1.Bezos I
Bo Burnham, seneler önce yaptığı bir röportajında Jeff Bezos kitapçıları yerle bir ettikten sonra gidip kitap mağazası açmasına epey gülmüş ve “abi adama bak ya” minvalinde bir yorum yapmıştı. Bu röportajın varlığını bildikten sonra Bezos I’i dinlemek apayrı bir anlam kazandı. Burnham, Bezos’a karşı bir kin besliyor, orası net. Ama şarkı nasıl bu kadar iyi olabilir?
2.Mükemmel bir Villian Şarkısı: Welcome to the Internet
Bo Burnham’ın Welcome to the Internet‘te canlandırdığı karakteri American Gods’a koysalar yadırgamam. Gözlerini görmemizi engelleyen gözlüğü ve suratında sabit kalan kuşkulandırıcı gülümsemesinden, evren kadar geniş olan interneti sembolize eden ışıklandırmalara kadar her detay mükemmel hazırlanmış.
3.White Woman’s Instagram
Burada söyleyebileceğim tek şey, böyle bir Instagram sayfasının olduğu. Burnham’ın bu şarkısının parçalarını alıp Instagram sayfası açmışlar. İşin komik yanı, sayfa gerçekten estetik olarak güzel. Bravo Burnham, bravo.
4.Comedy’deki Tabelalar
Comedy şarkısında yer alan tabelaları durdurup, ne yazıyor diye baktınız mı? Adam bildiğin 21. yüzyılda nasıl ofansif komedi yapılır, onu çözmüş. “Şaka kaba mı?“; cevap evet ise komik değil. “Şaka kaba olarak anlaşılabilir mi?“; belki de. O zaman şaka gerçekten komik mi, ona bakmak lazım. “Şaka kaba mı?” sorusuna emin değilim cevabı verirsen de gayet güzel bir şekilde “Şaka, azınlık grubu kötülüyorsa komik değildir“, diyor. Buyrun, istediğiniz gibi tabloyu inceleyin.
5.Marka Danışmanı Adam
Her markanın reklam amaçlı sosyal sorumluluk projesi üstlenmesinin absürtlüğünü üstlenen güzel bir skeç olmuş. Özellikle “ilham verici röportaj” temasını birebir oturtması, en çok hoşuma giden unsur oldu. “Peki sen neyi temsil ediyorsun, Bagel Bites?“
6.Korsan Şakası
Neden bilmiyorum ama şovda en çok bu şakaya gülmüş olabilirim. Sanırım o kadar depresyon içeriği arasında bu şakayı hiç beklemiyordum. Bir de Burnham’ın bu şakayı bu kadar iyi tonlamasının da etkisi olmuş olabilir. Ya da şaka sadece komiktir.
7. Kamera
Kamera şovun çok büyük bir parçası. Burnham’ın zamanlamasını ustalıkla ayarladığı yakınlaşma ve uzaklaşma fonksiyonları sayesinde sahnedeki en büyük önemi taşıyan karakterlerden biri. Esas önemi ise şovun sonlarına doğru anlaşılıyor. Burnham “Ben iyi değilim” diyip ağlarken, kamera bir nevi HAL 9000 edasıyla bilinç kazanmışcasına Burnham’ın yanından geçip odağı kendisi haline getiriyor. Bundan sonra gelen All Eyes on Me şarkısında da Burnham’ın kamerayı eline almasıyla birlikte kameranın da hangi karakteri sembolize ettiği anlaşılıyor: Biz. Yani seyirciler. Fleabag’e benzer bir kurguyla kameranın da şovun bir parçası olması hoşuma giden unsurlardan biri oldu.
8.Tepki videosu
Unpaid Intern şarkısına verdiği tepkiyi çektiği skecin Burnham’ın kendi düşünce ve kişisel eleştirel süreci olduğuna yemin edebilirim ama kanıtlayamam. Önce Unpaid Intern şarkısının arkasındaki anlamı açıklayıp şarkısını bize tanıtıyor. Daha sonra sıra ilk tepki videosuna tepki vermeye gelince aslında ne kadar kibirli olduğunu gösterip kendini eleştiriyor. Üçüncü tepki videosunda ise ikinci tepki videosundaki tavrının ne kadar savunmacı olduğundan bahsediyor. Dördüncü ve son tepki videosunda ise öz eleştiri girdabının içine girdiğini fark edip tüm olayı durduruyor. Mü-kem-mel.
9. Socko
Daha on sene önce Burnham henüz yirmi yaşındayken tecrübeli komedyenlerle birlikte konuk olduğu bir sohbet programında en sevdiği komedyenlerden biri olan Hollandalı Hans Teeuwen’in çorap-kuklasıyla yaptığı şovundan bahsetmişti. On sene sonra bu ilham kaynağını Socko olarak görmek Burnham’ı uzun zamandır takip edenler için hoş bir sürpriz oldu.
10.Stand-up’ı Canlandırmak
Komedyen İncelemesi yazı serisinde sıkça komedyenlerin ritimlerini ve şakayı yapış biçimlerini sıkça övdüm. Burnham’ın Inside’da stand-up yaptığı sahnelerin gözlerinizi kapattığınızda bu kadar gerçekçi duyulması ise kalbimi kırdı. Gözlerimi açıp pür dikkat izlediğimde bile Burnham’ın yüz ifadesi sanki gerçek seyirciye şov yapıyormuş kadar düzgün ve zamanlanmıştı. Ya Burnham gerçekten iyi bir aktör, ya da bütün komedyenler şakalarının zamanlamasını ayarlamak için provalarını sahte kahkaha ile yapıyorlar. Ne olursa olsun biraz kalbim buruk olarak Burnham’ı övmekten başka yapabileceğim bir şey yok.
Buraya kadar geldiyseniz sorum size: Sizin Inside’da en sevdiğiniz detay, şaka ya da genel olarak coştuğunuz şeyler ne oldu?