Önümüze önce art arda bomba gibi bölümler yayınlayıp, bizi coşturup sonra da diziye iki tane böylesine doldurma olduğunu haykıran bölüm nasıl koyarsınız? Yeni sezonun yedinci bölümü, ortalama bir bilim kurgu dizi bölümü arkadaşlar. Birazdan detaya ineceğim ama tavrımı şimdiden belli edeyim istiyorum, bu yeni sezonda çok daha iyi bölümler var.
Biliyoruz ki Doctor Who, korku elementlerinden faydalanmaktan hiç korkmadı. Bunlara kabuslar da dâhil. Bunların yanında bir de bildiğimiz üzere toplumda tabu olan, rahatça konuşulmayan konulardan bahsetmeye çalışıyorlar; bu konuda kimine göre başarılı kimine göre başarısız da olsa Doctor Who yıllardır böyle gidiyor. Buna da tamamız. Fakat şöyle bir sıkıntı var, bu ikisini böyle bir bölümde buluşturmaya çalışmışlar ve bu defa olmamış.
Spoiler olmadan bu kadar söyleyebiliyorum. Şimdi spoiler dolu cümleler yazacağım, eğer bölümü izlemediyseniz yazının devamını okumanızı önermiyorum. Hadi şimdi izleyenlerle beraber çene çalmaya başlayalım!
Yol arkadaşları evlerini özlemiş. Doktor tarafından bir günlüğüne yirmi birinci yüzyıldaki eski ve sıkıcı hayatlarına geri bırakılan Ryan, Yaz ve Graham’ın ev hallerini görüyoruz. Ryan, arkadaşının psikolojik sağlığı ile ilgili endişelere sahipken Graham hâlâ önceki sezonun başında kaybettiği Grace’i düşünüyor, bir de arkadaşlarıyla kart oynuyor. Bir de bölümün sonunda önceden bir defa kanseri yendiğini öğreniyoruz. Bu ikinci bilgi gerçekten de tak! diye geliyor. Doktor bile ne diyeceğini bilemiyor. Bunun üzerine daha da konuşacağım fakat şimdilik şunu söyleyeyim, ben Graham kapısının açık bırakıldığını seziyorum. Onun hikâyesi, Ryan’ın karakter gelişimini geride bırakacakmış gibi.
Bu bölümde Yaz karakteri biraz daha açılıyor denebilir. Doktor ile yola düşmeden önce polis olduğunu zaten biliyorduk fakat Yaz’ın önceden zorbalık gördüğünü ve bir polis memuru sayesinde zorlu günlerini atlattığını yeni öğrenmiş olduk. Sanırım bunca yeni bölüm içinde yol arkadaşları ile empati kurduğum nadir bölümlerden biri oldu diyebilirim zira yol arkadaşlarının Doktor’un çevresinde olmayınca nasıl insanlar olduklarını her bölüm göremiyoruz. Maalesef ki.
Diğer yandan Doktor da 1380 yılının Halep’inden sinyaller aldığı için TARDIS’ine atlayıp Suriye’ye doğru yola çıkıyor. Halep’te Tahira ismindeki bir kızla tanışıyor, olaya bakın, o da psikolojik sorunlar ile boğuşuyormuş. Kabuslar görüyor, aynı yol arkadaşları gibi. İşte Doktor ve yol arkadaşlarının hikâyeleri burada kesişiyor. Böylece bölümün bilim kurgu öyküsü de burada başlıyor. Zellin ismindeki bir karakter ile tanışıyoruz. Dövmeli, kel bir tip. Bir defa görünce unutulmayacak türden. Parmakları falan çıkıyor. Garip birisi. Daha sonra Zellin ve onun ekürisi Rakaya’nın Eternals ismindeki bir ırka ait olduğunu ve aslında bölümün kötü adamları olduklarını öğreniyoruz. Madem öyle, gelin biraz Who evrenindeki Eternals’tan bahsedelim.
Doctor Who’da gerek eski seride gerekse de bu yeni seride o kadar fazla uzaylı ırkı gördük ki. Buna rağmen Classic Who’dan Modern seriye geçerken arada yitirilen gerçekten de çok şey var. Yani birçok şey gördük ama Doctor Who evreni bu uzaylılardan ibaret değil, daha da geniş. Eternals da bu arada yitirilen detaylardan biri. Modern seride sadece Dokuzuncu Doktor döneminde öylesine adları geçmişti, şimdi hatırlayamayız bile. Fakat Eternals aslında Beşinci Doktor zamanında ortaya çıkan Tanrıvari bir ırk. Zihin okumaktan tutun obje yaratmaya kadar birçok güçleri mevcut. Kötü karakterler elbette.
Biz, modern seri izleyicileri, bu bölümde öğreniyoruz ki bu ırka mensup Zellin ve Rakaya da aslında insanlar tarafından iki gezegen arasına hapsedilmişler, şimdi de Doktor ve yol arkadaşlarını manipüle ederek kendilerini serbest bıraktırdılar. Yani manipülatifler ve bu konuda da başarılılar. Madem bu kadar güçlü ırklar, neden bölümün sonunda iyiler yine kazanıyor? İyilikten hazzetmediğim için söylemiyorum bunu, diziyi izlerken sorgulayan bir izleyici olarak söylüyorum. Yahu bunlar Eternals demediniz mi siz, nasıl böyle hemen yenildiler ya? Eğer ki ileride Doctor Who mitosunu daha fazla inceleyebileceksek, ben buna tamamım ama sadece bu bölüm adına konuşmak gerekirse gereğinden fazla kolay yenildiklerini söyleyebilirim. Evet, bu konuda üzgünüm. Ben bu ikiliyi sevmiştim. Rakaya’dan çok bir şey görmedik fakat Zellin bayağı iyiydi. Parmak olayı bir garip değil miydi sanki ama? Garipti bence. Neden oldu ki öyle bir şey? Rahatsız ediciydi. Gerçi belki de amaç rahatsız edici olmasıdır. Bilemiyorum Altan.
Zellin ve Rakaya sayesinde ayrıca ilk defa şu bölümde duyduğumuz Timeless Child olayını hatırlamış olduk. Aynı bölümde hem Eternals hem de Timeless Child gibi iki daha önce keşfedilmemiş mitoloji öğelerinden bahsedecekseniz ben ileride bu konuları daha da açmanızı beklerim. Yani bence bunlar yeni seride senaristlerin, bakın bu evrende başka neler var, biz hepsini keşfedeceğiz gibi sinyaller vermeleri için konmuş. En azından ben böyle umut ediyorum. Timeless Child demişken, senaristlere bir çift lafım var: Bölümün içinde eskilere gönderme yapmanız o bölümün doldurma olduğu gerçeğini değiştirmiyor zira bu bölüm her ne kadar konu bütünlüğünü bozmuyor olsa da ona yeni bir şey de katmıyor.
Bölümün ayrıca efektleri… Efektler… Efekt…. Derin bir nefes alıyorum. Bu bölümün efektleri sanki YouTube’a girip “yeşil ekran gezegenler” yazıp çıkan şeyleri birbirine karıştırmışlar gibiydi. Samimi söylüyorum, bu son sezonlar içinde izlediğim bölümler arasında efekt olarak beni açık ara en fazla rahatsız eden bölüm bu bölüm oldu. Ben işin teknik kısmı ile çok ilgilenen bir insan değilim ve buna rağmen beni rahatsız ettiyse bu işin profesyonellerini düşünemiyorum. Umarım sadece benim gözüme batmıştır diyeyim ve geçeyim bunu da.
Bir de akıl sağlığı konusu var. Dediğim gibi, Doctor Who her zaman toplum içinde konuşulması kolay olmayan konulardan bahseden bir dizi oldu. Bu anlamda onları kutlamak lazım fakat bu bölümde ne anlatmak istediklerini şahsen anlayamadım. Akıl sağlığından bahsetmek istedikleri belli ama sanki bölümü yazarken bunu unutmuşlar gibi bu konuda kesin bir mesaj vermeden bitirdiler bölümü. Ryan’ın arkadaşı terapiye gidiyor işte, bu kadar mı yani? Bizi rahatsız eden konuları arkadaşlarımızla konuşmalıyız, bu mudur mesaj? Peki o zaman neden bölümün sonunda Graham, Doktor’a derdini anlatırken Doktor yalnızca espri yaptı da geçti? Ben bunu da bilemiyorum Altan. Tüm bunların yanında bir de korkularınızla yüzleşin gibi bir mesaj da verilmeye çalışılmış. Kafam çok karıştı, ne istiyorsun benden Chibnall?
Bölümdeki önemli noktalar özetle şunlar: yol arkadaşlarına bir miktar daha değer vermiş olduk, Eternals diye bir ırkın varlığından haberdar olduk, Timeless Child meselesini hatırladık. Şu yeni çıkacak olan bölümde bir bomba patlatsalar da hepimiz coşsak diyorum zira iki bölümdür gözlerimizi devirerek izliyoruz.
O zaman artık ben susuyorum, biraz da sizden duyalım. Bölümü beğendiniz mi? Yorumlarınız neler?
7 Comments
DW izleyicisi olarak yorulduk Altan. Umarım Timeless Child ve yeni Doctor hikayeleri güzel olur.
cidden insan sıkılıyor bölümü izlerken. Jodie Whittaker ı seviyorum ama kötü senaristleri denk geldi. cidden abartmak gibi olmasin ama bölümü izlerken türk dizisi izlemişim gibi geldi. yoruldum. bi zamana kadar herşey çok güzeldi konuyu güzel bulmuşlar sevdim yani hem de baya ama sonradan 2 dk içerisinde biz kazandık hadi bb işimiz var demeleri!!! hani Zellin güçlüydü başkasının kabusunu korkusunu da kontrol edebilmenin beklerdim bence 2 bölümü hakkediyor bu konu 😕
Valla kanka açık şöylemek gerekirse Dw’nin geçmişine olan saygımdan ve sevgimden dolayı izliyorum ve bölüm 49 dakikamı hayatımdam çalmış gibi.
Hergün izlemek için fırsat kovaladığım diziyi bu sezon yorumlara bakmadan izlemiyorum. Son iki bölümü daha bugün izledim. Diziyi artık Doctor Who olduğu için izliyorum. Umarım kalan şu üç bölüm yüzümüzü güldürür Altan.
Gençler benim bir teorim olacak şimdi 9.sezonda bir melezden bahsediliyordu half dalek half timelord sonra bunun olamayacagını half human half timelordun olabilecegini dile getirdiler bu melez Gallifreyi yok edecekti Doctor ve Claradan şüpheleniyorlardı bence burdan yola çıkarak doctor ve masterın hgbrid melez oldugunu varsayabiliriz ayrıca master Gallifreyi yok etti doctorun kendisi halkında bilmedigi şey bu olabilir mi?
Sabrım ne zaman tükenecek bilmiyorum ama artık bu diziyi izleyesim kalmadı, bu sezon üzülerek de olsa benim için izlediğim son sezon olacak gibi.
Graham’ın kanser mevzusu 11. sezonda da geçmişti. Ryan’a, Grace ile tanışmalarını anlatmıştı. Kemoterapi gördüğümde hemşiremdi demişti hatta. Hatırlatmak istedim. (: