Hatırlayacaksınız, 2000’li yılların sonu, 2010’lu yılların başında bir anda Sherlock Holmes uyarlamalarına boğulmuştuk dört bir koldan. Arthur Conan Doyle’un ölümsüz eserinin anonime çıkmasıyla birlikte utanmasa millet evinin bahçesinde Sherlock filmi çekip yayınlayacak kıvama gelmişti. Bu enflasyonun içerisinde bize asla ulaşmayacak beşinci sınıf TV filmleri, tiyatro oyunları, Amerika’nın bile bilmediği küçük kanallarda yayınlanan mini diziler falan oldu ama, ekseriyetle üç işin sıyrıldığını söylemek mümkün.
Bunlardan ilki, Robert Downey Jr’ın başrolünde Jude Law ile oynadığı Guy Ritchie filmleri. Sherlock Holmes mitosuna başka bir tat getiren, bu sırada da Downey Jr’ın karizmasından ciddi anlamda ekmek yiyen filmler, özellikle aksiyon sekansları ve hızlı temposuyla baya alkış almıştı. İkinci iş ise BBC’nin yayınladığı modern Sherlock dizisiydi zaten. Benedict Cumberbatch’i bir süperstar yapan, Martin Freeman’ı bilen insan sayısını ise yüze katlayan bu dizi, kuyruklu yıldız gibi birkaç senede bir gelmesine rağmen hâlâ biliniyor, hâlâ arzulanıyor.
Üçüncüsünün ise namı diğerleri kadar yürümedi, ama seveni de vardı. Ben de kendi payıma izlemiştim açıkçası birkaç bölümünü. Elementary’den söz ediyorum. Başrolünde Jonny Lee Miller’ın oynadığı, Watson’ın da cinsiyetinin değiştirilerek Lucy Liu’ya emanet edildiği dizi, hem ana iki oyuncusunun başarılı kimyası sayesinde, hem de Rhys Ifans, Natalie Dormer gibi güçlü konuk oyuncularının desteğiyle baya keyifli bir dizi olarak ilerliyordu.
Dürüst olayım, bir süredir diziye ilgimi yitirmiştim, ama şu en son haberle birlikte bir anda tekrar yükseldim. Dizide uzunca bir süre Sherlock Holmes’ün babası bizzat görünmeyen, fakat etkisi hissedilen bir karakterdi. Artık kendisiyle şahsen tanışabileceğiz, üstelik de çok müthiş, çok muhteşem bir aktörün bedeninde. Holmes’ün babasını Yüzüklerin Efendisi’nden Denethor, Fringe’den de Walter olarak anımsayabileceğiniz John Noble oynayacak. Evet, farkındayım, adama yine kafası kırık baba rolü verdiler, ama zerre umurumda değil. Fringe sağ olsun, kendisini öyle seviyorum ki, sanırım sadece onun hatrına Elementary’ye tekrar başlayacağım. Siz ne diyorsunuz?
1 Comment
3.sezonda dizi çok bozdu, kopuk hikaye yapısı, gel git gel git şeklinde ilerleyen karakterler, birbirine bağlancakmış gibi görülüp bağlanmayan yerler, ve tabii ki de hiç sezon finali gibi hissettirmeyen abuk subuk bir sezon finali vardı. Bu yaptıklarının farkındalar ve düzeltmeye çalışıyorlar, hadi umarım 4.sezon daha güzel olur.