1968 yılında bir spor mücadelesinin sonunda havaya iki yumruk kalktı. İlk bakışta sıradan bir eylem olarak gözüken iki siyahi sporcunun havaya kaldırdığı iki deri eldivenli bu yumruklar, dünyayı değiştirdi. Sporcuların, dolayısıyla sporun apolitik olamayacağını bütün dünya aynı anda fark etti. Yumruklarını havaya kaldırarak dünyayı değiştiren Tommie Smith ve John Carlos sporculuktan men ediliyor, onlara destek veren Avustralyalı atlet Peter Norman da arkadaşları ile aynı kaderi paylaşıyordu.

Yıllar geçip gidiyor ve biz dünya değişti sanıyoruz. Bundan üç sene önce bir Amerikan Futbolu oyuncusu, azınlık haklarına dikkat çekmek için milli marş okunurken diz çöküyor ve bir kez daha dünya karışıyordu. Trump’ın NFL’e boykot çağrısı yapmasından başlayan olaylar daha büyük yankı buldu ve birçok sporcu Colin Kaepernick’in başlattığı bu eyleme destek verdi. Belki Kaepernick spordan men edilmedi ama on bir haftada kendisine yapılan yedi doping testiyle bir yıldırma politikasının kurbanı oldu.

Peki, bayram değil seyran değil, Tavşan bize bunları neden anlatıyor? Neden şimdi birden bire eylem yapan sporcuların başına gelenlerden oluşan bir dizi haber okuyoruz? Bunun sebebi maalesef geçtiğimiz gün bu olaylara benzer bir olay yaşamamız. Hem de hemen hepimizin sevdiği bir şirket olan Blizzard sebebiyle…

Geçtiğimiz günlerde Blizzard’ın çok sevilen oyunlarından biri olan Hearthstone’un Grandmaster turnuvasında Chung “blitzchung” Ng Wai adlı bir yarışmacı, programa Hong Kong eylemlerini temsilen gözlük ve maske ile çıktı. Rakibini yenip maçı kazanmasının ardından yaptığı röportajda Hong Kong eylemlerinin sloganı olan “Liberate Hong Kong, revolution of our time” sözlerini kullandı.

Asıl haberimiz ise bundan sonra başlıyor. Blizzard, derhal oyuncunun E-Spor lisansını bir yıllığına askıya aldığını, yıllık 3.000 Dolar ve her galibiyetinde alacağı 500 Dolar gelirini sıfıra indirdiğini açıkladı. Bununla yetinmeyen Blizzard ayrıca Chung eylemini gerçekleştirirken kayıtsız kalan turnuva sunucularını da görevlerinden aldı. Hani çok ünlü bir söz vardır ya “Devrim televizyonda gösterilmeyecek” diye, anlaşılan o ki devrim, bizim çok güvendiğimiz Twitch gibi canlı yayın mecralarında da gösterilmeyecek.

theres-a-blizzard-boycott-movement-after-a-hearth-2-1915-1570650655-0_dblbig

Blizzard’ın bu kararlarının tüm dünyadaki bilgisayar oyuncularının büyük tepkisini toplaması uzun sürmedi. Twitter’da #BoycottBlizzard etiketine her gün binlerce tweet yağıyor ve gün geçtikçe oyun şirketine olan tepki çığ gibi büyüyor. Oyuncular sadece bununla kalmayıp Blizzard hesaplarını tek tek kapatmaya başladılar. Blizzard ise bu büyük çığa bir dur diyebilmek için utanılacak derecede kötü bir karar aldı ve insanlar hesaplarını silemesin diye hesabınızı silmeniz için gereken bütün kimlik doğrulama seçeneklerini devre dışı bıraktı.

Hani dedim ya biz dünyanın değiştiğini sanıyoruz diye. İşte bu haber ne kadar yanıldığımızın en büyük göstergesi… 1968 yılında havaya yumruk kaldırdıkları için sporculuktan men edilen iki insanın hikâyesini okurken o dönemdeki güç sahiplerini ayıplıyoruz ve bunun artık mümkün olmadığını sanıyoruz. Özellikle E-Spor gibi bir platformda böyle geri kafalı insanların artık kalmayacağını düşünüyoruz, düşünmek istemiyoruz. Ama gelin görün ki aslında hiçbir şey değişmiyor. Şirket sahipleri yine hisse senetlerinde küçük bir düşüş yaşamamak için utanç verici kararlar almaya devam ediyorlar.

Benim bu konudaki fikrim belli; Blizzard’ın bir oyuncuyu bu şekilde men etmesini ayıp, daha sonra insanlar hesaplarını silmesinler diye kimlik doğrulama seçeneklerini devre dışı bırakmasını ise tam bir utanç kaynağı olarak görüyorum. Ama bu konu hakkında sizin fikrinizi inanılmaz merak ediyorum. Sizce Blizzard gerçekten bu krizi kötü mü yönetti? Siz de Blizzard’ı boykot etme eylemlerine katılacak mısınız?

Author

Kalabalıkta sesini kaybetmemek için içerik üreten biri. Her ateşin iyi bir hikâyeye ihtiyacı olduğunu düşünür. Film, kitap, dizi, karikatür oyun ve müziğin her türlüsüne ilgisi vardır ama parası yoktur. Onu her yerde "Tavşan" diye çağırabilirsiniz.

3 Comments

  1. Ege Topoyan Reply

    Blizzard yanlış karar üstüne yanlış karar alıyor uzun süredir. Şimdi böyle hassas, kamuya mal olmuş bir konuda çocuk gibi davranıyor. Shame.

  2. Serhat KARADUMAN Reply

    Bu profesyonel oyuncular turnuvaya katılmadan önce, hemen her yerde bizim de yaptığımız bir şey yapıyor ve bir sözleşmeye imza atıyor. Bu sözleşmede de “Hiçbir siyasi görüş-destek bildiremezsin, men edilirsin.” tarzı bir ibare mevcut. Oyuncu da bu durumu bile bile -hatta olay sonrası açıklamasında bildiğini kabul ederek- bu tarz bir olaya kalkışıyor. Sonrasında da turnuvadan men edilip ödülleri kesiliyor. Bu noktaya kadar Blizzard’ın tek bir hatası olduğunu düşünmüyorum. Ancak insanlar bir takım kışkırtmalara gelip, sürü psikolojisine kapılıp daha ilk saniyeden Blizzard’a tepkileri yağdırıyor. Bunu kendi adıma doğru bulmuyorum. Sonrasındaki, insanların hesaplarını silmemeleri için yaptıkları hareket doğru ise pek isabetli olmamış. Olaya sığ bakıp ani tepki göstermek isteyenleri hiç tutmayacaksın, direk silsinler gitsinler. Blizz burada haksız tarafa doğru kaydırmış kendisini kanımca.
    Sonuç olarak; bir oyuncunun her düşünceden kesimin, “taraflı” konulara girmeden hep birlikte keyif aldığı bir ortama, böylesi kutuplaştırıcı bir şekilde (bilerek) dalarak, ceza aldıktan sonra da mazlumları oynaması hiç samimi gelmiyor. Yolda kendi bisiklet tekerleğine çomak sokup, sonra da başkasını suçlayan çocuğun görüntüsü geliyor sürekli aklıma…

  3. Emre Türk Reply

    Politizmi yaşamın her alanına olabildiğince yayabilmek, nasıl yönetileceğimizi belirler. Dünyada halihazırda demokrasi yok hiçbir yerde. Güç sahiplerinin yönlendirdiği insan topluluklarıyız sadece. Arada işte kendimiz birleşerek karşı çıktık sanalım diye bazı kazanımlar elde etmemize izin veriyorlar, o kadar. “İşte bu ahval ve şeraitte dahi” vazifemiz gereği direnmek, gerçeğe insanların gözünü açmaya çalışmak, gizleneni insanların gözüne gözüne sokmak için uğraşmamız lazım. Çok uzağa gitmeye gerek yok, senelerdir siteyi takip ediyorum ama bir defa olmamakla birlikte bazı yazılarınızda … gibi düşünmeyen sitemden gitsin minvalinde ifadeler geçti. Bunlar fikir ayrılığıdır, Her yerde olabilir. Kendini bir yerin sahibi olarak gören de diğeri fikirler sönsün diye isteyebilir ama unutulmamalıdır ki, bir kurum, kuruluş, devlet, şirket, siyasi parti, İnternet sitesi vesaire yükselişe geçtiğinde, aynı fikirde olmayan ve sayısı milyarlara varabilen insan topluluğundan güç alır ve bu güç, zamanı geldiğinde kolayca çekilebilir. Öznel yargımı belirteyim, Warcraft III sonrasını sadece WoW platformuna bırakan şirket beter olsun 🙂

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.