Bu listeyi, henüz Guardians yeni çıkmış; Age of Ultron ve Ant-Man uzak bir hayalden ibaretken yazmıştık siteye. O zaman biz de görece yeniydik, bu kadar büyük değildik, okurumuzla aramızda böyle bir samimiyet yoktu… Düşünün, yazının başına “Yalnız Marvel Cinematic Universe’e X-Men filmleri falan dahil değil ha!” diye bir uyarı geçme ihtiyacı hissetmişiz yani!

00 MANS

Elbette üzerinden bir hayli süre geçti o listenin. Bazı filmlerle ilgili görüşümüz, zamanla daha net yerlerine oturdu. Biz de hazır ikinci fazı kapatmışken, MCU’nun tüm filmlerini en kötüsünden en iyisine sıralayalım istedik. Şu uyarıyı yapmayı, boynumuzun borcu biliyoruz: bu liste tüm Marvel filmlerinin, görece sıralamasını içeriyor. Yani bir filmin on birinci sırada olması, onun kötü olduğu anlamına gelmek zorunda değil. Sadece MCU tablosu içinde, görece zayıf kaldığına işaret ediyor.

Bir de listeyi, sübjektif yaptığımızı herhalde söylememize gerek yok. Her filmi neden oraya koyduğumuza dair argümanlarımızla listeye monte ettik. Katılmıyorsanız; e yorumları Muhit’e boşuna bağlamadık! Siz de kendi listenizi yapın, yerleştirin, tartışıp güzelleşelim!

Buyurun!

 

12. The Incredible Hulk

01 The Incredible Hulk

İlk listeden buraya değişmeyen şeylerden biri, The Incredible Hulk‘ın yeri oldu. Louis Letterier’in çektiği The Incredible Hulk neresinden baksanız sıkıcı bir hikayeydi. Bruce Banner, filmin yüzde yetmişini nabzını kontrol ederek geçiriyordu. Ang Lee’nin Hulk’ından iyiydi elbette, Abomination da iyi bir kötü karakterdi; ama bu iki şey filmin MCU’nun en silik işi olmasını engelleyemedi.

 

11. Iron Man 2

02 Iron Man 2

İlk çıktığı zamanlarda, eleştirmenlerin ve seyircilerin Iron Man 2‘ye haksızlık ettiğini düşünüyordum işin açıkçası. O kadar da kötü bir film değildi zira; Mickey Rourke kuşum da kuşum diye tutturmasa, Sam Rockwell biraz daha az abartarak oynasa, Anton Vanko – Howard Stark konusu biraz daha deşilse hiçbir kusuru olmayacaktı. Lakin zaman geçtikçe, geri dönüp eski MCU filmlerini izleme seanslarımda en az Iron Man 2’ye yer verdiğimi fark edip, eleştirmenlere hak verdim ister istemez. Iron Man 2 berbat bir film değildi, ama listenin dibini paylaştığı The Incredible Hulk gibi silik olma günahını işliyordu.

 

10. Thor: The Dark World

03 Thor The Dark World

Thor filmlerini buraya peş peşe ekledik, bunun da sebepleri var. The Dark World, bünyesindeki oyuncuların güçlü performanslarına rağmen yönü çok belirsiz kalan bir filmdi. İlki en azından kıyısından köşesinden bir “tevazu kazanma” hikayesine tutunuyordu. The Dark World ise kafası kesilmiş tavuk gibi,  ne ana kötüsüne, ne ana karakterlerine gerekli ehemmiyeti gösteremeden; ancak arada Kat Dennings’i çok şirin gösterecek bir iki espriye vakit ayırabilerek bitiyordu bir anda.

 

9. Thor

04 Thor

İlk Thor‘u ikincisinden bir tık ön plana çıkartan şey, merkezine oturttuğu kardeş draması ve yukarıda bahsettiğimiz tevazu kazanma hikayesiydi. İkisi de öyle dağlara taşlara duyura duyura destan yazan metinlerden çıkmıyorlardı, ama en azından filme bir iskelet kazandırmayı başarıyorlardı. Genel olarak bu filmin kusuru, sinematografik olarak inanılmaz güdük kalmasıydı. Asgard sahneleri ciladan aşınmışçasına parlıyor, New Mexico‘nun çölleri ise korkunç derecede kuru bir görsel lisan yansıtıyordu. The Dark World bu problemi çözmüştü mesela, ama abisinin önüne geçememesi, ilk filmin daha sağlam bir hikayeye sahip olması yüzündendi.

 

8. Avengers: Age of Ultron

05 Age of Ultron

Ben filmle ilgili eleştirilerimi buraya yazdığımda, ilk etapta katılan kadar, katılmayan da vardı. Hatta biz de kendi içimizde bölünmüştük Age of Ultron konusunda. Bu iki taraflı bakış açısı bugün de sürüyor; ama madem şu an mikrofon bende, yine sıkıntılarımı söyleyeyim. Age of Ultron, Whedon’un ilk filmde ustaca kaçındığı çukura düşüp, kendi ağırlığı altında ezilen bir filmdi. Çok fazla karakteri vardı ve pek çoğuna gereken ehemmiyeti gösteremedi, gereken vakti ayıramadı. Bu sebeple, süre yetmezliğinden ya pek çok karakter yanlış anlaşıldı (Black Widow), ya kendisini tanıtamadan gitti (Quicksilver) ya da çok kısa gözüktüğünden damağımızda yarım bir tat bıraktı (Vision).

 

7. Ant-Man

06 Ant-Man

İşte yukarıda bıraktığımız emarenin en güzel örneği. Ant-Man‘in yedinci sırada olması, filmin kötü olduğu anlamına gelmiyor. Bilakis, film Marvel’ın bizce en net filmi. Ne yapmak istediğini, ne olmak istediğini çok iyi biliyor; izleyicide yaratmak istediği hissiyatların farkında ve bunları ustalıkla uyguluyor. Paul Rudd, Michael Pena ve Corey Stoll gibi oyuncu tercihleri gerçekten de dahice ve senaryonun teklemeye başladığı noktaları çok iyi kurtarıyorlar. Üstüne üstlük Ant-Man’in gücü, harika ve eşsiz kapışmalara da sebebiyet verdiğinden, film orijinalliğini koruyor.

1 2
Author

Geekyapar'ın yazı işleri şövalyesi. Uluslararası İlişkiler okudu, okula girmeden önce yaptığı işi yapıyor. Küçükken "Büyüyünce ne olmak istiyorsun?" diyenlere yazar diyordu. Tüm internette bulmak için: @acyberexile.

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.