Hangi dine inanırsanız inanın, hatta isterseniz inandığınız herhangi bir din olmasın; film, oyun, kitap ve daha bir çok kaynaktan bize iletilen bir şey var: Kıyamet! Yüzlerce insanın korkunç acılar içinde öleceğini ön gören bu konu ya o kadar kötü değilse? Ya kıyamete eğlenceli (hatta kahkahalarla gülmeli) bir bakış açısı mümkünse? Herkese göre olmasa da bazı kişilere göre mümkün. İşte konunun ayrıntıları.
Filmde -favorim olan- James Franco, Jonah Hill, Seth Rogen, Jay Baruchel ve Danny McBride gibi tanıdık ve eğlenceli (özellikle bir ünlü var ki beni “büyüledi”) kişileri görmekteyiz. Oyuncuların hepsinin kendilerini canlandırdıkları film, James Franco’nun evinde verdiği parti sırasında kopan kıyameti konu alıyor. Bu tür filmlerde genelde gördüğümüz klişelerin This is the End’de tam tersi vuku buluyor: Hayatta kalmak için birbirine yardım etmeyen ünlüler, kıyamet gelmiş olsa dahi zevklerinden vazgeçmeyenler, inatla ne olduğunun farkına varamayanlar ve kafası iyi olarak gezinenler… Bu açısıyla filmin kesinlikle çok orijinal ve çok gerçekçi olduğunu söyleyebilirim.
Filmi izlerken gerçekten de en yakın arkadaşlarım geldi aklıma; Son kalan çikolatanın paylaşılması mı dersin, içmek için ayrılmış olan suyla banyo yapan adam mı dersin… yoksa cinselliğe bakış açısının değişmesi mi dersin… Bunlar ve daha fazlası şahane bir güldürü unsuru ile birleştirilmiş ve seyirciye gayet komik bir film tattırılmış. Filmin biraz 18+ olduğunu ve bel aşağı espri ve hareketlerin sıkça kullanıldığını da mutlaka eklemeliyim. Özellikle bu tür şeyleri çok komik bulmayan aile bireyleri, kız arkadaş ya da evin köpeği ile seyretmemenizi tavsiye ederim.
Seth Rogen ve Evan Goldberg’in sorumluluğunda yapılan filmin bilgisayar efektlerine de tam puan verdiğimi gururla söylüyorum. Bu konudaki detaylar, olayın hem korkunç (hem de belden aşağı ton sayesinde) daha komik olmasını sağlamış. Film boyunca ince espriler, yer yer kara mizah ve göndermelerle “cuk” demiş oturmuş olarak yazıyı özetleyebilirim.
İnşallah kıyamet koparsa, bu kadar eğlenceli kopar!
2 Comments
Geçen yıl kahkaha atarak izlediğim bir film. Filmin konusunu bilmeden rastgele açmıştım. Film hiç tahmin edemeyeceğim yerlere geldi. Yaptığı ters köşeler kendilerini hiç çekinmeden oynayan ünlüler samimiyetle izlemenizi sağlıyor. Senin bayıldığın ünlüyü bilmem Seçkin ama benimkisi kesinlikli Emma Watson’dı. Eğer klişelerden uzak bir komedi istiyorsanız hemen açın derim.
Evet beni de büyüleyen ünlü Emma Watson:)