Ne zamanı olduğunu hepiniz biliyorsunuz bu yüzden uzatmayacağım. Zaman Çarkı dizisinden yeni fragman geldi bu da demektir ki Zaman Çarkı konuşacağız!
Daha önce Zaman Çarkı kitaplarının, Moiraine Sedai’nin İki Nehir’e geldikten sonra başlayan olaylar zincirini konu aldığını söylemiştik. Ama Moiraine Sedai kimdir yazımızda bu kitaplardan önce Moiraine Sedai’nin hayatının nasıl olduğunu ve Yenidendoğan Ejder’i arama macerasına nasıl giriştiğini anlatmıştık. Açıkçası ben dizinin, serinin ilk kitabı olan Dünyanın Gözü kitabıyla aynı olayları konu alacağını düşünüyordum fakat öyle gözüküyor ki Dünyanın Gözü’nden önce yaşananları anlatan Yeni Bahar kitabından da hikâyeler işlenecek.
Fragmanımızda Moiraine Damondred’in, Tar Valon’da Yemin Çubuğu’nu tutarak Üç Yemin’i ettiğini görüyoruz. Bu yeminleri ederek tam anlamıyla bir Aes Sedai olan Moiraine, muhafızı al’Lan Mandragoran’ı da yanına alarak Yenidendoğan Ejder’i bulma macerasına çıkıyor. Ve kaderi, onu eninde sonunda kahramanlarımızın yaşadığı İki Nehir’e getiriyor. Burada dünyayı değiştirebilecek güce sahip beş kişiyle tanışıyor ve Karanlık Varlık’ın onları ele geçirmesine engel olmak için vereceği mücadelesi başlıyor.
Burada aslında önemli bir nokta yatıyor. Kitaplarda Yenidendoğan Ejder tam olarak belli olmadığı için Rand, Mat ve Perrin üçlüsünden birisi olduğu şüpheleniyor ve neredeyse ilk kitabın sonuna kadar bu şüphe devam ediyor. Hatta Karanlık Varlık’ın kendisi bile bu üç genç adamdan hangisinin Yenidendoğan Ejder olduğunu bulmaya çalışıyor ve nihayetinde üçünün de birden peşine düşüyor. Fragmanda ise “sanki” bize Karanlık Varlık’ın karşısına çıkacak insanlığın tek umudu olan kişinin beş kişiden biri olduğu ima ediliyor. Açıkçası bu noktada Egwene ve Nynaeve’nin Karanlık Varlık’a karşı savaşacak kişi olarak düşünülmelerinde bir sorun yok hatta belki Ta’veren olarak bile düşünülebilirler. Ama Yenidendoğan Ejder olduklarının sanılmasında büyük sorunlar yatıyor.
Öncelikle Yenidendoğan Ejder’in bir erkek güç kullanıcısı olması çok büyük önem arz ediyor. Zira erkek güç kullanıcılarının yakalandıkları yerde güçten yalıtıldıkları ya da öldürüldükleri bir dünyada, hayatta kalan yok denecek kadar az erkek kullanıcıları arasından çok azı kendinin Yenidendoğan Ejder olduğunu iddia edebilecek kadar ileriye gidiyor. Bu sahte ejderler kendi etraflarında çok kısa zamanda büyük sayıda takipçi topluyor ve ülkeleri büyük savaşa sürükleyebiliyorlar. Dediğimiz gibi bu olay çok az sayıda gerçekleşiyor ama aynı zamanda hiç de azımsanacak etikleri olmuyor.
Öte yandan Zaman Çarkı evreninde gönüllerince büyü yapan kadın Aes Sedailer’den birinin Yenidendoğan Ejder olabileceğinin düşünülmesi bu evreni çok daha büyük kaosa sürükleyebilecek bir ihtimal. Eğer Yenidendoğan Ejder kadın olabilseydi, güçte belli bir seviyenin üstüne çıkan ve gözünü yönetme hırsı bürüyen her Aes Sedai, kendisine Işık’ın Şampiyonu der ve etrafına takipçiler toplardı. Bu da bildiğimiz evrenin sonu olur, Karanlık Varlık’ın hiçbir şey yapmasına gerek olmazdı.
Bu arada aslında buraya kadar boşu boşuna konuştum zira dizide Yenidendoğan Ejder’i değiştirmeyecekler. Bu yüzden üzerinde durulacak çok fazla şey yok. Hatta belki de fragmanda geçen bu cümleyi belki de tamamen kurgu oyunlarıyla bize Egwene ile Nynaeve’in içinde bulunduğu gruba söylenmiş gibi gösterdiler. Ama dediğim gibi dizide böyle bir şeyin olma ihtimalini bile göstermeleri, Zaman Çarkı evreninin temellerini değiştirir. Nasıl olduğunu izleyince göreceğiz.
Bu fragmanla beraber ilk kez Beyaz Cübbeliler‘e de yakından bakma fırsatı bulduk. Evrende, Karanlık Varlık’ın kendisinden bile daha çok nefret edeceğiniz bu örgüt, kadın veya erkek demeden yönlendiren herkesi bir günahkâr olarak görüp, bu insanları öldürmeyi kendilerinde hak gören bir topluluk. Işık’ın gerçek takipçileri olduğunu iddia eden bu insanlar tam anlamıyla bizim baş belamız. Bu yüzden şimdiden nefret etmeye başlayabiliriz.
Ben yine kendimi tutamadım, konuştukça konuştum. Siz nasıl buldunuz sevgili geekler? Zaman Çarkı dizisine heyecanlı mısınız? Yorumlara bekliyoruz.