figürleri çıkıyor karşınıza. Çocuğunuza alacağınız bir şey değil. Kendi alıp rafınıza koyacağınız bir şey.
Bu çok, çok, çok daha ciddi bir problem. Bunun arkasında “kızlar prenses alıyor zaten, piyasayı karıştırmaya gerek yok” düşünce tarzı var. Benim uydurduğum bir şey değil bu, bunun üzerine kalem oynatanların araştırıp buldukları bir söylem. “Kızlar ne yapacak süper kahramanı?” niyeti var gerisinde bu mesajın. Ne yapacaklar zaten, haşa örnek mi alacaklar sorunlarını kendi çözen sağlam ve güçlü kadınları? Yuh! Tabii ki pofuduk etekli prenseslerin saçını tarayacaklar, çünkü kızlar pofuduk şeylerden hoşlanır ve saç tararlar, erkeklerle sahaya inip robot işgaline karşı dünyayı kurtarmazlar.
Ağaç yaşken eğilir diye bir söz var lisanımızda. Buradaki sorunu en iyi bu özetliyor. Black Widow’un filmde algıladığınız ne cinsiyetçiliği varsa, emin olun, oyuncaklar kadar net sirayet etmiyor kadınların bilinçaltına. Kadınlara küçük yaşta prenses, erkeklere ise süper kahraman veriliyor. Karışma ihtimali yok, buna kasten, bilerek, ve bilinçli bir şekilde set çekilmiş vaziyette. Bizim küçük erkek çocukları olarak sorun çözümünü, zekasını, duruşunu, vizyonunu örnek aldığımız süper kahramanların karşı tarafında; küçük kız çocuklarına sadece saçlarını, belini ve etek boyunu örnek alabilecek figürler veriliyor.
Evet, ortada bir Black Widow problemi var. Ama bu Joss Whedon’dan, ya da Kevin Feige’den kaynaklanmıyor. Bunun komple Disney’den çıktığını da düşünmüyorum. Sorun oyuncak sektörü. Çünkü bu sektör cinsiyetçiliği en keskin ve en etkili yaşayan ve toplumun algıladığı cinsiyet kalıplarını şekillendiren sektörlerden biri; hatta belki de zirvesi. Filmlere bile belirli bir yaşta erişmeye başlıyor çocuklar. Ve hiçbir zaman oyuncaklar kadar da vakit ayırmıyorlar zaten. O yüzden bir şeye kızacaksak illa, Allah rızası için doğru düzgün şeylere kızalım. Gerçekten bir şeyleri etkileyen ve bu sefer bağırarak, gerçekten de daha iyiye götürebileceğimiz, bir şeyleri olumlu yönde değiştirebileceğimiz şeyleri konuşalım. Yoksa öteki şekilde, sırf bağırmak için bağıran bir topluma doğru gidiyoruz hızla.
14 Comments
abi yazın site okurunun ortalama akıl miktarını aştı, istersen sen yine “zack snyder çok iyi bir yönetmen değil” ya da “hobbit 3 kötüydü” falan yaz. o yazılarında da bu yazılarındaki gibi haklısın ama ergenler oraya daha rahat yorum yapıyor.
“Tony, Ulton’u durdurmalıyız!”
“Iron Man, dikkat et!”
“Black Widow, çayı demle!”
Film kendi başının çaresine bakabilen güçlü bir kadın olarak gösterirken Widow’u maalesef oyuncak sektörünün ona yüklediği değer buymuş. Toplumun büyük bir kısmında böyle olması ne acı. Sonuçların nereye vardığını görüyoruz. Ayrıca güzel yazı, bu konuya dikkat çektiğiniz için teşekkürler.
Action Man’ler ve Barbie’ler diyarı olan Amerika’da burgercı amcaların ürettiği oyuncaklar hepsi nolacak işte… Amerikan emperyalizminin soft yönü
Ben neden bu kadar üzerine gidildiğini anlamadım yani , tamam bilinçaltında bütün dünya da klasik bi ataerkil bi beyin yapısı var ama Whedon’un bunu kasıtlı yapacağını sanmam bu kadar takılmamak lazım..
Ben film içerisinde kaygılanacak bir durum görmüyorum,eleştirenler black widow üzerinden ne yapmaya çalışıyorlarsa bir anlam veremedim!Ama yazının ana konusu güzel açıklayıcıda olmuş genel bir sorunu derinlemesine anlatmış!Ancak Marvel bu konuda eleştiri alacak en son kurum,neden mi sıralayayım ve uzatmayayım!
1-Agent Carter:Başrolünde bir kadın var ve çatır çatır erkek dövüyor!
2-Agents of Shield:Melinda May,Skye,bobby,simmons vd. bu dizideki kadın oyuncularda başrol paylaşan oyuncular ve bu kadın oyuncularda çoğu zaman başta May olmak üzere erkeklere posta koyan ve yine agent carter gibi erkek döven tipler!
3-Black widov: Dikkat edin kaç filmdir Marvel sinema evreninde ve hala bileği bükülmedi,dayak yerken ben gördüğümü hatırlamıyorum,tam aksine hep dayak atıyor ve aksiyonun hep tam ortasında!(Özellikle İronman 2 filminde black widov vs Hammer güvenlikçilerinin dövüş sahnesini hatırlayın,tek başına kaç tane erkeğin hakkından geliyor)
Takdir ve saygıyla okuduğum Yiğitcan Erdoğan yazılarından biri. 2 haftadır söz konusu problem (!) hakkında bende bir kaç yazı okudum. Hepsini de yerme ve dikkat çekme arayışı olarak yorumlayıp kapadım. Türkiyede belki feminizm ne hala bilmediğimizden feminazi yorumlara da maruz kalmıyoruz. Küresel medyayı takip eden bizler için çok açıklayıcı ve oh be dedirten bir yazı olmuş
Aynen dediğiniz gibi. Yeni doğmuş kız bebeğe pembe, erkek bebeğe mavi çorap örelim anlayışı her şeyde hakim maalesef.
Bir kadın ve bir feminist olarak size pek çok noktada katılıyorum. Black Widow’un kendine “ben bir canavarım çünkü anne olamıyorum” demesi pek çok insanın dediği gibi bir problem değil bence. Bir problem değil çünkü böyle düşünen, hisseden bir sürü kadın var dışarıda. (Bu tabii ki yine kadına yüklenen görevlerden geliyor, anne olmanın/aile kurmanın gerekliliği gibi.) Her ne kadar bu algı normların içinde oluşmuş olsa da, bir kadını bunu hissettiği için kimse suçlayamaz. Bunu bir süper ajan da hissedebilir, evinde oturan ve kocasına *çocuk veremediği* için eksik olduğunu düşünen herhangi bir kadın da. Kaçırılmasına gelince, bir kadın karakterin kaçırılmasının sinemada daha mantıklı geleceğini herhalde piyasayı bilen herkes farketmiştir – onun bilinçli yapıldığına inanıyorum çünkü ne bileyim bir Iron Man’i kaçırsa kimse inanmazdı bile.
Ama ilk konuya dönersek insanların anlatmaya çalıştığı şu bence: çok fazla güçlü kadın karakter yok. (Şimdi benim *güçlü* anlayışım KESİNLİKLE herkesin istediği ölüm makinesi, erkekleri mahveden türde bir karakter değil, bir kadının güçlü olduğu kaç insanı dövdüğüyle anlaşılmıyor – bir kadını kas açısından güçlü yapınca AMAN TANRIM EVET FEMİNİZM!!! demiyorum fakat iyi bir örnek gösterdiğine inanıyorum.) Neyse, çok fazla kadın karakter ön planda olmadığı için çok AZ örnek teşkil eden karakter oluyor filmlerde ve dizilerde. Eğer bu karakterler de belli bir çizgi üzerinde, hep gördüğümüz örnekler üstünden yazılırsa (bkz: bir erkeğe ihtiyaç duyma, çocuk yapamayınca kendini bir canavarla eşdeğer tutma vs.) elinizde elle tutulur bir malzeme olmuyor. Mesela bilgisayar oyunlarındaki elle sayılan kadın karakterlerde de aynı durum geçerli. Her yerde o kadar çok erkek karakter var ki yelpaze daha geniş oluyor. Bir karakteri gördüğünüz zaman “haa bu böyle bir insan” diyebiliyorsunuz, diğer milyonlarca karaktere dönüp “evet, ben bunu sevmedim fakat daha şu ve şu da var inceleyebileceğim karakter olarak” diyebiliyorsunuz. Ne yazık ki sinemada/dizilerde hatta bazen çizgi romanlarda (Çizgi romanları katmamayı tercih ederim aslında ama… ) böyle geniş bir kadın karakter yelpazesi yok. Eh, öyle olunca da insanlar benzer hikayeler görmek istemiyorlar. Hele karakterlere verilen sayılı zamanda bu tip toplumca yaratılmış baskıların birçok insanın örnek aldığı karakterler tarafından dile getirilmesinden hoşlanmıyorlar.
Bir kadının güçlü olması için kusursuz, toplumdan tamamen dışarıda olmasına gerek yok – sanırım insanlar biraz burada yönünü şaşırıyor. Bütün karakterler kusurlarıyla, belli konulardaki hassasiyetleriyle varlar sonuçta. Fakat dediğim gibi burada asıl karakter yeterince kadın karakterin ön planda olmamasından kaynaklanan az seçenek.
Eeee… afedersiniz ama… ben mi yanlış biliyorum acaba:
http://www.toywiz.com/captwidowultron.html
Kadınlarda fırsat kolluyor abi feministlik yapmak için film lan sonuçta hemde süper kahraman filmi. Tabi anne olamıyorsam canavarım olayı hiç hoş değil orası gerçekten berbat ama geriye kalan yerlerin %90 ı feminist şişirmesi. Çocuk için neden Black Widow oyuncağı yapılsın ayrıca bu seferde çocuk istismarı diye yırtacak birileri kendini nereden tutsan orası elinde kalıyor.
Black Widow gibi heroin’lerin varoluş sebebinin muhteşem yeteneklerinden daha çok “kadın” olmasından kaynaklı. Yani çizgi romalardaki Scarlet Witch’in kıyafetini düşünelim ya da Black Widow’un skintight kıyafetleriyle beraber dekoltesini, supergirlu, wonder womanı…. Kısaca, ve bence, kadın kahramanların yaratılış sebebi zaten erkek okuyucuya bakıcak bir şey vermek.
Yani konu ne wheedondan, ne marvelden, kapitalizmin çıplak kadın satar düşüncesi. Ayrıca tüm bu olguyu besleyen de “yine feministlik yapıyor bunlar” düşüncesi.
Social Justice Warrior olmanın verdiği görev bilincinden dolayı “akil” bir okuma beklemiyordum açıkçası bu yazıdan. SJW’ler iyidir, en iyi geçindiğim kişilerdir, karşılaştığım en düzgün insanlardır genelde ama ben temel konularda farklı bir adalet anlayışını benimsiyorum, neyse. Ama tamamen katıldığım bir yazı ortaya çıkmış bu sefer.
Black Widow MCU’da Nick Fury dışında herkesi parmaklarında oynatabilen bir karakter. Nick Fury ile olan “işlerin bu raddeye geleceğini beni ilk Banner’in yanına gönderdiğinde biliyor muydun?” sorusu oldukça önemli, Widow Hulk’un artık tehlikeli olduğunu ona empoze ederek ekipten uzaklaşması için manipule mi etti film boyunca?
Süper gücü olmaksızın ekibe o ligdeki rakibi Hawkeye’in neredeyse iki katı katkı veren bir kahramandan bahsediyoruz. Diğer süper gücü olan kadın karakter Scarlet Witch tüm filmi domine etti. Aynı film içerisinde Widow’un kaçırılıyor olması ataerkil bilinçaltına dayandırmak biz izlemeden önce tahminim 2000-3000 kişi tarafından okunmuş bir script’i değerlendirmek için fazla olasılık dışı. Olasılık içindeki durum ise Widow’un yine ajan çalışması yapıyor olduğu.
Okuduğum yazılarda “her filmde ilişki yaşıyor yha” gibisinden problemli argumanlar vardı ki, feminist olayım derken “çok ilişki yaşayan insan/kadın” hakkında belirli önkabullere gidecek düşüncelere yelken açmaları oldukça ironik.
İlk filmdede Loki neredeyse ağlatıyordu widow’u unutmayalım…Sentimental falan…Fury , hellicarrier’a sızan hawkeye’ı durdurmak için yardım istediği sahnedede bi köşede ağlamışlığı var .. Widow ile tam olarak ne yapmaya çalışıyorlar emin olamadım…avengers dışı filmlerde performansı iyiydi ama (Iron man 2 , Cap 2 )
Gerçekten harika bir yazıydı. Haklı, doğru ve aslında farkındalık yaratması gereken bir sorunu masaya yatıran bir yazıydı.
Yazının her kelimesi doğruydu. Gerçekten ne sinemada, dizilerde, ne oyunlarda, oyuncaklarda ve daha aklıma gelmeyen bir çok şeyde kadınlar TAM olarak yansıtılmıyor. Kadınlar çoğu zaman arka planda kalıyor. Ya süperkahramanın arada aksiyondan gözünü açabilirse dönüp baktığı birisi oluyor, ya da onunla bir şey yaşadıktan sonra kendisine kin besleyen önemsiz bir karakter oluyor.
İşte sorun burada. Kadın önemli bir süperkahraman olarak yansıtılmıyor. Evet, bu belki gelecek yıllarda olur ama şu anda yok. Mesela en basitinden neden oyuncağın üzerinde Black Widow’ un dövüşürken ya da diğerlerine bir şey söylerken ki herhangi bir hali yok? Yani bu neden olmasın?