Hepinize güzel bir hafta sonundan merhabalar sevgili geekler. Güzel diyorum çünkü bir Mandalorian bölümüne daha kavuştuk. Bugün için yine Mandalorian konuşacağız, tartışacağız, Star Wars geekliğimizi yaşayacağız. O yüzden hiç vakit kaybetmeden The Passenger isimli The Mandalorian’ın ikinci sezon ikinci bölümünü spoilerlı olarak incelemeye başlıyoruz!
Mandalorian’ın bu bölümü daha açılışından itibaren ebeveyn olma duygusu üzerine kuruldu. Bölümün başında Mando’ya tuzak kuran bir grup haydut, biricik Bebek Yoda’mızın boğazına bıçak dayayarak Mando’nun babalık duygularını göstermesine neden oldu. Daha sonra Mando’nun bu babalık temasına uygun olarak yanına, neslinin tükenmemesi için son umudu yanında taşıdığı yumurtaları olan bir anne verdiler. Böylece bir “Aliye” tadındaki bölümümüz başlamış oldu.
Mandalorian geçtiğimiz sezonun özellikle son bölümlerinde Bebek Yoda üzerinden bir ana hikâye kurmaya başlayınca aslında episodik bir dizi olduğu hepimizin aklından çıktı. Fakat bu sezon, geçtiğimiz sezonki ana hikâyesini hiç acele ettirmeden yavaş yavaş anlatırken bir taraftan da kendi ayakları üstünde duran güzel hikâyeler anlatmaya devam ediyor.
Açıkçası dizinin en güçlü yanlarından birinin Star Wars evrenine olan hâkimiyeti olduğunu söylemiştik. Fakat bu konuya birazcık daha parantez açmamız gerektiğini hissediyorum. Mandalorian, hem farklı yaşam alanları hem de farklı canlı türlerini bizlerle tanıştırmak için oldukça büyük bir çaba sarf ediyor ve bunda çok başarılı oluyor. Örneğin bu hafta, Star Wars evreninde ilk defa karşılaştığımız ve neslinin tükenmenin sınırında olduğunu öğrendiğimiz bir Kurbağa Teyze’nin, neslini devam ettirme hikâyesini o kadar güzel aktardılar ki son çıkan Star Wars üçlemesindeki çoğu karakterden daha fazla duygudaşlık kurdum karakterle.
Her ne kadar bu Kurbağa Teyze’nin çocuklarının yarısını bizim yaramaz bebeğimiz yese de işler yolunda gitmeyince görevini bırakmak isteyen Mando’yu ikna eden kişi yine Bebek Yoda oldu. Kurbağa Teyze’nin, “Bak beyim, sana iki çift lafım var. Eğer bu yumurtaları kocamın bulunduğu gezegene götürmezsem neslimiz tükenecek. Mandalorianlar sözünün eri insanlar derlerdi yoksa yalan mıymış o sözler?” şeklindeki tiradından etkilenen Bebek Yoda, Mando’nun suratına bakarak onun babalık duygularına oynadı ve bunda da başarılı oldu. Sonuçta bölümün başında Bebek Yoda’nın boğazına bıçak dayandığında hissettiği duyguların Kurbağa Teyze’nin de yaşadığı anlayarak ona yardım etme kararını verdi.
Bu noktada aslında herkesin bu bölümün kötüsü olarak gördüğü ama aslındaki tek suçu kendi yavrularını korumak olan bir başka anneden bahsedelim. Kronolojik olarak ilk defa 1995 yılındaki Darksaber romanında karşımıza çıkan dev buz örümceği, sırf örümcek olması sebebiyle bu bölümün kötüsü ilan edildi. Fakat aslında o da sadece Bebek Yoda tarafından daha fazla evladı yenilmesin diye kendi yavrularını savundu. Ama işte örümcek ya, hemen o kötü oldu. Bu bölümde kötü bulmak isteyen tükenmekte olan bir neslin yumurtalarını hüpleten Bebek Yoda’ya baksın!
Konu Bebek Yoda’dan açılmışken artık bu yaramazdan da birazcık bahsetmek lazım. Açıkçası ben, Bebek Yoda’nın ilk başta akvaryumdaki yumurtalara karşı gösterdiği ilginin tamamen kardeşçe bir ilgi olduğunu düşünmüştüm. Hatta belki de Güç ile onların düşüncelerini duyduğunu, hatta bölümün bir noktasında çok önemli bir abilik yapacağını tahmin ediyordum. Peki, bizim Bebek Yoda’mız ne yaptı? Adeta soykırım yaparcasına nesli tükenmekte olan bir canlının yumurtalarını hüpletti. Bu da yetmezmiş gibi başka bir türün de özel alanına girerek bebeklerinden bir tanesini yiyen Bebek Yoda, ailesini korumaya çalışan buz örümceğinin de ölmesine neden oldu. Çok ayıp Bebek Yoda!
Eh, tabii ki The Mandalorian’ın olmazsa olmazı göndermelerinden bahsetmeden olmaz. Star Wars sevenlerin çok yakından tanıdığı Dave Filoni, bir kez daha X-Wing pilotu olma fırsatını görmüş ve bu fırsatı kaçırmamış. Öte yandan X-Wing pilotlarının ağzından çıkan “New Republic bölgesi” terimi ile Star Wars: The Force Awakens filminde First Order tarafından tarihten silinecek New Republic’in yavaş yavaş güçlenmeye başladığını görüyoruz. Fakat işte sonunu bilince… Neyse şimdilik güzel şeylerden konuşalım.
Her ne kadar bu bölümün episodik bir bölüm olduğunu söylesek de bölümün sonunda Kurbağa Teyze’nin görevinin tamamlandığını görmedik. Gelecek bölüm Kurbağa Teyze ve yavrularının hikâyesi devam edecek mi yoksa Mando görevini bölümün hemen başında bitirip yeni bir maceraya yelken mi açacak bilmiyoruz. Ayrıca ilk bölümde karşımıza çıkan Boba Fett’in şimdilik Tatooine’de mi kaldığını yoksa Mando’nun peşinden gidip gitmediğini de bilmiyoruz. Bunları artık bir sonraki bölümde göreceğiz.
Mandalorian’ın ikinci sezonu sizce nasıl gidiyor? Bu bölümü beğendiniz mi? Yorumlara yazın biraz konuşalım kafamız dağılsın.
